Hafta SonuKöşe YazılarıManşetYazarlar

[Geleceği inşa eden mekanlar-2] Bisikoop Bisikletliler Hizmet ve Dayanışma Kooperatifi

0

İzmir’de bisikleti yaşamlarının bir parçası haline getirmiş bir grup gönüllü 30 Ağustos 2018 ‘de Bisikoop’u kurdular. Başlangıçta 38 kişi tarafından kurulan kooperatifin halen 40 ortağı bulunuyor. Ortaklar bisiklet konusunda katkı koymak isteyen, düşünsel üretkenliğe sahip bisiklet önderlerinden oluşuyor. Kurum kültürlerini oturtana kadar yeni üye kabul etmeyi düşünmüyorlar.

Kooperatif yönetim kurulu başkanı Ahmet Çelikörs, Bisikoop’un  Türkiye’nin ilk ve tek bisiklet kooperatifi olduğunu, ayrıca  hizmet ve dayanışma kooperatifi türündeki 3. örnek olduğunu vurguluyor. Temel amaçlarını “bisikletlilerin ortak çıkarlarını korumak ve katkıda bulunmak” olarak belirlemişler. Bu amaç doğrultusunda kamu kuruluşlarının ya da özel sektörün çalışma alanı dışında kalan ve bisikletlilerin ihtiyaç duyacağı hizmet ve ürünleri geliştirme ve gerçekleştirmeye yönelik çalışmalar yapıyorlar. Resmi merkezleri Karşıyaka Belediyesi bünyesindeki Ahmet Priştina Kültür Merkezinde. Yürüttükleri diğer projeler kapsamında da yine Karşıyaka Belediyesi bünyesinde olan Suat Taşer Açıkhava Tiyatrosunda bir ofisleri bulunuyor.

Geniş gönüllü ağı

Bisikoop’da mali müşavir dışında ücreti çalışan kimse bulunmuyor. Ortaklar kooperatife gönüllü olarak katkıda bulunuyorlar. Ortakların dışında çok geniş bir gönüllü ağına sahipler. Faaliyetlerini bu gönüllü ağı yoluyla gerçekleştiriyorlar. Kuruluşlarının üzerinden çok kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen esnek ve işbirlikçi yapıları sayesinde birçok proje gerçekleştirmişler. Bisikletli ulaşım konusunda çok önemli bir boşluğun olduğunu ve bu boşluğun kamunun ve özel sektörün dışında bir sivil toplum örgütünce doldurulabileceğini; bisikletin yaygınlaştırılması için bisiklet almak isteyenlere kolaylık sağlanması gerektiğini düşünüyorlar. Bu amaçla daha ekonomik koşullarda bisikletçilerin bisikletlerini değerlendirebilmesi ve satın alabilmesi için bir ikinci el bisiklet pazarı oluşturmakla işe başlamışlar.  Karşıyaka Belediyesinin Bostanlı Pazar Yeri’ni tahsis etmesiyle bu proje hayata geçmiş ve çok ilgi görmüş. Pandemi nedeniyle pazar faaliyeti sonlanmış olsa da ikinci el pazarını en kısa sürede tekrar başlatmayı planlıyorlar.  

Bisiklet festivali

Pazar dışında birçok projeyi daha hayata geçirmişler. Örneğin bir bisiklet festivali düzenlemişler. Bu festivali geleneksel hale getirmek amacındalar. Bu festivalde anaokulu çağındaki çocuklara yönelik faaliyetler, bisiklet yarışları, ikinci el bisiklet pazarı gibi etkinliklerin yanı sıra halkın bisikletle tanışabileceği ve dokunabileceği bir sergi alanını da oluşturmuşlar. Pandemi nedeniyle tekrarlanamayan bu etkinliği de koşullar elverdiğinde tekrarlamayı amaçlıyorlar.

Mart ayında pandemi gerçekleşince 65 yaş üzerindeki İzmirli’lere hizmet vermek üzere yaklaşık 48 gönüllü bisikletli ile BisiDestek adı altında bir çalışma başlatmışlar. Bu çalışmaları BM UNDP ve GEFSGP birimi tarafından Dünya’da örnek gösterilen ilk üç proje arasına girmiş. 30 Ekim tarihinde İzmir’de yıkıma sebep olan deprem sonrasında BisiDestek programı kapsamında 110 kişilik bir ekiple hızla, araçların çalışmadığı bir bölgede devreye girerek AFAD ile birlikte bölgede görev yapan ender sivil toplum kuruluşlarından biri olmuşlar. 

Platformlar

Bisikoopa bağlı birçok başka grup da çeşitli faaliyetler düzenliyorlar. Ahmet Çelikörs Karşıyaka Bisiklet Platformu’nda yaklaşık 4000 kişiyi kapsayan bir oluşumun kurucusu olduğunu belirtiyor. Yine İzmir’de Bisikletli Ulaşımı Geliştirme Platformu adı altında 13.000-14000 takipçisi olan bir üst kuruluşları var. Çarşamba Akşamı Bisikletçileri (ÇAB) diğer bir platformları. Bölgelerdeki bisiklet gruplarıyla çok geniş bir kitleye ulaşabiliyorlar.  Bu ağların hepsi birbirleriyle ilişki içindeler. Daha kurumsal bir yapı oluşturduklarında bu kitlelerden de ortak kabul etmeyi düşünüyorlar.

BisiKoop bir yandan bisikletlilerin çıkarlarını koruyarak bisikletli yaşamın geliştirilmesi için kamunun eksik kaldığı noktalarda STK gibi çalışırken, öte yandan bir şirket gibi davranarak önemli boşlukları doldurmak için çaba gösteriyor. Ahmet Çelikörs kooperatifin aslında bir şirket türü olduğunu söylüyor ve dernekler gibi sivil toplum örgütlerinin bu esnekliğe sahip olmadığını, örneğin derneklerin yatırım yapması ve ekonomik bir faaliyet göstermelerinin çok özel koşullara bağlı olduğunu vurguluyor. Yasal bir statü olarak kooperatifi seçmelerinin en önemli sebebini, ticari faaliyet yürütmeyi mümkün kılması olarak belirtiyorlar. Kooperatifin çok ortaklı ve eşit paylaşımlı olması nedeniyle şirket kurmak yerine kooperatif yapısını tercih etmişler.

Bisiklet kiralama

Bisikoop bisiklet kiralama hizmetini de özel bir girişim olarak hayata geçirmiş. Hafif ve keyifli sürüş yapılabilen yaklaşık 100’e yakın bisikletle Karşıyaka Belediyesinin alt yapısını sağladığı Bostanlı Açık Hava Tiyatrosu’nda bulunan ofisten kiralama hizmeti veriyorlar.  Bu iş için Boğaziçi Üniversitesi’nde kurulmuş Bizero isimli yazılım ortaklığının iş birliğiyle telefon aplikasyonu hazırlanmış. Bu girişim aracılığıyla kooperatif ortaklarının gelir elde edebileceği bir sistem kurarken, öte yandan bisiklete binmek isteyenlere kolay, hesaplı ve ulaşılabilir bir alternatif sunmayı hedeflemişler.  Bisikletleri yine İzmir’de kurulu olan bir bisiklet firmasından uygun fiyata temin etmişler. Projelerini uzun vadede İzmir’in tüm semtlerine yayılmış bağımsız istasyonları olan bir alt yapı kurarak geliştirmeyi planlıyorlar.

Uluslararası ortaklıklar

Bisikoop uluslararası kuruluşlarla ortak projelerde yer almış. Birleşmiş Milletler iş birliğiyle iklim değişikliğini önleme amacıyla Cities on Bike projesini gerçekleştirmişler. İzmir Belediyesi EuroVelo 8 Akdeniz Rotası’nın Türkiye’deki ilk temsilcisi olarak yaklaşık 500 km bir rota ile Avrupa Bisiklet Ağı’na dahil olmuş. Projenin hedefi İzmir’den başlayıp Kıbrıs’a kadar uzanan bir rota oluşturmak olarak belirlenmiş. Ahmet Çelikörs Avrupa’da bunun gibi 15 rotanın ve yaklaşık 60.000 kilometrelik bir ağın bisikletlilerin kullanımında olduğunu belirtiyor. Bu ağın, genişletilerek 100.000 kilometreye ulaşması hedefleniyor. Yakın gelecekte Türkiye ve eski Doğu Bloku ülkelerinin de bu rotanın bir parçası haline geleceğini belirtiyorlar.

Bisikoop kurumsal yapı olduğu için kamu ile rahatça ilişki kuruyor ve bisikletli ulaşımı ya da bisikletli yaşamı geliştirmek için katkı sağlıyor. Bisikletli ulaşımın birinci işlevinin iklim değişikliğini önlemek olduğunu söyleyen Ahmet Çelikörs, otomobille ulaşımın dünyadaki karbondioksit (CO2) salımının %40 dan fazlasına sebep olduğunu belirtiyor. Karbon salımının %60’ı kentsel alanlarda kent içi ulaşımda gerçekleşiyor. Araç kullanımı küresel ısınmayı ve iklim değişikliğini birinci derecede tetikleyen bir olgu olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca araçlı ulaşım için yapılan yollar ve otoparklar ısı yutağı olan toprağı kapatıyor, yeşil alanları, ağacı azaltıyor. Bunun sonucunda kentin içi ile 5 km dışı arasındaki ısı farkı neredeyse 7-8 derecelere ulaşıyor. Bu nedenle kent merkezlerinin hızla otomobil merkezli ulaşımı terk etmesi gerekiyor.

Dünya ortalamasına bakıldığında otomobille ulaşımın yüzde altmışı şehir içinde gerçekleşiyor ve bunun % 25 ila 30’u da 5 kilometrelik mesafelerde.  Oysa bu mesafe rahatlıkla bisikletle kat edebilir ve hatta giderek yaygınlaşan elektrikli bisikletler bu mesafeyi daha da artırarak rahatlıkla 10 km üzerine de çıkılabilir. Böylece birçok kişi işine giderken ya da normal ulaşımında bisikleti kullanma olanağına kavuşabilir. Almanya’da birçok kentte daha önce otopark olan yerler, yeşil alan haline çevrilmeye başlanmış. Dünyada genelinde bu değişiklikle ilgili bir program oluşturulmuş. Türkiye’de de büyük şehirlerde artık iklim değişikliğine karşı bir hareket planı çerçevesinde ilgili birimler oluşturulmaya başlanmalı.

Tüm dünyada bisiklet yolu, paylaşılabilir bisiklet sistemleri ve elektrikli/ paylaşımlı araçlar iklimle mücadelenin birinci elemanı olarak bu programlarda yer alırken Bisikoop gibi girişimler de projeler geliştirerek, uluslararası örgütlerle, belediyeler ve diğer kamu kurumlarıyla çalışarak iklim değişikliğinin önlenmesi için etkin bir rol oynuyor. 

*

 Ses kayıtlarını deşifre ederek bu yazının hazırlanmasına destek olan Merve Alçık’a sonsuz teşekkürler.

 

 

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.