Günün ManşetiManşetSağlık

[Özel Haber] İstanbul’un asbest gerçeği: 39 ilçe belediyesinden sadece 6’sında denetim yapılıyor

0

Ankara Havagazı Fabrikası’nın yıkılmasıyla tekrar gündeme gelen asbest denetimi, kentsel dönüşümün büyük bir hızla sürdüğü İstanbul’da neredeyse yok denenecek kadar az. 39 ilçe belediyesinden sadece 6’sı denetim yapıyor. TMMOB İKK Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ise “Müteahhitler inşaat sürecinin uzayacağını düşünerek denetimden kaçıyor” diyor.

Ülkemizde yıkım öncesinde asbest ölçümü denetimi yok denecek kadar az. 2004 yılında Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” aradan geçen 13 yılda bir türlü hayata geçirilemedi. Bu konuda yetkili kurumlardan biri olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yeni yeni bazı firmalara akreditasyon vermeye başladı. Öte yandan Ankara Havagazı Fabrikası’nın yıkılmasıyla bir kez daha ortaya çıkan asbest gerçeği, halkı nasıl bir tehlikenin beklediğini gözler önüne serdi. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin gerekli önlemleri almadan yıkıma başlaması asbest denetimi konusunda belediyelerin ne kadar hazırlıksız olduğunu da gösterdi.

Ankara Havagazı Fabrikası

Mimarlar Odası ve Ankara Tabip Odası, yaptıkları açıklamalarla, tehlikenin boyutuna dikkat çekmişler ve halk sağlığı konusunda çeşitli uyarılar yapmışlardı. İki meslek odası ayrıca yıkımın durdurulması için dava açmıştı.

Kentsel dönüşüm uygulamalarının büyük bir hızla sürdüğü İstanbul’da Ankara’dan farklı bir tablo yok. 39 ilçe belediyesinin bulunduğu İstanbul’da TMMOB verilerine göre Kadıköy, Beşiktaş, Şişli, Maltepe, Ataşehir ve Tuzla olmak üzere sadece 6 belediye asbest ölçümü ve denetimi yapıyor.

İstanbul’da 6 ilçe belediyesi asbest denetimi yapıyor

O belediyelerin Çevre Kontrol Müdürlüklerinin Yeşil Gazete ile paylaştığı son asbest denetim raporları ise şu şekilde:

Kadıköy Belediyesi

Belediye 24 Ağustos 2015 tarihinde uygulanmaya başladığı “İnşaat Sahalarında Asbest Kirliliğinin Önlenmesi ve Geri Dönüştürülebilir Atıkların Kazanımı Projesi” ile Asbest Temiz Raporu olmadan bina yıkım ruhsatı vermiyor.

2017 yılı Nisan ayı sonuna kadar 1517 inşaat sahası denetlendi. 446 binada asbestli malzemeye rastlandı ve toplam 498,5 ton asbest atığının halk sağlığına zarar vermeyecek şekilde bertaraf edilmesi sağlandı.

Ataşehir Belediyesi

Ataşehir Belediyesi ise 5 Mayıs’tan bu yana asbest denetimi yapıyor. O tarihten bugüne 72 binada asbest denetimi yapıldı ve 6 binada 2 ton asbestli madde (yüzde 945 eternit) tespit edildi.

Belediye bu denetimlerini çeşitli firmalarla yaptırıyor. Firmaların yanı sıra belediye de görevlendirdiği ekiplerle bu denetimleri kontrol ediyor.

Maltepe Belediyesi

Son 1,5 yıl içerisinde 881 binada asbest denetimi gerçekleştiren Maltepe Belediyesi, bu binaların 182’sinde asbest tespit etti.

Maltepe Belediyesi Mart 2016’da asbest denetimine başladı.

Beşiktaş Belediyesi

10 Haziran 2016 tarihinde Meclis Kararı ile Beşiktaş Belediyesi yıkım öncesi asbest temiz raporu istemeye başladı. İmar ve Şehircilik Müdürlüğü’nden ilk yıkım talepleri ise Mart 2017 tarihi itibariyle geldi.

Belediyenin Çevre Kontrol Müdürlüğü birimlerinin verdiği bilgiye göre bugüne kadar 20 adet yıkım talebi geldiği, 11 binada kısmi asbest içeren alanlara rastlandığı ve 2700 kg asbest atığı bertaraf edilmek üzere İSTAÇ A.Ş.’ye gönderildiği belirtildi.

Şişli Belediyesi

2016 yılı itibariyle 146 adet yapıda asbest envanteri analizi yapıldığını belirten belediyenin Çevre Kontrol Müdürlüğü yetkilisi, bunların 29 tanesinde asbestli madde tespit edildiğini ve toplam ağırlığının 18 bin 226 kilogram olduğunu kaydetti.

Yetkili 2017 yılı itibariyle de 47 adet binada asbest analizi yapıldığını belirtirken, 10 tane binada asbest maddesi bulunduğunu ve toplam ağırlığının bin 870 kilogram olduğunu ifade etti.

Tuzla Belediyesi

Konuya ilişkin aradığımız Tuzla Belediyesi yetkililerine ise ulaşamadık.

Bakanlık iki yıldır asbest sorularına yanıt vermiyor

Konuyu yakından takip eden Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İstanbul İl Koordinasyon Kurulu ise CHP İstanbul Milletvekili Opr. Dr. Ali ŞEKER aracılığıyla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na asbest denetimi ise ilgili ilettiği sorulara iki yıldır cevap alamıyor.

Bakanlığa “2004 yılından itibaren İstanbul’da ilgili kanunlar kapsamında gerçekleştirilen kentsel dönüşüm ve bireysel yenileme adı altında kaç binada yıkım gerçekleştirilmiştir, 2004 yılından itibaren İstanbul’da yıkımı gerçekleştirilen binaların kaçında ilgili yönetmelik gereği yıkımdan önce uzaklaştırılması gereken asbest, cıva, asit vb. tehlikeli maddeler uzaklaştırılmıştır, 2004 yılından itibaren bina yıkımlardan sonra ortaya çıkan asbestli malzemelerden mevzuata uygun olarak bertaraf edilenlerin miktarı ne kadardır?” gibi sorular yönelttiklerini ancak halen cevap alamadıklarını belirten TMMOB İKK Sekreteri Cevahir Efe Akçelik ise bakanlığın kentsel dönüşüm uygulamalarında yıkılan binalarda halen asbest denetimi yapmadığına dikkat çekerek, daha yeni yeni asbest denetimi yapacak firmalara akreditasyon dağıtmaya başladığını ifade etti.

Firmalar inşaat süreci uzatacak diye asbest denetiminden kaçıyor

Kentsel dönüşüm firmalarının ruhsattan önce yapılan asbest denetiminin inşaat süreçlerini uzatacağı için bu işe çok yanaşmadığını belirten Akçelik, bakanlığın da bu işin içine çok girmek istemediğini kaydetti. 2004 yılında Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” olduğunu dile getiren Akçelik, şu an taslak halinde olan yıkım işlemleri ile hafriyat toprağı,inşaat ve yıkım atıklarının kontrolü yönetmeliği ile bütün belediyelere asbest denetiminin zorunlu hale geleceğini ifade etti.

Akçelik, asbest denetimi konusunda dikkatli çalışan firmaların yanında bazı şirketlerin asbestli madde çıkarmamak için inşaat şirketlerinden para talep ettiklerini belirtti.

Müezzinoğlu: Kansere neden oluyor

Arif Müezzinoğlu

Ankara Tabipler Odası İşyeri Hekimi Arif Müezzinoğlu da asbestin başta solunum sistemi olmak üzere çeşitli organlarda hasara yol açarak hem farklı hastalıklara hem de kansere neden olduğuna dikkat çekti.

Müezzinoğu Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verileriyle ilgili de şu rakamları paylaştı:

“Batı Avrupa’da 2000’lerin ilk 30 senesinde 500 bin insanın asbeste bağlı nedenlerle hayatını kaybedeceği öngörülüyor.

İsveç’te asbest 37 yıl önce yasaklanmasına rağmen asbest kaynaklı hayatını kaybeden kişiler, iş cinayetlerinde hayatını kaybedenlerden 3 kat fazla. Asbest nedeniyle her yıl İngiltere’de 3 bin 500, Amerika’da 10 bin kişi hayatını kaybederken; Fransa’da bu rakamlar her gün iş cinayeti kaynaklı 2, asbeste bağlı nedenlerden 8 olarak değişiyor.

Dünya Çalışma Örgütü (ILO) her yıl az 100 bin insanın asbest kaynaklı nedenlerle hayatını kaybettiğini açıklıyor.”

Akan suyla asbest çevreye yayılabilir

Müezzinoğlu’na göre öncelikle asbest bulunan alanlar belirlenmeli, mümkün olduğu kadar bu asbest içeriğine uygun elbise, koruyucu maske, havalandırma gibi işçi sağlığını koruyucu önlemlere dikkat edilerek temizlenmeli, çıkarılan asbestli malzeme özel kapalı ambalajlarda taşınmalı; yine asbest için özel hazırlanmış hafriyat alanlarına dökülmeli ve sonrasında da olası bir yayılımı engellemek için bina uygun şekilde ıslatılarak yıkım gerçekleştirilmelidir.

Islatma işlemi de uygun yapılmazsa asbestli içerik akan suyla çevreye yayılabilir ve kuruduktan sonra yine çevredekiler açısından zararlı olabilir.

Devletin sorumluluğunda

“Yıkım söküm işlerinin kontrolsüz şekilde yapılması başta çalışan işçiler olmak üzere ortama yayılan tozların solunmasıyla birlikte bu tozları soluyan toplum için de risk oluşturmaktadır” diyen işyeri hekimi Müezzinoğlu “Bu risklerin farkında olunması, yıkım ve söküm işlemlerinin bilimsel kurallara uygun şekilde olası zararları engelleyecek şekilde yapılması, denetim ve havada asbest ölçümü ile riskin kontrol edilmesi toplum sağlığı açısından devletin sorumluluğundadır” dedi.

Asbest nedir?

Asbest ya da amyant, ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere çok dayanıklı lifli yapıda kanserojen bir madde. Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı (IARC)’nın kanserojen maddeler listesinde “kesin kanserojen” tanımlanması ile 1. grupta yer alan asbest solunum yoluyla vücuda girdiğinde başta kanser olmak üzere çeşitli hastalıklara yol açıyor.

Asbestli malzemeler binalarda yoğun olarak; katlar arası panellerde, kazan, boru, izolasyon ceketlerinde, asma tavan kaplamalarında, marleylerde, ısı-yangın yalıtım malzemelerinde, asbestli çimento ürünlerinde, oluklu çatı kaplamalarında ve duvar kaplamalarında bulunuyor.

Önümüzdeki 30 yıl boyunca gelişmiş ülkelerde endüstriyel asbest teması nedeniyle 500 bin kişinin kanser nedeniyle hayatını kaybedeceği tahmin ediliyor.

 

Haber: Rıfat Doğan

(Yeşil Gazete)

You may also like

Comments

Comments are closed.