ManşetSağlıkTürkiye

İstanbul Tabip Odası: Seçimlerde ‘giderlerse gitsinler’ diyenleri unutmuyoruz

0
tabip

Türkiye on gün sonra 13’üncü cumhurbaşkanını ve 27’nci dönem milletvekillerini seçmek üzere sandığa gidiyor.

İstanbul Tabip Odası tarafından yapılan basın açıklamasına göre, cumhuriyetin yüzüncü yılında yapılacak bu seçimler aynı zamanda “yüzyılın seçimi” olmasının yanı sıra yirmi yıllık Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarının; yirmi yıllık emek, doğa, kadın, LGBTİ+ düşmanı politikaların ve baskıcı “tek adam rejiminin” oylanacağı bir referandum olacak.

Meslek odası, açıklamasında “İstanbul Tabip Odası olarak ülkemizin kaderini belirleyecek bu seçimleri son derece önemsiyoruz ve bütün meslektaşlarımızı 14 Mayıs günü yapılacak seçimlerde oy kullanmaya ve seçim sonuçları kesinleşene kadar oylarına ve sandıklara sahip çıkmaya çağırıyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Odanın yönetim kurulu, meslektaşlarını farklı siyasi eğilim ve tercihlere sahip olmalarına karşın tercihlerini yaparken son yirmi yılda yaşananları unutmayarak göz önünde bulundurmaya çağırıyor.

‣ TTB ve tabip odaları: Susmuyoruz, korkmuyoruz, hiçbir yere gitmiyoruz!

‘Unutmuyoruz, sahip çıkıyoruz, istiyoruz’

Açıklamada “‘Doktorların eli hastaların cebinde!’ diyenleri unutmuyoruz. ‘Doktor Efendi dönemi bitti!’ diyenleri unutmuyoruz. ‘Ben doktorlara iğne yaptırmam. Adamı felç ederler alimallah!’ diyenleri unutmuyoruz. ‘Giderlerse gitsinler!’ diyenleri unutmuyoruz. Emeğimizi değersizleştirenleri, mesleğimizi itibarsızlaştıranları unutmuyoruz” ifadelerine yer veriliyor.

İstanbul Tabip Odası, aynı zamanda ‘Ülkemize ve geleceğimize sahip çıkıyoruz. Mesleğimize, mesleki bağımsızlığımıza, meslek onurumuza sahip çıkıyoruz. ‘Herkese eşit, ücretsiz, nitelikli sağlık’ şiarımıza sahip çıkıyoruz” diye ekliyor.

Yapılan açıklamada beklentilerini dile getiren hekimler, “Emeğin değerinin bilindiği çağdaş, laik, demokratik bir ülkede eşit, özgür, barış içinde, kardeşçe bir arada yaşamak istiyoruz. Bütünüyle kamucu, toplumcu ‘Başka Bir Sağlık Sistemi’ istiyoruz. Uzun yıllara dayanan eğitimimizin; yirmi dört saatlik nöbetlerde, polikliniklerde, acillerde, ameliyathanelerde ağır çalışma koşullarında tükettiğimiz hayatlarımızın, emeğimizin, mesleğimizin karşılığını istiyoruz. İnsanca yaşayacağımız ücret, insanca çalışma koşulları istiyoruz” diyerek eşitlik, özgürlük, barış ve adalet talebinde bulunuyor.

‣ Hekimler insani çalışma şartları ve özlük hakları için grevde

Hekimler, taleplerini şöyle aktarıyor:

  • Bir Dünya BankasıUluslararası Para FonuAKP yapımı olan “Sağlıkta Dönüşüm Programı”ndan derhal ve külliyen vazgeçilmelidir.
  • Sağlığı ticarileştiren, sağlık hizmetlerini metalaştıran, eşit, ücretsiz, nitelikli sağlık hizmetinin önündeki öncelikli engel olan sağlıktaki bütün katkı-katılım payları ve ilave ücretler kaldırılmalıdır.
  • Sağlık hizmetleri prime dayalı genel sağlık sigortası yerine genel bütçeden finanse edilmeli, sağlık hizmet sunumu ile finansmanı birleştirilmelidir.
  • Aşı ve ilacın kamusal olarak üretimi ve dağıtımı sağlanmalıdır.
  • Sağlık ortamlarının şiddetten arındırılması için Türk Tabipleri Birliği (TTB) tarafından hazırlanan Sağlıkta Şiddet Yasası acilen çıkarılmalıdır.
  • Birinci basamakta “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi” döneminde olduğu gibi bölge/nüfus tabanlı, ekip hizmetine dayanan sisteme geçilmeli, aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları devlet memuru statüsüne geçirilmelidir.
  • Sağlık Bakanlığı hastanelerinin her türlü kadro ve altyapı eksikleri giderilmelidir.
  • “Kamu-Özel Ortaklığı” modeliyle kurulan Şehir Hastaneleri acilen kamulaştırılmalıdır.
  • Tıp fakülteleri hastaneleri ekonomik, yönetsel ve akademik yönden özerk hale getirmelidir.
  • Hekimler arasında dayanışma yerine rekabete yol açan, hekimlik uygulamalarını değersizleştiren, hastaları “puan”a dönüştüren “performansa göre ücretlendirme” sisteminden vazgeçilmelidir.
  • Sağlık Uygulama Tebliği‘nde yer alan ve yurttaşların sağlık hakkını engellemenin yanı sıra hekimlerin mesleki ve klinik bağımsızlığını yok eden bütün kısıtlamalar kaldırılmalıdır.
  • Hekimlerin tedaviyi düzenlemesine yönelik bütün düzenlemeler, Türk Tabipleri Birliği ve uzmanlık derneklerinin katılımı ile ve bilimsel çalışmalara dayalı olarak yapılmalıdır.
  • Kamu sağlık kurumlarında her tür esnek-kuralsız, fazla çalıştırma ve angaryaya son verilmelidir.
  • Özel sağlık kurumlarında çalışan hekimlerin sözleşmelerinde Türk Tabipleri Birliği taraf olarak kabul edilmeli; işten çıkarmalar Sağlık Bakanlığı ve Türk Tabipleri Birliği’nin iznine bağlı olmalıdır.
  • İşçi sağlığı alanının “Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri”/OSGB’ler yoluyla ticarileştirilmesine son verilmeli; işyeri hekimlerinin eğitim, atama ve ücretlerinin belirlenmesinde Türk Tabipleri Birliği yetkili olmalıdır.
  • Hekimleri, sağlık çalışanlarını kamuoyu ve hastalar nezdinde sevgisiz, hürmetsiz, küçük düşürücü söylemlere son verilmelidir.
  • Hekim ücretleri, iş güvenceli tek bir işte çalışarak yaşamaya, emekliliğe yansıyacak biçimde düzenlenmeli; ücret artışlarının halen emekli olan hekimlere yansıtılması sağlanmalıdır.
  • “Tıbbın Alternatifi Olmaz” gerçeği göz önünde bulundurularak modern tıp karşıtı her türlü şarlatanlık yasaklanmalıdır.
  • Sağlıkta yirmi yıldır “liyakate göre değil sadakate göre” yapılan bütün atama ve görevde yükseltmeler iptal edilmelidir.
  • Sağlık ortamlarımızdaki her türlü dinci gerici düzenleme ve uygulamalara son verilmelidir.

İstanbul Tabip Odası, “Biliyor ve inanıyoruz ki; meslektaşlarımız ülkemize, mesleğimize ve geleceğimize sahip çıkmak için her zaman olduğu gibi 14 Mayıs günü de gereğini yapacaklardır” diye ekliyor.

‣ Uluslararası hekim örgütlerinden TTB’ye yönelik yargı tacizinin son bulması çağrısı

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.