Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), 60. kuruluş yıldönümünde dünyanın dört bir yanından aralarında Milliyet gazetesi muhabiri Nedim Şener’in de olduğu 60 „Basın Kahramanı”nı Viyana’da yapılan törende ödüllendirdi.
IPI, 50. kuruluş yıldönümü olan 2000’de, aralarında Abdi İpekçi’nin de bulunduğu 50 gazeteciyi Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı seçmişti. Ardından listeye 2006’da Rus gazeteci Anna Politkovskaya ve 2007’de de Hrant Dink eklenmişti.
Dün (14 Eylül) örgüt merkezinin bulunduğu Viyana’dan yapılan açıklamada, sekiz gazetecinin daha Dünya Basın Özgürlüğü Kahramanı seçildiği belirtildi. Bu gazeteciler, Sri Lanka gazetesi Sunday Leader’ın editörü Lasantha Wickremantunge, Lübnanlı televizyoncu May Chidiac, Meksikalı araştırmacı gazeteci Lydia Cacho, Gambia gazetesi The Point’in editörü Pap Saine, İranlı muhalif gazeteci Ekber Genci, Kübalı blogcu Yoani Sanchez, Güney Afrika gazetesi Rand Daily Mail’in editörü Laurence Gandar ve Nedim Şener.
Şener, Türkiye’den bu ödüle layık görülen üçüncü gazeteci oldu. Dink cinayetiyle ilgili olarak yazdığı kitaptan halen yargılanan Şener, “düşünce ve ifade özgürlüğüne bağlılığı, kararlılığı ve cesareti nedeniyle” ödülllendirildi.
Şener, Viyana Belediye Meclisi’nin tarihi binasında dün düzenlenen ödül töreninde, “Hrant Dink Türkiye’nin eşit bir vatandaşı olmak için hayatı boyunca mücadele verdi. Devlet onu bir hedef haline getirdi; can güvenliğini korumak için önlem almadı. Sonuçta öldürüldü” dedi.
Konuşmasında Dink’in hayatını kurtaramayan hükümetin, suç işleyenlerin hepsinin makamını da koruduğunu savunarak şöyle konuştu:
“Hakları sadece yaşama hakkı elinden alındığında değil, suikast sonrasında bile çiğnendi. Jandarma, polis ve istihbarat görevlileri delilleri kararttı. Mahkemelere yanlış bilgi verdiler. Cinayet tüm faili meçhul cinayetlerin anahtarıdır. Bu dava aydınlatılmadan, Türkiye’de ne adalet mümkündür, ne de demokrasi.Ben her zaman, bir kahraman değil, bir basın özgürlüğü savaşçısı olacağım.”
Bir beraat, iki davası sürüyor
“Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları” adlı kitap nedeniyle hakkında üç dava açılan Şener, birinde beraat ederken ikisinden halen yargılanıyor. Şikayetçi polisler, aynı zamanda Başbakanlık Teftiş Kurulu raporuyla da cinayette görevini ihmal ettiği belirlenen kişilerdi.
“Gizli belge temin etme”, “gizli belge yayınlama” ve cinayette sorumluluğu ortaya çıkan polisleri “terör örgütlerine hedef gösterme” iddiasıyla 20 yıl hapsinin istendiği davadan beraat eden Şener, halen iki davada 12.5 yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
IPI Genel Kurulu’ndan uyarı
IPI’ın 12 Eylül’deki 59. Genel Kurulu’nda oybirliğiyle Türkiye’nin de aralarında olduğu bazı ülkeler kınandı. Karar metninde, Türkiye’de onlarca gazetecinin yaptıkları meslek dolayısıyla hapiste tutulduğu veya yargılandığı belirtilerek, “Türk hükümetinin, referandumla gerçekleşen son anayasa değişikliklerinin reform sürecini hızlandıracağı yönündeki sözünü tutacağını umuyoruz” denildi. (bia)
