Fukuşima Daiichi Nükleer Santrali’nde yüksek radyoaktivite içeren yeni bir sızıntı!

Tokyo Elektrik Şirketi (TEPCO), 19 Şubat Perşembe günü Fukuşima Daiichi Nükleer Santralinde radyoaktif atık suyun biriktirildiği tanklardan birinden 100 metreküp(ton)  sızıntı olduğunu açıkladı.

Uluslararası Atom Enerjisi Ajansından bir gözlemci Fukuşima'daki nükleer santrale bakarken   Foto:News republic .  Tarih:17 Şubat 2015
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansından bir gözlemci Fukuşima’daki nükleer santrale bakıyor.  Foto: News republic . Tarih:17 Şubat 2015

 

Bu açıklamaya göre kontamine su , su tankından herhangi bir sızıntı olmasını önlemek için konmuş olan bariyeri aştı. TEPCO bu sızıntının denize ulaşmadığına inanıyor çünkü sızıntının olduğu yerden denize doğru bir su gideri (drenaj) yok. Öte yandan radyoaktif suyun yeraltı suyuna karışmayacağına dair garanti de yok.

Radyoaktif suyun sızmasını önlemek için TEPCO bir çalışma yapıyor. Sızdığı düşünülen suyun 1 litresinde 230 milyon bekerel stronsiyum ve diğer beta ışını içeren radyoaktif maddeler bulunduğu belirtildi. Kısacası kazadan itibaren  her gün denize akıtılan 300 metreküp (ton) radyoaktif su problemine çok yüksek oranda radyoaktivite içeren yeni bir sızıntı  daha eklendi.

18 Şubat Çarşamba gecesi 11:25 civarında santral devriye görevlileri tarafından tespit edilen sızıntı TEPCO’nun felaketin yaşandığı nükleer santral sahasında mücadele ettiği sızıntılardan şimdilik sonuncusu. Ancak uzmanların açıklamalarına göre bu son sızıntı ile  en yüksek tehlike seviyesinin 7 olarak belirtildiği nükleer facia değerlendirme skalasında  Fukuşima’daki radyoaktivite  seviyesi 3’e çıkmış oldu.

TEPCO’nun önceki açıklamalarına göre 20 trilyon bekerel sezyum 137, 10 trilyon bekerel stronsiyum 90 ve 40 trilyon bekerel trityum içeren su Mayıs 2011’den Ağustos 2013’e kadar olan zaman diliminde yeraltı suyuna karışarak denize aktı. TEPCO 2011’de Fukuşima’da yaşanan deprem ve tsunaminin tetiklemesiyle faciaya yol açan nükleer santraldeki krizi yönetme şekliyle uzun süredir eleştirilerin hedefinde bulunuyor. Daha fazla eleştirilmemek için Eylül ayından beri santralde ortaya çıkan yüksek radyasyon seviye tespitlerine dair raporları gizlediği de anlaşıldı. Zira TEPCO, eylül ayında okyanus seviyesinin 25 metre altında yeraltısuyundan aldıkları bir numunede litresinde    5 milyon bekerellik stronsiyum 90 bulunduğunu da 19 Şubat Perşembe günü açıkladı. Oysa stronsiyum 90 için denize gönderilebileceği belirlenen radyoaktif suyun yasal sınır miktarı litre başına sadece 30 bekerel olarak tayin edilmişti. TEPCO, bir süredir Nükleer Düzenleme Kurumu(NRA) tarafından talep edilen sızıntı raporlarını sunmaktan kaçınıyordu. TEPCO’ nun sözcüsü ise sızıntıya dair bir veri paylaşımında niçin bulunmadıklarını “sızıntı içerisindeki stronsiyum miktarının doğruluğundan emin olmadıkları” şeklinde gerekçelendirdi.

(RT, Yeşil Gazete)

 

 

 

Pınar Demircan
Pınar Demircan
Lisansını iktisat ,yüksek lisansını ingilizce işletme, doktorasını sosyoloji alanında tamamlamış olan Bağımsız Araştırmacı Pınar Demircan iş yaşamına Japonca bilmesi vesilesiyle Japon şirketlerinin insan kaynakları ve kalite yönetimi alanında çalışarak başladı. Profesyonel iş yaşamı devam ederken Türkiye'de bir nükleer santral kurulmasının yeniden gündeme gelmesinin ardından Fukuşima Nükleer Felaketi üzerinden nükleer santrallerin gerçeklerinin öğrenilmesi için Japonya'daki sivil toplum örgütleri ve ağlarıyla bağlantıya geçti. 2014 yılında Yeşil Gazete yazarları arasına katılarak nükleer santraller ve enerji konusuna yazılarıyla katkı yapan Demircan nukleersiz. org koordinatörlüğünü de bu tarihten itibaren yürütüyor. Çok sayıda sivil toplum örgütüyle çalışmalar yürüten Demircan'ın yurt içi ve dışında katıldığı konferans, etkinlik ve atölyelerde iklim, enerji, çevre ve ekoloji konularında özellikle nükleer bağlamında paylaşımları bulunuyor. Çalışmalarını akademik alanda da sürdürmek için başladığı sosyoloji alanındaki doktorasını 2023 yılında tamamlayan Demircan'ın disiplinlerarası alanda çeşitli çeviri ve makaleleri bulunuyor. İletişim: [email protected]

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR