Cengiz’in icraatleri devam ediyor, yurttaşlar kendi arazilerine alınmıyor

Yurttaşlar İkizdere’de Cengiz Holding'in taş ocağının sebep olduğu doğa tahribatına dikkat çekmek için son çare olarak kovanlarını yaktı, ‘Artık taş yeriz’ diye isyan etti. Projenin bilirkişi raporunda bütün yaşananlar için uyarıda bulunulmuş ancak Cengiz’in çalışmalarına devam etmesi engellenmemişti.

Çevre aktivistleri 22 Nisan’da İstanbul Kadıköy’de bir araya gelerek Cengiz İnşaat‘a karşı doğayı savunmak üzere Rize İkizdere’ye hareket etti.

Doğa savunucuları İkizdere’de şirketin çalışmalarını sürdürdüğü ve doğada hem bitki örtüsü hem de yaban hayatı açısından tahribatlara sebep olduğu taş ocağına karşı tepkilerini göstermek için bölgedeki sorunlara dikkat çekerek protestolar gerçekleştirdi.

Cengiz İnşaat çalışıyor, vatandaş kendi arazisine alınmıyor

İkizdere’deki Eskencidere Vadisi’nde Cengiz İnşaat’ın taş ocağı çalışmasının bölgedeki arıları öldürdüğü belirterek boş kovanlar gösterildi. İkizdereliler İstanbul’dan gelen doğa savunucularına ölen arıları anlattı ve taş ocağının sebep olduğu sorunlara dikkat çekti.

Yurttaş soruna dikkat çekmek için kovanlarını yaktı. Arıların öldüğü kovanda kalması ve yerini terk etmemesi gibi doğa savunucuları da Eskencidere Vadisi’ni, kendi topraklarını terk etmeyeceklerini, direnişe devam edeceklerini söyledi.

Yüzlerce kovan arı ölümüne sebep gösterilen taş ocağında çalışma yapılan bölgedeki arazilerine girmek isteyen çevreciler jandarmanın engeliyle karşılaştı.

Cengiz İnşaat’ın çalışma yaptığı bölgedeki arazilerine girmek isteyen yurttaşlar jandarma tarafından engellenirken alanda kısa süreli arbede yaşandı.

Çevreciler jandarma komutanına alanın şantiye olmadığını, tapulu ve kendi arazileri olduğunu söyleyerek tepki gösterdi. Bölgede bulunan şirketin güvenlik görevlilerinin arazilerinden çıkmasını isteyen doğa savunucuları güvenliklerin alanı terk etmelerini istedi:

“Siz de şu an bizim arazimize giremezsiniz. Kişi olarak değil, o firmada çalıştığınız için bu arazimize giremezsiniz. Defolun, ayrılın buradan, bizim işimiz jandarmayla. Kimsenin malı değil burası, bizim babamızın malı. Bu nedir ya arazimize de mi giremeyeceğiz!”

Cengiz’in icraatleri her şeye rağmen devam ediyor

Rize İkizdere’de, doğa tahribatı yaratacağı bilirkişi raporuyla belgelenmesine rağmen yürütmeyi durdurma kararı verilmeyen Cengiz Holding inşaatı hem bölgedeki bitki örtüsünü hem de canlıları olumsuz yönde etkilemiş durumda.

İlgili haber: İkizdere için verilen bilirkişi raporu 180 gündür ‘yok hükmünde’: Cengiz Holding kırıma devam ediyor

Vatandaşlar şirkete karşı doğa için direniyor

Rize İkizdere‘de bilirkişi raporuna rağmen yürütmeyi durdurma kararı verilmeyen Cengiz Holding‘in bölgeye yıkım getirdiğini belirten İkizdereliler ise direnişlerini sürdürüyorlar.

İkizdereliler projenin yaban hayatı ve hayvanlar da dahil ekosisteme zarar verdiğini, hayvanların kaçtığını belirtmişlerdi.

Bilirkişi raporunda da proje alanı çevresinde yaban hayvanlarının yaşam ortamlarının olduğu, projenin gerçekleşmesi durumunda tozuma ve gürültüden dolayı yaban hayvanlarının ortamdan uzaklaşabileceği bildirilmişti.

İlgili haber: Cengiz Holding’in İkizdere’deki yıkımı yeniden gözler önüne serildi

‘Arı varsa hayat var’

İkizdere’de direnişe devam eden vatandaşlarla bir araya gelen doğa savunucuları “Arı varsa hayat var” ve “Arıların değerini bal gibi öğreneceğiz” sloganlarıyla bir panel gerçekleştirdi.

Bilirkişi raporunda bugün yaşanan sorunlara işaret edilmişti ancak proje sürdürüldü

İkizdere’nin bilirkişi raporunda taş ocağının usulsüz olduğu belirtilmiş doğaya vereceği zararlar şöyle sıralanmıştı:

  • Heyelana duyarlılık ve izleme çalışmalarına ilişkin olarak dava konusu Proje Tanıtım Dosyası (PTD) incelendiğinde ise söz konusu PTD’de konu ile ilgili herhangi bir çalışmaya yer verilmiyor. 
  • Kazı çalışmalarının yamaç stabilitesini olumsuz yönde etkilemesi olası.
  • Beşeri heyelan olaylarının yaşanabilir.
  • Bölgede çalışmalar dolayısıyla meydana gelen tozlanma nedeniyle köy halkının geçim kaynağı olan çay yetiştiriciliği olumsuz etkilenecek.
  • Arıcılık etkilenecek.
  • Tozlanma nedeni ile döllenemeyen çiçeklerde nektar miktarındaki azalma o yıl balın verimini etkileyebileceği gibi, sonraki yıllarda çiçek popülasyonlarında azalmaya neden olacak.
  • Toz oluşumunun tarımsal ve hayvancılık faaliyetleri ile ormancılık açısından bölgenin coğrafi yapısı dikkate alındığında oldukça fazla olumsuz etki oluşturacağı, bölgenin orman yapısı nedeniyle oluşan tozların rüzgar etkisiyle çok geniş alana yayılma ihtimali var.
  • Sızmanın azalması ve akışın artması gibi su miktarının değişimi yanında yüzey örtüsü (Üst toprağı) alınmış bir alandan şiddetli yağışlar esnasında artan yüzey akışının kontrolünün daha zor olması nedeniyle faaliyet alanının hemen yakınındaki İkizdere yan koluna rüsubat taşınımı da artacak.
  • Su kaynakları zarar görecek. Su kalitesine etkisi için ön çalışma yapılmış değil. 
  • Keşif günü yapılan başta jeolojik değerlendirmeler proje alanındaki hammadde (bazaltık-andezitik tipte volkanik kayaçlar) rezervinin oldukça geniş bir alana yayılmış olduğunu gösteridi. Benzer özellikteki hammaddenin geniş bir bölgede varlığı proje alanı olarak belirlenmiş dava konusu alan için ‘proje alternatiflerinin’ su kaynakları (yüzey-yer altı), orman alanları, toz, gürültü başta yerleşim alanlarından uzak olması, tesis sahasının görüş ve etki alanı içinde yerleşim yerlerinin mevcudiyeti ve mesafesi olarak çevresel etkileri yönünden yeterince değerlendirilmediğini, PTD’nin proje alternatiflerinin dayanımı yüksek bazalt cevheri yerlerinin tespit edilmemesi ve irdelenmemesi yönünden de ciddi eksiklikler içeriyor. 
  • Proje alanı çevresi yaban hayvanlarının yaşam ortamı, proje gerçekleşirse tozuma ve gürültüden yaban hayvanları ortamdan uzaklaşabilir.
  • PTD’de yer alanların dışında kızılçam gibi PTD’de yer almayan 20’nin üzerinde yapraklı ağaç türünün de bulunduğu yöre halkının yaşam alanı ve geçim kaynağı konumundaki proje alanı içerisindeki orman alanını tahrip edecek. 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Göç sonrası ‘yeniden çiçeklenenler’ İstanbul’da buluşuyor

Galata Postane'de düzenlenecek 'Rebloom: İstanbul'da Göç Sonrası Mekanlar ve Sanatsal karşılaşmalar' festivali, 5-7 Aralık tarihlerinde izleyicilerle buluşacak.

Gözaltına alınan gazetecilerden ikisi tutuklandı, 10 haberci ‘adli kontrol’ şartıyla serbest

Eskişehir merkezli operasyonlarda gözaltına alınan gazetecilerden Bilge Aksu ve Mehmet Uçar tutuklandı. Gözaltına alınan diğer haberciler adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Botsvana’da ölen 350 filin iklim kaynaklı su zehirlenmesine maruz kaldığı düşünülüyor

Uydu veri analizleri, 2020'deki kitlesel ölümlerin ardında yosun patlamalarının olabileceğini gösteriyor.

‘Yurttaş İnisiyatifi’, ekokırımın suç sayılması için açılan davaya destek bekliyor

Ekokırımın suç olarak yasalaşması için Ankara 4. İdare Mahkemesi'nde yurttaşların açtığı davanın duruşması 5 Aralık'ta, saat 11.00'da görülecek.

İspanya’dan aşırı hava olaylarına karşı işçilere dört günlük ‘iklim izni’

Yeni yasaya göre, olası bir iklim veya meteorolojik tehdit durumunda insanlardan evde kalmaları istenirse, işçiler dört gün ücretli izin alabilecek.

EN ÇOK OKUNANLAR