3. Köprü inşaatı sırasında meydana gelen çökme nedeniyle hayatını kaybeden üç işçinin ardından İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi bir açıklama yayınladı. Meclis, ‘işçilerin hayatı hiçbir ekonomi politikadan önce gelemez’ dedi.
İnşaatı devam eden 3. Köprü’nün Reşadiye-Çamlık bağlantı yolu üzerindeki 35 No’lu viyadüğünün başlık kirişinin beton dökümü esnasında kalıbı açılmış, meydana gelen göçükte elli metreden toprak zemine düşen 3 işçi hayatını kaybetmişti. Hayatını kaybeden işçilerin kimliği açıklandı: 48 yaşındaki Lütfi Bulut, 50 yaşındaki Yaşar Bulut ile iki gün önce işe başlayan Kahraman Baltaoğlu.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği, 2014’ün ilk üç ayında gerçekleşen 276 iş cinayetini hatırlattı: ‘bu cinayetlerde en az 80 inşaat işçisi can vermişti. Nisan ayında ilk beş gününde de 3. Köprü işçileriyle beraber 7 inşaat işçisi daha can verdi.’
‘Başbakan, Bakan, Belediye Başkanı istifa!’
İşçilerin hayatını kaybettiği çökmeden önce inşaat alanının bizzat Başbakan Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ve Kadir Topbaş tarafından denetlendiğini vurgulayan Meclis , bu üç yetkiliye istifa etmesi çağrısında bulundu.
‘Parıltılı binalar arkasında binlerce ölü işçi’
“Yeni Türkiye”nin büyüyen ekonomisinin lokomotif sektörü inşaattı. Büyüme ki, doğaya, tarihe ve insana yer olmayan bir büyüme. Ve bu büyüme onlarca inşaat işçisinin canı ve acısı üzerinden yükseliyor. İstanbul’un 3.Köprü’sü, parıltılı binaları ve AVM’lerinin arkasında binlerce ölü işçi olan bir büyüme.’
İşçi sağlığı ve güvenliği dışında Kuzey Ormanları’nı korumak açısından da 3. Köprü inşaatına karşı çıktıklarını hatırlatan İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi açıklamayı şöyle sonlandırdı:
Uzun zamandır iş kazalarının önlenebileceğini, önlenebileceği halde yaşandığı için işçi ölümlerine iş cinayeti dediğimizi haykırıyoruz. Televizyonlarda inşaat şirketlerinin ışıldayan binalarının pazarlandığı, iktidarın kentsel dönüşüm süreciyle büyük rant kapıları açarken paralelinde iş cinayetlerini artıracağı bir dönemden geçiyoruz, yaşıyoruz. İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmalıdır. İşçilerin hayatı hiçbir ekonomi politikadan önce gelemez.
(Yeşil Gazete)