KadınManşet

Pınar Gültekin’in katili kendini ‘askerliğimi Hakkari’de yaptım’ diye savunmuş

0
Görsel: Mezopotamya Ajansı

Pınar Gültekin’i katleden ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ‘haksız tahrik’ indirimi ile 23 yıla indirilen Cemal Metin Avcı‘nın, mahkemede bir verdiği ifadede kendini “Hakkari Aktütün Karakolu‘nda yaptığı askerlikle” savunduğu ortaya çıktı.

Yeni Yaşam gazetesinden Hicran Ürün“ün ulaştığı belgeye göre sanık, mahkemede cinayeti, “Ben askerliğimi Hakkari’de yaptım. O büyük Aktütün baskını olduğu zaman oradaydım. Çok çatışmaya da şahit oldum. Hatta beş tane ölü, üç tane şehit, iki tane terörist cesedi… Onları dağdan indirttiler. Askerden gelince de altı  ay psikoloğa gittim…” şeklinde gerekçelendirdi.

3 Ekim 2008’de PKK’nın saldırısına uğrayan Aktütün Karakolu olarak bilinen 13’üncü Jandarma Sınır Bölük Komutanlığı’nda 15 asker ölmüş, 20 asker yaralanmıştı.

Hicran Ürün’ün “Pınar Gültekin davası ve Aktütün baskını” başlıklı yazısında dava ile ilgili pek de gündeme gelmeyen, konuşulmayan bir ‘ayrıntı’ daha var” diyerek şunları yazdı:

“Avcı, mahkemede meşhur Aktütün baskınından söz ediyor. Edindiğimiz bilgilere göre, duruşmada mahkeme ile Avcı arasında dikkat çekici diyaloglar geçiyor:

Mahkeme, Avcı’ya niçin panik atak tedavisi gördüğünü soruyor. Bunun üzerine Avcı şu cevabı veriyor: ‘Askerden -ben askerliğimi Hakkari Çukurca’da yaptım- orada 2008 yılında yaptım, hatta Aktütün baskını, o büyük Aktütün baskını olduğu zaman oradaydım. Çok çatışmaya da şahit oldum. Hatta beş tane ölü, üç tane şehit, iki tane terörist cesedi… Onları dağdan indirttiler. Askerden gelince de 6 ay psikoloğa gittim…”

Burada davayı değerlendirirken öncelikle Türkiye’de yargının eril saiklerle hareket ettiği kadar ‘vatan- bayrak’ güzellemelerine de ne kadar itibar ettiğinin altını çizmek gerekiyor.

Fail Avcı da birçok fail erkek gibi bunun bilincinde olarak mahkemenin sorduğu soruyu fırsat biliyor ve duruşmanın seyrini değiştiriyor. Pınar bir Kürt kadın, fail de ‘teröre karşı’ savaşmış bir asker olunca mahkemenin ‘haksız tahrik’ indirimine önemli bir gerekçe daha eklenmiş oluyor.

Kadın cinayetleri ile ilgili davalarda ‘vatan millet’ güzellemesi yapmak veya üniformalı olmak en az ‘tahrik’ savunması yapmak veya ‘kravatlı’ olmak kadar yaygın bir indirim gerekçesi olarak kullanılıyor.

Çünkü tahrik indirimlerinin veya cezasızlık politikalarının en fazla üniformalılara uygulandığını en çok yankı uyandıran örneğinden, İpek Er’e tecavüz ederek intihara sürükleyen Musa Orhan’dan biliyoruz.”

More in Kadın

You may also like

Comments

Comments are closed.