Dış Köşe

Hevsel’de neler oluyor? – Ercan Jan Aktaş

0

Diyarbakır’ın 8 bin yıllık Hevsel Bahçeleri’nde “ağacıma, toprağıma, tarihime, geleceğime dokunma” diyerek başlayan eylemsellik süreci dokuzuncu günü geride bıraktı.

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Gençlik Meclisi, Dicle Üniversitesi Yurtsever Öğrencileri ve Megam-DER öncülüğünde başlayan eylemler başka grup ve yapıların da katılması ile devam ediyor. Bu grup ve yapıların başlıcaları; TMMOB, HDK, Keskesor, EMEP, Kürdi-DER, Yeni Demokrat Gençlik, PARTİZAN, Yeni Demokrat Kadın. Eylem alanında, kütüphane, Jineloji, ekoloji ve tarih çadırları her gün özellikle de kadın ve de gençlerden oluşan kalabalıkların ziyaretçi akınına uğruyor. Ekoloji çadırında her akşam ekolojik yaşam, doğal hayat, HES’lere karşı mücadele, toplumsal cinsiyet, kadın mücadelesi konularında forumlar yapılıyor.

Dicle Üniversitesi Rektörlüğü tarafından Hevsel Bahçeleri’nde bulunan ağaçların “ıslah çalışması” maksadı ile kesilmeye başlandığını ifade eden eylemciler; “Gezi’de üç-beş ağaç diyenlerin sözlerini unutmadık. Doğamızı, kentlerimizi katletmeye dönük ciddi bir politika var.”

Salt Hevsel Bahçeleri ve Dicle Vadisi için değil bu saldırı, Trakya’dan Ege’ye, Karadeniz’den Dersim’e, bütün coğrafya bu tehdit altında. Bundan dolayı eylemimizi de bu kapsamda görmek gerekiyor. Gezi’deki direnişin sebebi nasıl ki üç-beş ağaç değildi, bizim yaklaşımız da salt buna indirgenemez. Özellikle de son 30 yıl içinde bu coğrafya ciddi doğa katliamlarından geçti; yakılan binlerce köy, ormanlar, akışları tersine çevrilen dereler. “Munzur’da Dicle nehrine kadar yüzlerce HES barajı projesi masalarda” diyerek neden burada bulunduklarına da cevap veriyorlar.

Kampın bütün organizasyon işleri de Komün Çadırı’nda oluyor. Alanda bulunan bütün yapıların temsili yetini bulduğu bu çadırda kamp alanın bütün ihtiyaçlarının giderilmesi için kolektif bir çalışma yürüyor. Çadırdaki bütün faaliyetler her gün değişen iki eylemcinin kontrolünde gerçekleşiyor.

Gerekli ihtiyaçlar gençlik örgütleri, sendikalar, BDP, Büyükşehir belediyesi tarafından gerçekleştiriliyor. Ayrıca ziyaretlere gelenler çadırın komün ihtiyaçları için katkı ve dayanışma içinde bulunuyorlar. Her sabah 06:30’daki “rojbaş” ve devamında kahvaltı ile güne giren kamp sakinleri çevre düzenlemelerini yapmaları ile birlikte Diyarbakır başta olmak üzere çevre illerden özellikle de kadınlar ve gençler destek ziyaretleri için gelmeye başlıyorlar.

Eylemci gençlerin ve gelen destekçilerin en fazla zaman geçirdikleri yer ise tüm çadırların orta kısmında bulunan ve gece gündüz sönmeyen ateş çemberi. Sönmesine izin verilmeyen ateşin etrafında bir araya gelen gençler, aralarında sohbet ederek zaman geçirmeye çalışıyor. Bir taraftan koyu sohbetler yapan gençler, diğer taraftan gençlerin çaldığı bağlama, gitar ve erbaneler eşliğinde söylenen şarkılarla gecenin ilerleyen saatlerine kadar halay çekiliyor. Destek için gelenlerin de yaptıkları müzik ile nerdeyse forum ve kimi tartışma grupları dışında hayat müzik ve halay ile devam ediyor.

“Buradaki mücadeleniz ne zaman kadar devam edecek?” diye gelen soruya; “Biz öncelikle şunu ifade ediyoruz, talep söylemi ile burada değiliz, bize ait olan yaşam alanlarını korumak ve başka bir yaşam alanı kurmak için buradayız.” Eylemci grup ve de bireyler ile yaptığımız kısa sohbetlerde bu eylemselliğin bütün seçim çalışmaları ve de yoğunluğuna rağmen devam edeceği yönlü. Hemen hemen bütün forum ve tartışmalarda Kırklar Dağı’na yapılan konutlar ve de gene Hevsel Bahçeleri içinde açılan Kum Ocakları’ndan dolayı Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’ne tepkilerini açık ederek; “Amed’in kapitalizme peşkeş çekilmesine izin vermeyelim. Kendi belediyemizin bizim adımıza bizim mekânlarımızı satmasına izin vermeyelim!” diyerek de duyarlılık çağrısında bulunuyorlar.

Sosyal medya üzerinde yeterli bir görünürlük sağlayamadıklarını ifade ederken; “sınırlı bir muhalif medya dışında buradaki direnişimizi gören yok, bizler yıllardır devam eden doğa katliamını karşı ilk defa bu coğrafyadan doğru böylesine doğrudan ve de etkili bir eylemlilik süreci içindeyiz, bunun görünmesini isteriz.” Biz alanda ayrılırken akşamın karanlığı ile halaylar da başlamıştı. Geceler halay ve stranlar ile devam edecek.

Ercan Jan Aktaş – Bianet.org

 

* Fotoğraflar, “Gezi’den Hevsel’e Gençlik Direnişte” Facebook sayfasından.

 

More in Dış Köşe

You may also like

Comments

Comments are closed.