Ana Sayfa Blog Sayfa 2598

Prodigy grubunun solisti Keith Flint evinde ölü bulundu

Prodigy grubuna dansçı olarak katılan, ancak daha sonra grubun solisti olan, 49 yaşındaki Keith Flint bu sabah İngiltere’deki evinde ölü bulundu. Grubun kurucusu Liam Howlett, Flint’in intihar ettiğini açıkladı.

Dunmow, Essex’de yaşayan şarkıcının cansız bedeninin ambulans ve polise yapılan ihbarların ardından bulunduğu belirtildi.

Essex polis departmanı sözcüsü yaptığı açıklamada, “Sabah saat 8.10 gibi North End Brook Hill’deki bir kişinin sağlık durumundan şüphelenildiğiyle ilgili telefonlar aldık” dedi.

Grubun kurucusu Liam Howlett, Instagram hesabından yaptığı açıklama Flint’in intihar ettiğini belirtti ve “Haber doğru. Bunu söylediğime inanamıyorum ama kardeşimiz Keith canına kıydı. Şoktayım, kızgınım, kafam karışık ve kalbim kırık” paylaşımını yaptı. 

Gruba dansçı olarak katılan Flint, 1996 yılında ‘Fire Starter’ adlı şarkının vokalistliğini yaptı ve çok beğeni topladı. Bunun üzerine The Prodigy’nin sıradaki teklisi olan Breathe’in geri vokalliğini yaptı. Gelen beğeniler üzerine, ‘Serial Thrilla’ ve ‘Fuel My Fire’ teklilerinde de vokalistlik yaptı ve bu tekliler bir albümde toplandı. Albüm o kadar beğenildi ki gelmiş geçmiş en iyi dans müziği albümü olma yolunda hızla ilerledi. Bu gelişmeler Flint’i bir medya odağı haline getirdi.

HDP’den ‘ülkede yeriniz yok’ diyen Erdoğan’a yanıt

HDP eşbaşkanları Temelli ve Buldan, mitinglerinde Cumhur İttifakı’na sert sözlerle yüklendi.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, seçim çalışmaları kapsamında Şırnak’ın Uludere ilçesinde yaptığı konuşmada, “Bu ülkenin vatandaşlarını bu ülkeden kovmaya hakkınız da haddiniz de yok” dedi. Iğdır’da konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise “AKP kaybedeceğini anladı panik yapıyor” ifadelerini kullandı.

Uludere’de partililere seslenen Buldan partilerinin dışında kimsenin adaletten, hukuktan, demokrasiden yana söyleyecek sözü bulunmadığını belirterek, “Ülkeyi yönetenler, bu ülkede adalet bırakmadılar. Adaleti ve hukuku ayaklar altına aldılar. Seçim meydanlarında söyleyecek tek sözleri yok. HDP’yi dillerine dolamışlar, varsa yoksa HDP. Tayyip Bey her gün seçim çalışması yaparken bir tek HDP’den bahsediyor. Bu ülkenin vatandaşlarını bu ülkeden kovmaya hakkınız da haddiniz de yok” dedi. HDP’nin diğer Kürt partileriyle seçim ittifakı yaptığını anlatan Buldan, “Diyarbakır’da Kürt partileri ile bir seçim ittifakı gerçekleştirdik. Bu ittifak sadece bu seçimle sınırlı kalmayacak; ölene kadar, mezara kadar bu ittifak devam edecek. Uludere halkının da bu mücadeleyi birlikte yürütmesi önemlidir. O kayyımları 31 Mart’ta buradan Ankara’ya göndereceğiz” diye konuştu.

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde düzenlenen mitingte konuştu. AKP’nin ülkeyi yoksullaştırdığını söyleyen Temelli, “Her yerde adaletsizlik, her yerde kriz var. Ekonomide kriz var. Ekonomideki bu krizin müssebbibi bu iktidardır. Özellikle tarım politikaları nedeniyle bugün Iğdır ve Kars yoksuldur. Bugün Hakkari yoksuldur, yoksul kalmıştır. 17 yıldır büyüyoruz diye diye Türkiye’yi yoksullaştırdılar. İşsizlik girdabına sıkışıp kaldık. Bakın tarıma dair ne varsa yok ettiler, hayvancılığı yok ettiler. Ne zaman sesinizi yükseltseniz terörist oluyorsunuz. Bunlara göre herkes terörist! Biz ekmeğimizi, aşımızı ve işimizi istiyoruz. Bunu da mutlaka alacağız. AKP kaybedeceğini anladı panik yapıyor” dedi.


Greta “İklim İçin Okul Grevi” ilke ve tavsiyelerini listeledi

24. Birleşmiş Milletler İklim Konferansı’nda yaptığı konuşma ile gündeme gelen ve o tarihten sonra İklim Değişikliği’ni durdurmak isteyen milyonların sesi olan Greta Thunberg Avrupa’yı saran İklim İçin Okul Grevleri ile ilgili bir liste yayınladı.

İşte Greta Thunberg’in Facebook sayfasından yayınladığı İklim İçin Okul Grevleri ilkeler ve tavsiyeler listesi:
* Şiddet yok
* Tahribat yok
* Yerlere çöp atmak yok
* (Şahsi) çıkar yok
* Nefret yok
* Karbon ayak izini en aza indir
* Her zaman bilime atıfta bulun.

Taleplerimiz:

– Paris Anlaşmasını ve IPCC raporunu takip edin.
– 1,5 derecenin altında kalın.
– Paris Anlaşması’nda açıkça belirtilen hakkaniyet ve iklim adaletine odaklanın.
Çünkü hiçbir manifesto bundan daha radikal olamaz.
Bilimin arkasında birleşin!

[Haber-Yorum] İstanbul’da “aslan hapishanesi” açıldı

Türkiye’nin ilk aslan hapishanesi, “AslanPark” adıyla İstanbul Tuzla Viaport Marina’da açıldı. Kendisini yeni nesil hayvanat bahçesi olarak tanımlayan tesis, aslan, kaplan, puma ve leoparların da yer aldığı kedigiller ailesinden 30’a yakın büyük kedi ve 3 adet yavruya ev sahipliği yapıyor.

Hiç doğal ortam görmemiş canlılar

Canlıların doğal yaşamlarından değil, 4 nesildir yaşamlarını sürdürdükleri merkezlerden geldiklerini belirten Aslanpark Sorumlusu Aslan Aydın, “Tüm canlılarımız en hassas şekilde, doğal ortamlarına yakın alanlarda yaşamlarını sürdürmek için getirildi. Her biri uluslararası hayvan taşıma kurallarına uygun olarak tesisimizdeki yerlerini aldı” diye konuştu.

“Burada hayalleri gerçekleştiriyoruz”

AslanPark’ta kafes yerine cam kullandığına vurgu yapan Aslan Aydın, ziyaretçilerin hayvanlarla arasında sadece 3 cm’lik bir mesafe olduğuna dikkat çekti:

“3 tane bebeğimiz var. İki tanesi yavru aslan bir tanesi ise dünyada sadece 20 adet bulunan Çilek Kaplan’ı yavrusu. Yavrularımız henüz yırtıcı olduklarının farkında değiller. Ziyaretçilerimiz genelde yavrularımız için geliyor. Burada onları sevebiliyorlar, dokunabiliyorlar. Biz burada hayalleri gerçekleştiriyoruz. Birçok insanın, birçok çocuğun hayalidir yavrulara dokunabilmek. Ayrıca diğer canlılarımızla da aranızda sadece 3 cm var. Şeffaf cam sayesinde hareketlerini, oyunlarını izleyebiliyorsunuz.”

Sevgiyi tutsak aslan mı öğretecek?

En sevdiğim atasözü sap ile samani karıştırmak. Henüz ülkemizde insanlara dev akvaryumları, yunus parklarını anlatamamışken bir de şimdi aslan parkları geldi kalbimizin tam ortasına oturdu. Siz camın arkasındaki tutsak yavru aslandan ne medet umuyorsunuz? Sizin sevmeyi öğretemediğiniz çocuğunuza şimdi bir daha hiç toprağa basamayacak olan zavallı tutsak aslan mı öğretecek? 

Sevmeyi beceremeyen insanlarız… Kalbi yerinde çocuklar yetiştirmek için lütfen çocuklarınızı tutsak hayvanlara götürmeyin. Eğlence dünyasının kölesi olan bu zavallı aslanların ait olduğu yere, doğaya dönmesi dileği ile…

Tolga Öztorun / Yeşil Gazete Hayvan Hakları Editörü

ABD destekli muhalefet lideri Juan Guaido tutuklanma riskine rağmen Venezuela’ya dönüyor

Venezuela’da kendini geçici devlet başkanı ilan eden muhalefet lideri ve Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido tutuklanma riskine rağmen bugün ülkesine döneceğini duyurdu.

Destekçilerinden sokaklara çıkarak geniş çaplı gösteriler düzenlemesini isteyen Guaido, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Yarın görüşürüz” ifadesini kullandı.

Guaido, ABD’nin Kolombiya’ya gönderdiği insani yardım malzemelerinin Venezuela’ya sokulması girişiminden bir gün önce ülkesinden ayrılarak Latin Amerika ülkelerine ziyaretler gerçekleştirmişti.

Muhalif lider, Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun görevden alınması için kampanya yürütüyor.

Nicolas Maduro’nun meşruiyetini kabul etmeyen ABD başta olmak üzere birçok Batılı ve Latin Amerika ülkesinden destek alan Guaido, ülkeye girişte tutuklanması ihtimaline ilişkin de, “Hükümetin beni rehin almaya kalkışması yapacağı en son hatalardan biri olur.” diye konuştu.

Eşi Fabiana Rosales ile birlikte arkasına Venezuela bayrağı alarak canlı yayında konuşan Juan Guaido, nerede olduğuna dair bilgi vermezken ülkesine nasıl dönmeyi planladığını da açıklamadı.

Uzmanlar, Guaido’nun ülkeye dönerek siyasi rakibiyle olan mücadeleyi hızlandıracağını ve kendisini destekleyen ülkelerin Nicolas Maduro hükümetine tecrit adımlarını arttırması için çalışacağını belirtiyor.

Guaido’nun gözaltına alınması durumunun muhaliflerin Maduro hükümetinin siyasi rakiplerini nasıl bastırdığını göstermesi ve ABD’den daha sert yaptırımlar uygulamasını talep etmesini sağlayabileceği yorumları yapılıyor.

Ancak aynı zamanda Juan Guaido’nun gözaltına alınmasının yıllar sonra ortaya çıkan ve muhalefeti tek çatı altında toplamayı başaran liderin sonunu getirme riskinin bulunduğu da belirtiliyor.

Muhalif lider, Twitter hesabından Ekvador’un Salinas kentindeki deniz üssünde yürürken çekilen bir fotoğrafını paylaşarak buradan havalanacağını bildirdi.

Venezuela’daki muhalif eylemciler de sosyal medya üzerinden örgütlenerek başkent Karakas başta olmak üzere pazartesi günü ülke genelinde sokaklara çıkma çağrısı yapıyor.

Karakas’taki gösterilerin Las Mercedes’deki Alfredo Sadel meydanı önünde düzenlenmesi planlanıyor.

Buna karşın hükümet de kendi taraftarlarını pazartesi ve salı günü karnaval sezonunu kutlamak için plajlara ve diğer tatil yerlerine seyahat ederek kutlamaya çağırdı. Fakat ekonomik krizin pençesindeki ülkede, birçok kişi bu imkanlara sahip değil.

ABD’de hortum: 22 kişi hayatını kaybetti

0

ABD’nin Alabama eyaletini vuran bir dizi hortum en az 22 kişinin ölümüne sebep oldu. 

Lee ilçesi Şerifi Jay Jones, hayatını kaybedenler içinde çocuklar da olduğunu ve en az 12 kişinin Opelka kentinin 6 mil dışında öldüğünü belirtti. Felaketten sonra Jones ölü sayısının ilk olarak 14 olduğunu açıkladı ve günün ilerleyen saatlerinde bu sayıyı 22’ye çıkardı. Şerif son yaptığı açıklamada “ölü sayısının daha da artabileceğini” ifade etti.  Jones hortumun gücünü, “biri gökyüzünden yere kılıç sürtüyor gibiydi” diye anlattı.

CNN’de yer alan habere göre Lee ilçesini aynı saat içinde iki hortum vurdu.  ABD Ulusal hava Servisi’ne göre Alabama ve Georgia eyaletinde en az bir düzine hortum meydana geldi.

Hortumdan sonra birçok yaralı da bölgedeki hastanelere sevk edildi. Şerif Jones, pazar günü boyunca arama kurtarma çalışmaları yapıldığını ama güneşin batışıyla birlikte çalışmaların yavaşladığını bildirdi.

Alabama eyalet valisi geçen ay hortum ve fırtınalar sebebiyle ilan edilen “Eyalet çapında olağanüstü hal”i uzatma kararı aldı.

ABD Başkanı Donald Trump, hortumdan sonra bir geçmiş olsun mesajı yayımladı.

Hortum çevredeki ev ve ağaçlara büyük zarar verdi.

(T24)

Avustralya, aile içi şiddetten ceza alanlara vize vermeyecek

Avustralya Federal Göçmen Bakanı David Coleman, aile içi şiddetten mahkum olanların ülkeye alınmayacağını, aynı suçu Avustralya’da işleyen yabancıların ise sınır dışı edileceğini bildirdi.

Herald Sun gazetesine açıklamada bulunan Göçmen Bakanı Coleman, Federal Hükümet’in yürürlüğe koyduğu yeni yasaya göre, herhangi bir ülkede aile içi şiddetten ceza alanlara vize verilmeyeceğini, söz konusu suçtan Avustralya’da mahkum olan yabancıların ise aldığı ceza süresine bakılmaksızın sınır dışı edileceğini kaydetti.

Söz konusu yasanın 28 Şubat 2019 itibarıyla yürürlüğe girdiğini belirten Coleman, “Kadınlara veya çocuklara yönelik şiddet içeren bir suçtan mahkum edilmişseniz, hoşgörüyle karşılanamazsınız.” ifadesini kullandı.

Avustralya’nın kadın ve çocuklara yönelik şiddete tolerans göstermeyeceğini vurgulayan Göçmen Bakanı, “Suç nerede gerçekleşirse gerçekleşsin, mahkumiyet ne kadar olursa olsun, Avustralya’nın aile içi şiddet faillerine karşı toleransı olmayacak.” değerlendirmesinde bulundu.

Önceki yasaya göre karakter testinden geçemeyenlere Avustralya vizesi verilmiyordu. Ayrıca Avustralya’da aile içi şiddetten 12 ay ve daha fazla süreyle ceza alan yabancı uyruklular, mahkumiyetlerini Avustralya’da tamamlamalarının ardından sınır dışı ediliyordu.


Kovboylar TRT ekranlarına geri döndü

0

Geçen ağustos ayında ABD’ye tepkiler üzerine kaldırıldığı açıklanan Western kuşağı TRT 2 ile birlikte geri döndü. Dün Cat Ballou (Kanunsuz Silahşor) isimli film yayınlandı.

ABD’nin Türkiye’ye ambargo uygulama kararı aldığı geçen Ağustos ayında TRT vatandaşın tepki gösterdiği gerekçesiyle yıllardır klasikleşen Pazar sabahı Western filmleri kuşağını yayından kaldırmıştı.

Sozcu.com.tr’nin geçtiğimiz aylarda TRT yetkililerinden aldığı bilgilere göre Western kuşağı yerine ev sineması kuşağı getirilmiş burada ailelere hitap eden filmler yayımlanıyordu.

Şu an 10 Mart Pazar TRT 1’in yayın akışına bakıldığında saat 09:05’te Diriliş Ertuğrul isimli sevilen dizinin olduğu görülüyor.

Western her ne kadar TRT 1’den kaldırılmış olsa da geçen haftalarda uzun bir süre sonra açılan TRT 2 ile geri döndü.

TRT 2’nin resmi twitter hesabından önceki gün yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

Pazar sabahı klasiğimize, öldürülen babasının intikamını almak isteyen bir öğretmen #CatBallou’nun hikayesi ile devam ediyoruz. Saat 09.00’da TRT2


Yıldırım, ‘Adalar 1. Dereceden SİT’tir’ pankartıyla karşılandı

AKP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, Büyükada ziyaretinde “Adalar 1. Dereceden Sittir” pankartıyla karşılandı. Polisler pankarta el koydu.

Yerel seçim çalışmaları kapsamında Büyükada’ya giden AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, seçim kampanyası kapsamındaki vaatleri ve projeleri nedeniyle Adaların betonlaşacağı, ormanları ve sahilleriyle rant talanına açılacağı gerekçesiyle protesto edildi. Yıldırım AKP ilçe binasından konuştuğu sırada Adalar Demokrasi Meclisi tarafından “ADALAR 1. Dereceden SİTTİR” pankartı açıldı.

Evrensel gazetesinin haberine göre, sivil polisler önüne geçtikleri pankarta el koydu.

Doğal, tarihi, kentsel, arkeolojik, kültürel açılardan evrensel değere sahip olan alanlar “1. derece sit alanı” statüsü kazanıyor. Dokuz adadan oluşan İstanbul Prens Adaları da bu statüye sahip. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurullarının statüsünün değiştirilmesi, atanmaların merkezi idareye bağlanması ve özerkliklerin kaldırılması sonucu Adalar’ın bu niteliklerini değiştirici kararlar alınabiliyor.


Katoliklerin çoğu cinsel istismar yüzünden kiliseden ayrılmayı düşünüyor

Katolik Kilisesi’nde yaşanan cinsel istismar vakaları Almanları kiliseden soğuttu. Katoliklerin yüzde 52’si Katolik Kilisesi’nden ayrılmayı düşündüğünü söylüyor.

INS – BILD işbirliği ile yapılan son ankete göre Katoliklerin yüzde 82’si kilisedeki cinsel istismarın uzun dönemde kendilerini olumsuz etkileyeceği görüşünde.

Yüzde 33’lük kesim şu anda kiliseden ayrılmayı düşünüyor, yüzde 22 ise ‘bunu yapmaya kararlı’ olduğunu kaydediyor.

Katoliklerin büyük çoğunluğu cinsel taciz vakalarından sonra Kilise’ye bakışlarının değiştiğini söylüyor.

Ankete bini Katolik olmak üzere toplam 4 bin Alman vatandaşı katıldı.

Kilisenin cinsel istismara yönelik sıfır tolerans sözüne inananların oranı sadece yüzde 19. Yüzde 53 buna inanmadığını söylüyor, yüzde 27 ise kararsız. Bütün katılımcıların ise sadece yüzde 9’u bu söze inanıyor.

Zorunlu bekarlık kaldırılsın

İstismarı teşvik edebilecek faktörler hakkında bekarlık yani rahibin evlilik sözleşmesinin en büyük etkiye sahip olduğu düşünülüyor. Onu kilise otoritesi ve eşcinsellik takip ediyor.

Katılımcıların üçte ikisinden fazlası zorunlu bekarlığın kaldırılmasını ve Katolik Kilisesi’nin kadın rahiplere izin vermesi gerektiğini söylüyor.

Ayrıca ankete katılanların yarısı Papa Francis’in istismar skandalları sonrası ortaya çıkan durumu iyi yönetemediğini düşünüyor. Ancak sadece yüzde 11’lik kesim onun istifasını istiyor. Yüzde 42’lik kesim onun reformlarına güvenmiyor.

(Euronews)