Rusya’da Navalni’ye destek protestoları: Binden fazla kişi gözaltına alındı

Açlık grevinde olan muhalif liderin uygun tıbbi bakımı alabilmesi için, ülkenin birçok şehrinde binlerce kişi sokaklara döküldü.

Tutuklu bulunan Rusya’nın muhalif lideri Alexei Navalni‘nin serbest bırakılması ve haftalardır açlık grevinde olan siyasetçinin uygun tıbbi bakımı alması için başlayan protestolarda bin 700’den fazla kişinin gözaltına alındığı açıklandı.

Navalni, geçtiğimiz günlerde sağlık durumunun kötüleşmesi üzerine hastaneye kaldırılmıştı.

Onbinlerce kişi protestolara katıldı

Navalni destekçileri, dün Rusya’nın birçok şehrinde gösteriler düzenledi. Rusya İçişleri Bakanlığı, gösterilerin yasal olmadığına dair uyarılarda bulundu.

Polis tarafından verilen bilgilere göre, sadece başkent Moskova‘da gösterilere 6 bin kişi katıldı. Navalni’nin YouTube kanalında göstericilerinin sayısının açıklanan rakamdan 10 kat fazla olduğu söylendi.

Polis tarafından paylaşılan bir diğer bilgiye göre, St. Petersburg‘daki gösteriye en az 4 bin 500 kişi katıldı. Ülkenin doğusundaki Ural bölgesi ve Sibirya‘daki toplam 29 kentte yaklaşık 14 bin kişinin gösterilere katıldığı belirtildi.

Protesto gösterileri gerçekleştiği sırada ulusa sesleniş konuşması yapan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Navalni’yle ilgili hiçbir açıklamada bulunmadı.

Binden fazla gözaltı

Siyasi gözaltı ve tutuklamaları takip eden OVD-Bilgi izleme grubu, polisin perşembe sabahı 97 şehirde bin 783’ten fazla kişiyi gözaltına alındığını duyurdu.

Navalni’nin basın sekreteri Kira Yarmysh gözaltına alınan isimler arasında yer alırken; insanları izinsiz mitinglere katılmaya çağırdığı iddiasıyla da 10 günlük hapis cezasına çarptırıldı.

Navalni’nin yardımcısı Lyubov Sobol’un da Moskova’daki miting öncesinde gözaltına alındığı açıklandı.

Sağlık durumu kötü

Navalni, tıbbi hizmetlerden yararlanma talebiyle 31 Mart’ta cezaevinde açlık grevine başladığını açıklamıştı. Durumu kötüleşen Navalni, pazartesi günü cezaevinin hastanesine nakledildi.

İnsan hakları görevlisi Tatyana Moskalkova, Navalni’nin cezaevi hastanesi mensubu olmayan hekimler tarafından muayene edildiğini açıklamıştı. Navalni’yi muayene eden doktorlar da siyasetçinin sağlık durumunun kötüleştiğini ifade etmiş, kalbinin durabileceği uyarısında bulunmuştu.

Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları da muhalif siyasetçinin hayatından endişe edildiğini belirtmiş, hayatının ciddi tehlikede olduğu kaydedilmişti.

Ne olmuştu?

Muhalif politikacı, geçtiğimiz yaz Sibirya’da bulunduğu sırada Sovyetler Birliği döneminde üretilen Noviçok grubundan bir madde ile zehirlenmiş ve ardından Almanya’ya götürülerek tedavi edilmişti. Yaklaşık beş aylık tedaviden sonra ülkesine dönen Navalni, daha önce hakkında verilen şartlı tahliye kararını ihlal ettiği gerekçesiyle Moskova’da havaalanında gözaltına alınmış, aynı gerekçeyle 3,5 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Karaburun’da depolamalı güneş enerji santraline tepki: Zeytin ve naranciye ağaçlarımız tehdit altında

Karaburun, Küçükbahçe'de yapılması planlanan depolamalı güneş enerji santrali projesinin 3 Eylül'de yapılacak halkın katılımı toplantısı öncesinde, bölge sakinleri değerli habitatlarını, meralarını, zeytin ve narenciye ağaçlarını göstererek projeyi istemediklerini söyledi.

‘Avrupa’da sıcaklık kaynaklı ölümler 70 yıl içinde üç katına çıkabilir’

Yeni bir araştırmaya göre, küresel sıcaklık artışı 3 derece ile sınırlandırılsa dahi önlemler alınmazsa yüzyıl sonuna kadar 55 bin ek can kaybı meydana gelebilir. Güney Avrupa en büyük risk altında.

Geri dönüşümün davranışsal ekonomisi-2

Türkiye’nin atık yönetim karnesi ciddi anlamda endişe verici. Henüz kendi atıklarımızla ne yapacağımızı yönetemiyorken, Avrupa’nın atıklarının yarısının ülkemize gönderilmesi bu endişeyi daha da derinleştiriyor.

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR