Avrupa’dan ablam gelmiş

2 gündür İstanbul kongre merkezinde Avrupa Parlamentosu Yeşiller grubu üyeleriyle toplantıdayız. Açık yüreklilikle söyleyebilirim ki Yeşiller ile ilgili olarak şimdiye kadar katıldığım en sıkıcı toplantılardan biri bu.

2 gündür İstanbul kongre merkezinde Avrupa Parlamentosu Yeşiller grubu üyeleriyle toplantıdayız. Açık yüreklilikle söyleyebilirim ki Yeşiller ile ilgili olarak şimdiye kadar katıldığım en sıkıcı toplantılardan biri bu.

Toplantı formatı sıkıcı: oturumların %90’ı süresince konuşmacılar tek yönlü olarak konuşuyor, geri kalan üç-beş dakika ise dinleyicilerin sorularına ayrılıyor. Pek çok konuşmacı ya konuşmalarını kağıttan okuyor ya da adı sunum olan ancak aslında projektörde görünen yazıları okumaktan ibaret olan bir performans sergiliyorlar.

Pazartesi gününden bir kaç not aktaracak olursam:

Bir gün boyunca söz alan ve tahminen 5 saat kadar konuşma yapan AP Yeşiller grubu üyelerinin ağzından bir kez bile “Türkiye Yeşilleri” tamlaması çıkmadı. Bir kez “Türkiye’deki partnerlerimiz” dendi ancak bizden bahsedilip bahsedilmediğini anlayamadım.

Dün bir konuşma yapan Egemen Bağış’ın AB müzakerelerinde çevre başlığı açıldığından beri “Türkiye’nin daha yeşil, İstanbul’un daha temiz” olduğunu söylemesi gülüşmelere neden oldu. Konuşmasını bitirince soru bile almaya tenezzül etmeden dönüp gitmesi tam da kendisine yakışır bir hareketti.

Enerji Güvenliği oturumu yeşil bir perskektiften çok uzaktı. Neredeyse tamamen AB’nin “ya Rusya bu kış gazımızı keserse?” endişesi üzerine kurulmuş bir oturumdu ve tüm konuşmacıların enerjisi düşüktü. Bu iç bayıcı oturumun zamanında tamamlanmaması yüzünden Nükleer enerji ile ilgili olan ve asıl ilgi çekici olabilecek bir oturumda soru-cevap kısmına zaman kalmadı.

Oysa ki Nükleer enerji ile ilgili oturumda Hacettepe üniversitesinden Nükleer enerji mühendisi Yrd. Doç. Dr. Şule Ergün’ün nükleer Türkiye’de Nükleer enerji kullanılma senaryoları üzerine olan sunumu ilgi çekiciydi. Nükleer karşıtlığının bir sabit sayıldığı Yeşil hareketin toplantılarına hoş bir katkıydı, ama geçti gitti.

Şu anda “Yeni Anayasa ışığında Türkiye’nin demokratikleşme süreci” isimli oturum sürüyor. Son iki konuşmacı sırayla Süheyl Batum ve Bekir Bozdağ. Sonunda biraz hareket göreceğiz gibi…

Efe Göktoğan
Efe Göktoğanhttp://www.goktogan.com

Yeşil Gazete’nin kurucusudur. Makine mühendisi. İzmir’de yaşıyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Otoban

Otoban yapılmaya başlanmasıyla birlikte şehrin küçük nüfusunu oluşturan otomobil sahipleri yayalara değil, yayalar onlara tabi kılınmaya başlandı.

Kazdağlarını savunmak ve kurumların sessizliği: Yeni toplumsallık

'Üzerinde düşünülmesi gereken, neoliberal pratiklerle frenlenmiş toplumsal dinamik ve mekanizmaların baskı ve zor araçlarıyla kuşatıldığı şartlarda nasıl bir direnişin örülebileceğidir.'

Tanrı ve şiddet

İlahi şiddetin amacı hukuksal bir yaptırım ya da düzen değil, aksine kurbandır.

Açık Radyo’dan mesaj var: Buradayız, hazırız, neşemiz daim!

'Kainatın tüm seslerine açık' Açık Radyo,, sesini kesmek isteyenlerine inat cıvıl cıvıl, hareketli, ziyaretçi akınından başını kaldıramadan 30. yaş gününe ve dinleyicisiyle buluşmaya hazırlanıyor.

Kazdağları, yeniçeriler, madenler: Enter! – Gizem Kastamonulu

Cengiz Holding, hukuku da yanına alarak bakır madeni için Kazdağları'nda ağaç kıyımına başladı. Bu talanı durdurmak için Kirazlı'daki sesi yeniden yükseltmekten başka çaremiz yok.

EN ÇOK OKUNANLAR