İfade ÖzgürlüğüManşetTürkiye

Metin Lokumcu Davası: Emri Hopa Kaymakamı verdi

0

Artvin Hopa‘da dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın mitingi öncesinde düzenlenen eylemde polisin sıktığı biber gazı sonucu hayatını kaybeden emekli öğretmen Metin Lokumcu‘nun ölümüne ilişkin Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmada sanıklar da duruşmada hazır bulundu.

Sanık olarak mahkemede ifade veren dönemin Hopa İlçe Emniyet Müdürü Fatih Ünlü, müdahale emrini dönemin Hopa Kaymakamı olduğunu kaydetti.

Duruşmaya yoğun katılım

Duruşmayı, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, Artvin Baro Başkanı Ayla Varan, Ankara Baro Başkanı Kemal Koraner, Trabzon Barosu Başkanı Sibel Suiçmez, birçok baro temsilcisi, HDP’li ve CHP’li milletvekilleri takip etti.

Bir önceki duruşmada mahkeme heyeti tarafından duruşmaya getirilmesine karar verilen 13 sanık polisten dokuzu duruşmada hazır bulundu. Dönemin Artvin İl Emniyet Müdürü Muhsin Armağan dün “siyatik” rahatsızlığı dolayısıyla rapor aldığı için duruşmaya gelmedi. Duruşma salonunda yer kalmadığı için bazı avukatlar ve izleyiciler salonun kapısından duruşmayı takip ediyor.

Baroların katılım talepleri reddedildi

Mahkemede söz alan TBB Başkanı Erinç Sağkan, dosyaya katılma taleplerinin kabul edilmesini istedi:

Davayı önemsiyoruz. Müştekilerin ve avukatların uzun yıllarıdır verdikleri mücadelenin sonunda 10 yıl sonra açılabilmiş bir mücadeleden bahsediyoruz. Bu ortamın adil yargılanma, savunamama ve müştekilerin hakları bakımından sağlıklı bir ortam sunmadığı, bundan sonraki duruşmalarda teknik alt yapı ve fiziki hususlarda konforlu salonunun kullanılmasına öncelik verilmeli. TBB üzerine düşen bir konu varsa yardımcı olmaya hazırız.

Geçen celse talepte bulunulmuştu. Ara karardan rücu talebi. Baroların ve TBB’nin insan haklarını korumak ve işlerlik kazanmak vazifesi var. Yargılamalara bakınca bir temel hak ve hür ihlali olup olmadığının değerlendirmesinde heyetlerle farklı düşünceler olabiliyor. Yaşanan olay sadece bir iki kişinin kasten veya taksirle öldürülmesinden ibaret değil. Yaşanan olay, herkesin sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını savunan birisinin davasıdır. Çevre ve yaşam hakkı kapsamında kaynaklanan yükümlülüklerimiz vardır. Dosyada katılma talebimizin kabul edilmesini istiyoruz.”

Ayrıca, İstanbul, İzmir, Ankara, Artvin, Trabzon, Giresun, Samsun, Denizli, Diyarbakır ve Antalya baroları da davaya katılma talebinde bulundu.

Ancak, baroların katılım talepleri mahkeme heyeti tarafından reddedildi.

‘Emri veren Hopa Kaymakamı’

Metin Lokumcu’nun ölümüne ilişkin sanık olarak mahkemede ifade veren dönemin Hopa İlçe Emniyet Müdürü Fatih Ünlü, böyle bir olayın üzücü olduğunu kaydederek, Lokumcu ailesine başsağlığı diledi. Bunun üzerine Metin Lokumcu’nun oğlu Ulaş Lokumcu, “10 yıl önce niye başsağlığı dilemedin?” diyerek tepki gösterdi.

Lokumcu’nun ölümündeki asıl sorumluların salonda olmadığını ve emri verenin dönemin Hopa Kaymakamı olduğunu söyleyen Ünlü, alandaki sorumluluğunun eylem için toplanan grubu ikna ve ikaz olduğunu, başka bir sorumluluğunun olmadığını ileri sürerek şu cümleleri kullandı:

Böyle bir emir verme yetkim de yoktu. Benim görevli olduğum dönemde Hopa’da çevik kuvvet birimim yok. Olmadığı için de envanterim de yok. Bu müdahalede idare amiri değildim. Miting alanında görevli olduğum için hiçbir yetkimin olmadığı için toplumsal olaylara müdahale mülki idare amiri tarafından verilir. Yetkim yokken, yetki aşımı olduğu söylemek mümkün değil. Heyetiniz karşısında bulunan arkadaşların sorumlu olmadığını gerçek sorumluların da burada olmadığını belirtmek isterim.”

Mahkeme başkanının “Kimdir gerçek sorumlulular? Müdahale emrini kim verdi?” sorusu üzerine Ünlü, “Dönemin Hopa Kaymakamı vermiştir” cevabını verdi.

O dönemdeki Hopa Kaymakamı Abdullah Aktaş‘tı.

Ne olmuştu?

Artvin’in Hopa ilçesinde 31 Mayıs 2011’de, dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kampanyası mitingi için geldiği sırada düzenlenen protestolara ilişkin polisin sıktığı biber gazından ve aldığı darbelerden etkilenen emekli öğretmen Metin Lokumcu hayatını kaybetmişti.

Protestolarla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan 70 kişiden 16’sı tutuklanmış, daha sonra ise serbest bırakılmışlardı.

Lokumcu’nun ölümüne ilişkin soruşturma dokuz yıl sonra tamamlanmıştı. 13 kişinin yargılandığı dosyada sanıklar “taksirle ölüme neden olmak” ile suçlanarak haklarında altı yıla kadar hapisleri istendi.

Lokumcunun ölümüne ilişkin açılan dava ilk kez 20 Aralık’ta ağır ceza mahkemesinde görülmüştü. Mahkeme heyeti, duruşmada sanıkların hazır bulunmasına karar vermiş ve duruşma 6 Ocak’a ertelenmişti.

Metin Lokumcu‘nun ölümüyle ilgili hazırlanan Adli Tıp raporunda biber gazına maruz kalmanın ölümde etkisi olduğu ifade edilmişti.

Lokumcu‘nun öldürüldüğü güne ait paylaşılan yeni görüntülerde de eylem sırasında sivil giyimli bir kişinin polislere “Sakin olun, birlik düzeninizi alın, gücümüzü gösterecek şekilde durun” talimatı verdiği ve polislerin bu talimatla gaz fişeği attıkları görülüyor.

You may also like

Comments

Comments are closed.