“Biriktirdiğimiz kullanılmış tasarruflu ampulleri ne yapacağımı bilemiyorum. “

Soru

Sevgili Güneşin, evi kırsala taşıyorum, hatta sana komşu olacağım. Evde nereye vereceğimi bilmediğim bir sürü eşya var. Hadi bazılarını verdik, imha ettik diyelim de yıllardır biriktirdiğimiz kullanılmış tasarruflu ampulleri ne yapacağımı bilemiyorum. Bir yardım…

Cevap

cfl_lampsYukarıdaki soru bana yazı ile gelmedi. Küçükkuyu sahilinde çay içip çekirdek çitlerken yaptığımız bir muhabbet sırasında çıkıverdi. Arkadaşlarım İstanbul’daki evlerini boşaltıp bizim ellere taşınmaya karar verdiler. Malum böyle bir işe kalkışınca insan yıllarca biriktirdiği eşyaları ile yüzleşmeye başlıyor. Zira İstanbul’daki evlerin taşıdığı birikintileri köye getirip buradaki evlere sığdırmak kolay değil. Haliyle başlıyorlar tek tek kutuları açıp, bunu napıcaz, şunu ne edicez sorularıyla eşya toplayıp dağıtmaya…

Bunlardan biri de cıva içerdiği ve oldukça risk taşıdığı gerekçesiyle evde biriken tasarruflu ampuller. Bakın şu işe ki az elektrik harcayayım derken evlerimize aldığımız teknoloji harikaları yüksek tehlike taşıyor sağlıklarımız açısından. Bana sorunca ne yapıcam bu ampulleri diye, şimdiye kadar bu konuyu hiç sorgulamadığımı farkedip bir araştırma işine giriştim.

Sosyal medyadan, internete, hazreti gugıldan bir bilene kadar hızlı bir araştırma yaptım. Bir de ne göreyim; evlerde nükleer atıka eşdeğer bir tuzak taşıyormuşuz. Kırıldığında ortama karışan cıvadan tutun da yanarken gözlere ve cilde verdiği radyasyon temelli zararı da hesaba kattığımızda “ulan bu ne saçma iştir, buna nasıl izin verilir?” kafasına ben de geldim ve neredeyse evde yanmakta olan lambaları bile toplayıverecektim dolduruşa gelip.

Araştırmalarımın sonucu şu:

  • Tasarruflu ampuller yerine güzel bir alternatif var LED lambalar. Tez vakitte LED lambalara geçin derim.
  • Var olan tasarruflu ampullerin ömrünü doldurduktan sonra biriktirip burada adını veremeyeceğim bazı elektronik çöp toplayan mağazalardaki toplama merkezlerine verilebiliyormuş ve onlar da bu ürünlere yönelik geri dönüşüm yapan tesislere gidiyormuş (bunu teyid ettim).
  • Ve tabii aydınlatma amaçlı elektrik ihtiyacınızı düşürmenizi can-ı gönülden dilerim, zira bir gün köye falan gidecek olursanız yaşamınızı buradan sadeleştirmeniz gerekebilir. Benden söylemesi.

GÜNEŞİN’E SOR, CEVABINI AL!

Organik ürünler neden bu kadar pahalı? Organik ürünler gerçekten organik mi?, Köyde canınız sıkılmıyor mu?, Buzdolapsız mutfak olur mu?, Evde çöpleri ayırsam ne işe yarar, gittiği yerde hepsi birbirine karışıyor?, Katkılı gıdalar neden zararlı?, Dünyayı ben mi kurtaracağım? Çocuğun karma aşısı geldi, yaptırayım mı?, Cemreler hala düşüyor mu?, Nasıl çiftçi olurum?, Nereden tohum bulurum? Hem yoga yapıp hem et yiyebilir miyim? Akdeniz Fokları yok olsa ne olacak?, Çobanlık trend olmuş, doğru mu? Ben vejeteryan oldum ama annemler bilmiyor, onlara nasıl söylerim?, Yeşil zeytin ile siyah zeytin ağaçları arasındaki 5 fark? Gönüllü çalışasım var ama nerede? Dolunayda saçımı kestirirsem kel mi kalırım?  Homeopati mi dedin? Buyur?!….

Ve daha nice enteresan sorunun cevaplarını bulup buluşturacağız bu köşede.

Soruları hazırlayın, [email protected] adresine yollayın ve bekleyin, artık ne çıkarsa bahtınıza…

Güneşinesor, verdiği cevaplardan mesul değildir.

(Yeşil Gazete)

Güneşin Aydemir
Güneşin Aydemir
Geçmiş: 1971’de Ankara’da doğdu. Hacettepe Üniversitesi Biyoloji Bölümünü bitirdi. Öğrenci kolundan, kulübüne; dernekten platforma, mahalle kozasından apartman yöneticiliğine kadar sivil toplumun olduğu her işe burununu soktu. Şimdi: Buğday Ekolojik Yaşam Destekleme Derneği’nde ne iş olsa yapıyor. Yılda bir kere Yeşil Atlas Dergisini hazırlıyor. Kazdağı’nda Yaşam Okulu diye bi projesi var. Orada müdire hanımcılık oynuyor. Yeşil Gazete’ye baygınken getirildi. Birbiriyle alakasız hobileri var: doğal örüntüler, doğa-insan ilişkileri, ekolojik yaşam kültürü, ekolojik kehanetlerde bulunmak, vatandaş bilimi, geleneksel iklim bilgisi, masallar… Gelecek: En büyük hayali, Sarıkamış ormanlarında yaşayan o bozayı gibi güneşin doğuşunu sessizlik ile seyredebilecek saf bir ruh haline gelebilmek…

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

9 yıl öncesinden bugüne mektup: Siz de nefret söylemine şaşıranlardan mısınız?

Gezegendeki herkesin 'insanî olan'a dair her fikrinin bizim gibi olduğunu, 'vicdan' denilen şeyi tıpkı bizim gibi ürettiğini ya da anladığını mı sanıyorduk gerçekten?

‘Erkeklikle’ zehirlenmiş erkeklere bir arınma kılavuzu- Kürşad Kızıltuğ

Justin Baldoni, 'Erkeklikle Zehirlenmiş Erkekler'de 'yeterince erkek olma' endişesinin biçimlendirdiği kendi erkeklik krizini reddetme ve dönüşüm sürecini anlatıyor.

Radikalizm ve uzlaşmacılık arasında

Kent yoksullarının adaletsiz ve acı verici konumunun değişip iyileşmesi yerel yönetimlerin toplumla demokratik ve katılımcı bir ilişki kurmasıyla mümkün olabilir mi? 

[Bir şarkının hikayesi] Shine On You Crazy Diamond/ Pink Floyd

'Paralel evrende kaybolan' Syd'e hayranlık ve onu kaybetmenin üzüntüsünü dile getiren 'Shine on you Crazy Diamond', olağanüstü bir yeteneğe, benzersiz bir övgü olarak müzik tarihine geçti. 

Gürcistan Tiyatro Festivali’nde distopik bir geleceğe bakış – Seda Elhan

Distopyanın kapsülünde sergilenen bir gelecek sorgulaması olan 'Home, To Zero' çevre bilinci üzerine kafa yoran herkesin ilgisini çekecek bir yapım. Tiflis'e yolunuz düşerse mutlaka izleyin.

EN ÇOK OKUNANLAR