Olimpiyatlarda finale doğru


2020 yılında yapılacak Olimpiyat oyunlarının düzenleneceği şehrin
belirlenmesine birkaç gün kala aday şehirler son kozlarını oynamaya
hazırlanıyorlar.

7 Eylül günü Buenos Aires’de toplanacak Uluslar arası Olimpiyat Komitesi kazanan
kenti açıklayacak. Büyük toplantı öncesi aday şehirler bütün kozlarını sahaya
sürüyorlar. Başbakan Erdoğan’ın da katılımıyla Türkiye seçimlere 500 kişilik
bir gazeteci, diplomat, iş insanı ve spor yöneticisiyle komite üyelerini
etkilemeye çalışacak. Diğer aday kentlerden Madrid 1 000, Tokyo ise 2 000
kişilik ekiple çalışmalarını sürdürüyor. En kalabalık heyeti oluşturan Japon
ekibine atlet Carl Lewis ve futbolcu Zico da destek veriyor.
Seçimler öncesi her üç aday şehirde de olimpiyatların kendi şehirlerinde
yapılmamasını isteyerek protesto gösterilerini yoğun şekilde sürdüren gruplar
Olimpiyat oyunlarının şehirlerine ekolojik ve ekonomik yıkım getireceğini öne
sürüyorlar. Protestocular daha önceki oyunların tertiplendiği Atina, Pekin,
Londra gibi şehirlerde tesislerin yapımı sırasında çok sayıda insanın zorla
yerinden edildiğini, yatırımların başlangıç hedeflerini kat be kat aşarak
şehirleri borca boğduğunu ve ardından kullanılması imkânsız dev tesisler
bıraktığını öne sürüyorlar.

Uluslararası spor camiasında çok sayıda insan da Olimpiyatların
başlangıçtaki amatör ruhundan uzaklaştığını ve endüstriyel sporun yeni
ürünlerini pazarlamaya çıktığı ve amerikan tarzı bir show business’a dönüştüğü
gerekçesiyle oyunlara uzak duruyorlar.

7 Eylül’de yapılacak seçimler öncesinde rakipleri diğer şehirlerin
kusurlarını ön plana çıkarmaya çalışıyorlar.
2 milyar dolarlık bir bütçe öngörüsüyle aday olan Madrid’in içinde bulunduğu
ekonomik kriz dışında pek bir kusuru bulunmuyor. Madrid’in spor tesislerinin
hazır oluşu ve İspanyolların spora düşkünlüğü bu kusurun göz ardı edilmesini
sağlayabilir.
Ekonomik açıdan en güçlü durumdaki Tokyo’nun sunduğu bütçe 5 milyar dolar,
yani Türkiye’nin dörtte biri kadar.  Tokyo’nun en büyük handikapı Fukuşima santralinde meydana gelen nükleer felaket sonrası
süren sızıntının hala kontrol altına alınamayışı. Felaketle ilgili yöneticilerin
halka yanlış bilgiler vermeye devam etmesi  Japonların olumsuz puanı olarak gösteriliyor.

İstanbul bu yarışa en dezavantajlı aday olarak giriyor. Özel bir kanunla
toplanan vergilerle müsrif bir tanıtım kampanyası sürdüren Türkiye Milli
Olimpiyat komitesi öncelikle ülke çapında futbol ve güreş dışındaki sporlara
ilgisizliği gizlemeye çalışıyor. Son zamanlarda ayyuka çıkan şike ve doping
olayları yüzünde illi komitenin işi hayli zor. Ama milli komitenin başka
zorluklar konusunda da çalışma yapması gerekiyor. Başta ulaşım olmak üzere
birçok yapısal sorunu aşmak isteyen İstanbul’un sunduğu 20 milyar dolarlık
yatırım bütçesinin bir spor organizasyonundan çok bir imar hamlesini
çağrıştırması çok sayıda uluslararası gözlemcini dikkatinden kaçmadı. Suriye ve
Irak’ta sürüp giden şiddet olayları ve savaş tehdidi İstanbul’un şansını
azaltıyor. Bunların üzerine Gezi olayları sırasında göstericilere uygulanan
polis şiddeti de İstanbul içinde verilecek olumsuz puanlara gerekçe
oluşturacak.

Finalden önceki son düzlükte aday şehirler üzerine çekişmeli bir kumar
sürüyor. Huffington Post’a bir demeç veren ünlü Hamburg Üniversitesi
profesörlerinden spor ekonomisti Wolfgang Maening aday kentler arasında
Madrid’in şansını yüksek görüyor. 1984’te bir sporcu olarak katıldığı
oyunlardan beri Olimpiyatları yakından izleyen Maening çok sayıda delege ve
spor insanıyla konuştuğunu ve ibrenin Madrid’i gösterdiğini söylüyor.

Kişisel tercihinin İstanbul’dan yana olduğunu belirten Maening gezi
protestolarının Türkiye’nin bütün inandırıcılığını ortadan kaldırdığını
söylüyor.

Mahmut Boynudelik
Mahmut Boynudelik
1957 doğumlu ve YG ekibinin şimdilik yaşça en tecrübelisi, kimsenin bilmediği bağzı eski kelimeleri kullanır. 6 Ağustos 2012’de kırk yılın başında Yeşil Gazete için yazdığı köşe yazısı vasıtasıyla Noam Chomsky, James Hansen ve Bill Mc Kibben ile köşe komşusu olması nedeniyle yerli yersiz övünür. Aslen Yeşil Gazete esenler muhabiridir; yani estikçe yazar. Bazen okur yazar, bazen yazar okumaz, bazen okumadan yazar, bazen okur yazmaz, bazen ne yazar, ne okur. Okumadığı ve yazmadığı zamanlarda Kazdağları ve İstanbul arasında tembellik hakkı aktivistliği yapar. Ha, bir de YG dış köşe ve yorum editörüdür, yorum yazıları göndermeyi düşünüyorsanız iyi geçinmenizde fayda var. Rumuzu: MB

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR