İklim KriziKöşe YazılarıManşetTürkiyeYazarlar

İstanbul’da önemli bir IPCC toplantısı gerçekleştirildi

0

Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin (IPCC) 60. Genel Kurul Toplantısı (IPCC-60), yeni başlayan yedinci değerlendirme döngüsünün (7. AC) yol haritasını belirlemek için 16-19 (+1, 20 Ocak Cumartesi sabah) Ocak tarihleri ​​arasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin ev sahipliğinde İstanbul’da İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nın (ICEC) çok büyük ve bu tür uluslararası toplantılara çok uygun bir yapı ve donanıma sahip olan Rumeli Salonu’nda gerçekleştirildi.

Fotoğraf 1: İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonu’ndaki açılış (Foto: Murat Türkeş).

İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Salonu’ndaki açılış – Fotoğraf: Murat Türkeş

Oturuma 120 hükümet ve 26 gözlemci kuruluşu temsilen 375’in üzerinde delege katıldı. Bu önemli toplantıya, TEMA Vakfı Bilim Kurulu Üyesi olarak İklim Eylem Ağı Avrupa’yı (CAN Europe) temsilen katılma olanağı buldum (Fotoğraf 2). Aslında, yedinci değerlendirme döngüsü, Temmuz 2023’ün sonunda yeni IPCC ve Görev Gücü Bürosu üyelerinin seçilmesiyle başlamıştı.

Bu makalede IPCC-60 açılış konuşmalarının seçilmiş özetiyle birlikte, gündemdeki başlıca görüşmeler ve toplantı sonuç kararlarının özetlenerek ana çizgileriyle değerlendirilmesi amaçlandı.   

Murat Türkeş konuşmalarından birinde (Foto: Salih Serdar Yegül).

Murat Türkeş konuşmalarından birinde -Fotoğraf: Salih Serdar Yegül

Açılışta neler konuşuldu?

IPCC-60’ın açılış töreninde sırasıyla şu isimler konuştu: IPCC Başkanı Jim Skea, Birleşmiş Milletler Çevre Programı İcra Direktörü Inger Andersen (çevrimiçi), Dünya Meteoroloji Örgütü Genel Sekreteri Celeste Saulo (çevrimiçi), Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi İcra Sekreteri Simon Stiell (çevrimiçi) ve Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Bakan Yardımcısı Fatma Varank.

IPCC Başkanı Jim Skea’nın açılış törenindeki konuşması -Fotoğraf: Murat Türkeş

IPCC Başkanı Jim Skea, konuşmasında özetle şunları söyledi:

“Bu toplantımızda, IPCC’nin yedinci değerlendirme döngüsünün gidişatı çizilecek. Toplantımızın sonunda çalışma programımız hakkında netlik kazanmayı hedefliyoruz ve gelecek raporlarımızın odak noktası ve bunların önümüzdeki beş ila yedi yıl içindeki teslimine ilişkin yaklaşık bir zaman çizelgesi hakkında kararlar almış olacağız. Önceki raporlarda iklim değişikliğinin bölgeler, ekosistemler ve sektörler üzerindeki etkileri vurgulanmıştı. Bu etkiler ancak acil eylemle giderilebilir.

Bölgesel değerlendirmelere artan ilgi, daha özel uyum stratejilerinin temellerini oluşturuyor. Salımların azaltılmasına yönelik acil ve iddialı azaltım önlemlerinin önemini vurguladık. Ayrıca, iklim değişikliği mücadelesi ve uyum arasındaki bağlantıların, sinerjilerin ve değiş-tokuşların yanı sıra sürdürülebilir kalkınma hedeflerini de detaylandırdık. Denkserlik (hakkaniyet), adalet ve hassas topluluklar üstündeki farklı etkiler de dahil olmak üzere iklim değişikliğinin sosyal boyutlarını inceledik. Bu yeni döngüde, iklim eylemini destekleyebilecek ve bunun gezegenimizin sağlığı ve refahına olan etkisini azaltabilecek en sağlam ve en son bilimsel bilgileri üye hükümetlerimize sunabiliriz. İklim değişikliği en acil, gerçek anlamda küresel tehdittir. Bu salondaki bazı delegasyonlar için bu, varoluşsal bir meseledir. Kaybedilecek bir an bile yoktur. İklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik bugün elimizde bulunan seçenekler yarın mevcut olmayacak.”

Bakan Yardımcısı Fatma Varank, konuşmasında özetle şunlara vurgu yaptı:

“(Türkiye) İklim değişikliğiyle mücadelemizde yerel halkın ihtiyaçlarını ön planda tutuyor ve 81 ilde Yerel İklim Değişikliği Eylem Planlarının hazırlanmasını istiyor. 2100 yılına kadar Türkiye’nin İklim Modeli ve Etkilenebilirlik-Risk analizi çalışmalarına başladık. Kuraklık, rüzgâr, aşırı hava olayları gibi afetlere karşı ülkemizin önümüzdeki 80 yıldaki durumunu ortaya çıkaracak bu sonuçlar, yerel imar planlarından altyapı yatırımlarına, tesis yer seçimlerinden tüm yatırım planlarına kadar her sektör ve alandaki kararlara bilimsel temel oluşturacaktır.”

Toplantının ana gündemi neydi?

Toplantıda, IPCC-59’un taslak raporu kabul edildikten sonra, burada verdiğim sıraya göre (resmi gündeme göre değil) şu gündem maddeleri üzerinde çalışıldı:

  • IPPC Fon Program ve Bütçesi, sanal, fiziksel ve hibrit toplantıların finansal etkileri ve ilişkili CO2 salımları, diğer IPCC etkinlikleriyle ilişkili konular (2 konuşma gerçekleştirdim),
  • İklim Değişikliği Değerlendirmeleri için Veri Destek Görev Gurubu (TGDS) ve IPCC Görev Gücü (TFI) Envanter Yazılımı konulu IPCC Çalıştayı,
  • 6. Değerlendirme Döngüsünden Çıkarılan Dersler,
  • Yedinci Değerlendirme Döngüsü’nün (7. AC) Planlanması (7. AC ürünleri ya da çıktılarına ilişkin üye ülkelerin görüşlerinin bireşimi; 7. AC Çalışma Programına ilişkin görüşler ve bunlara yönelik seçeneklerin değerlendirilmesi) (bir konuşma gerçekleştirdim);
  • 6. AC’den Çıkarılan Dersler; Gözlemci Örgütlerin Kabulü; Diğer IPCC Etkinlikleriyle İlişkili Konular (bir konuşma gerçekleştirdim); 
  • İlerleme Raporları (1. Çalışma Gurubu (WG); 2. WG, 3. WG ve Ulusal Sera Gazı Envanterleri konulu Görev Gücüne ilişkin güncel değerlendirmeler); 
  • BMİDÇS ve Diğer Organlarla İlişkili Konular (bir konuşma gerçekleştirdim);
  • IPCC Çıkar Çatışmaları Raporu; kalan İlerleme Raporları (Toplumsal Cinsiyet Eylem Ekibi, İletişim ve Sosyal Tanıtım  Faaliyetleri).

Çalışma grubu toplantılarından bir görüntü -Fotoğraf: IISD/ENB | Anastasia Rodopoulou

Çalışma grubu toplantılarından bir görüntüFotoğraf: IISD/ENB | Anastasia Rodopoulou

IPCC, yukarıdaki gündem maddeleri üstünde salı sabahından cuma gecesi ve cumartesi sabahına kadar yoğun bir şekilde çalıştı. Delegelerin IPCC’nin 7. AS’ye yönelik çalışma programı üzerinde görüş birliğine varmak için genel kurulda ve küçük guruplar şeklinde toplanarak çalışmasıyla Panel’in çalışmaları son noktaya ulaştı. Delegeler 7. AS çalışma planına ilişkin genel bir yaklaşım üzerinde birleşirken, temel konulara ilişkin farklı görüşlerin üstesinden gelmek için çabaladı. Kritik anlaşmazlık alanları arasında önceden kabul edilmiş olanlara ek olacak özel raporlara ilişkin seçenekler, ürün türleri ve bunların tamamlanmasına ilişkin zaman çizelgesi yer alıyordu.

Toplantının ana çıktıları nelerdir?

Cuma gündüz oturumlarında yapılan yoğun tartışmalara ve Başkanın tüm ciddi çabalarına karşın, görüş ayrılıkları nedeniyle uzlaşmaya varılamayan Yedinci Değerlendirme Döngüsünün (7. AS) Planlanması konusunda, cuma gecesi ve cumartesi sabahına kadar yoğun bir şekilde çalışılması sonucunda önemli noktalarını aşağıda kısaca değerlendirdiğim “IPCC-LX- 9. 7. AS’nin Planlanması – Yedinci Değerlendirme Döngüsü Çalışma Programı Seçenekleri” rumuz ve başlıklı karar metni (IPCC-LX/Doc. 4, Rev. 1) kabul edildi.

Karar metninde öncelikle IPCC’nin, Altmışıncı Oturumunda, Altıncı Değerlendirme Döngüsünün Sentez Raporu’nun Mart 2023’te yayınlanmasıyla tamamlanmasını ve 7. AS’nin Temmuz 2023’te başlamasını memnuniyetle karşıladığı ve IPCC Bürosu üyelerine ve 6. AS raporlarının hazırlanmasında yer alan herkese, COVID-19 salgınının olağanüstü koşulları da dahil olmak üzere mükemmel çalışmaları ve özverileri nedeniyle takdir ve şükranlarını sunduğu vurgulandı. Ayrıca, BMİDÇS 1/CMA5 paragraf 184 (Küresel Durum Değerlendirmesi) ve 3/CMA.4 paragraf 21 (Küresel Uyum Hedefi) kararlarından gelen davetler dikkate alındı.

Çalışma programını kabul ederken, IPCC 7. AS’nin sağlam, kapsamlı, doğru, kapsayıcı olacağı ve Yerli Halkların ve Yerel Toplulukların Bilgisinden yararlanmak da dahil olmak üzere çeşitli literatür ve bilgi kaynaklarının kullanılacağı açıklandı ve IPCC Bürosu ve Sekreterliğine, IPCCLX/INF belgesinde 7. AS ürünlerine ilişkin Üye ülkelerin görüşlerinin bir sentezini sağladığı için teşekkür edildi. IPCC-LX/INF.6 ve IPCC-LX/INF.7 belgesinde önerilen IPCC Özel Raporları için tanımlanan konuların önemli olduğu ve mümkün olan yerlerde 7. AS ürün grubunda ele alınması gerektiği kaydedildi.

IPCC İklim Değişikliği ve Şehirler konulu Özel Raporun 2027 başlarında sunulacağı ve Ulusal Sera Gazı Envanterleri Görev Gücünün (TFI) 2027 yılına kadar Kısa Ömürlü İklim Zorlayıcıları konulu Metodoloji Raporunu tamamlayacağı doğrulandı. Bu kapsamda, TFI, 2027 yılı sonuna kadar Karbondioksit Giderim Teknolojileri, Karbon Yakalama, Kullanımı ve Depolama konularında Uzman Toplantısı düzenleyecek ve bunlara ilişkin bir Metodoloji Raporu sunacaktır. Bu süreç, Kısa Ömürlü İklim Zorlayıcılarına İlişkin Metodoloji Raporu ile geliştirilecektir. IPCC Bürosundan Uzman Toplantıları ve Çalıştayları seçeneklerini değerlendirmesi talep edilerek, bunların önemi ve değeri kabul edildi.

Kapsamlı görüşmelerin ardından Panel Üyeleri, diğerlerinin yanı sıra aşağıdakileri içerecek bir Çalışma Programı üstünde anlaşmaya vardı:

Üç çalışma grubundan değerlendirme raporları:

  • WGI – İklim Değişikliğinin Fiziksel Bilim Temeli
  • WGII – İklim Değişikliği Etkiler, Adaptasyon ve Etkilenebilirlik
  • WGIII – İklim Değişikliği Mücadelesi

Ayrıca:

  • Bir sentez raporu;
  • Adaptasyon göstergeleri, ölçümleri ve metodolojileri de dahil olmak üzere, etkiler ve adaptasyona ilişkin 1994 IPCC Teknik Kılavuzu‘nu gözden geçiren ve güncelleyen ayrı bir ürün;
  • İklim Değişikliği ve Şehirler Özel Raporu
  • Kısa Ömürlü İklim Zorlayıcılarına İlişkin Metodoloji Raporu
  • Karbondioksit giderme teknolojileri ile karbon yakalama, kullanımı ve depolanmasına ilişkin Uzman Toplantısı ve Metodoloji Raporu

Yedinci Değerlendirme Döngüsü için hazırlanmasına karar verilen Sentez Raporu, Çalışma Grubu raporlarının tamamlanmasının ardından 2029’un sonlarında üretilecektir. Çalışma Grubu Değerlendirme Raporları ve Sentez Raporu, IPCC raporlarının hazırlanması, gözden geçirilmesi, kabul edilmesi, benimsenmesi, onaylanması ve yayınlanmasına ilişkin Prosedürler ile temsil ve literatür değerlendirmesinde kapsayıcı olma gereksinimine uygun olarak geliştirilecektir. İklim Değişikliği ve Şehirler özel raporunun 2027 yılında hazır olması planlanıyor. Çalışma grubunun katkılarına ilişkin tarihler Büro tarafından oluşturulacak ve karar için bir sonraki IPCC toplantısında Panel üyelerine sunulacak.

IPCC Başkanı Jim Skea ve IPCC Sekreteri Abdalah Mokssit’in, Başkanın Çalışma Programını onaylaması sonrasındaki mutluluk ve alkışları (Foto: IISD/ENB | Anastasia Rodopoulou

IPCC Başkanı Jim Skea ve IPCC Sekreteri Abdalah Mokssit’in, Başkanın Çalışma Programını onaylaması sonrasındaki mutluluk ve alkışları -Fotoğraf: IISD/ENB | Anastasia Rodopoulou

Sonuçlar – IPCC görüşmelerinin geçmişe kıyasla daha politik düzlemde yapıldığını söyleyebilir miyiz?

20 Ocak Cumartesi günü sabah 9:44’te sona eren IPCC-60’ın temel zorlukları arasında 7. döngünün çıktılarının belirlenmesi, potansiyel Özel Raporlar’ın konuları ve Çalışma Grupları’nın katkılarının hazırlanması ve bir Sentez Raporu’nun üretilmesi için takvim yer alıyordu. BMİDÇS’nin IPCC’yi İkinci Küresel Değerlendirme ve Küresel Uyum Hedefi kapsamındaki daveti birçok delegasyon tarafından önceliklendirildi ve bu konu diğerleri için de önemli bir endişe kaynağı oldu.

Hükümet temsilcileri hafta boyunca var olan görüş ayrılıklarını kapatmak için yoğun bir şekilde çalıştı, ancak anlaşmaya varmak için gereken tavizler önemliydi. Toplantı, cuma akşamı IPCC Başkanı Jim Skea’nın yarı şaka yollu bir şekilde mekândan ayrılma zamanının yaklaştığını ve kısa süre içinde diğer görüşmelerin sokakta yapılması gerekeceğini söylemesiyle başarısızlığın eşiğine gelmişti. Ancak delegeler pes etmeyi reddetti ve büyük görüş farklılıklarını çözmek için bir araya gelerek cumartesi sabah saatlerine kadar uzayan çalışmaların sonucunda ileriye yönelik bir yol bulmayı başardı. Üç çalışma grubunun katkılarını, bir sentez raporunu, İklim Değişikliği ve Şehirler Özel Raporu’nu, iki metodoloji raporunu ve etkilerle ve adaptasyonla (uyum) ilgili teknik kılavuzların revizyonunu içeren bir çalışma planı üzerinde anlaştılar.

En sonunda IPCC Başkanı Skea, Panelin politikayla ilgili çıktıların zamanında teslimi için gerekli olan kapsam belirleme ve diğer çalışmalarda ilerlemesine olanak sağlayacak bu sonuca ulaşmak için gösterdiği olağanüstü çabayı övdü.

IPCC raporlarının en başından beri politikayla da bağlantısı olan kesişen konularla ve bilim-politika arayüzüyle yakından bağlantılı olduğunu biliyoruz. Yaklaşık 10 yıl arayla katıldığım bir IPCC Genel Kurul Toplantısı olan IPCC-60’da, geçmişe kıyasla dikkatimi çeken en önemli fark, IPCC çalışmalarının Paris Antlaşmas’ıyla birlikte özellikle IPCC 1.5 º Küresel Isınma Özel Raporu ve BMİDÇS 28. Taraflar Konferansı’nda birincisi bir karar metnine dönüştürülerek kabul edilen Küresel Durum Değerlendirmesine katkı veren ve 2028’deki 2. Küresel Durum Değerlendirmesi‘nin hazırlanmasına davet edilen bir Birleşmiş Milletler bilim organı olmasının doğal bir sonucu olarak olmalı, hemen her görüşme konusunun çok daha politik bir düzeyde ele alınmasıydı. Bu gözlemime örnek olarak, raporların hazırlanmasına ilişkin seçeneklerin ve çalışma programının görüşülmesi sırasında ABD ve Suudi Arabistan temsilcilerinin konuya yaklaşımları ile gelişmekte olan ülkelerin yaklaşımları arasındaki derin farklılığı verebilirim.    

Son söz; IPCC-60 aynı zamanda Lütfi Kırdar’daki Rumeli Toplantı Salonu’nun her yerinde, hatta toplantı salonunun içinde ve fuayede görülebilen, zaman zaman toplantı salonundaki masaların ve sandalyelerin üstünde yatıp uzanan “İstanbul kedilerinin” de Dünya’da “meşhur” olduğu bir hükümetlerarası toplantı olarak anılacak gibi duruyor.

İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Toplantı Salonunda sandalyede uyuyan kedilerden biri - Fotoğraf- Murat Türkeş

İstanbul Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı Rumeli Toplantı Salonunda sandalyede uyuyan kedilerden biri – Fotoğraf- Murat Türkeş

İnternet kaynakları:

More in İklim Krizi

You may also like

Comments

Comments are closed.