Manşet

Musa Anter Ödülleri’nin sahipleri belli oldu: Yeşil Gazete’nin iki muhabirine ödül!

0

Musa Anter ve görevi başında yaşamını yitiren basın çalışanları anısına bu yıl 30’uncusu düzenlenen Musa Anter Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri‘nin sahipleri belirlendi. Yeni Yaşam Gazetesi’nin düzenlediği yarışmada, “Türkçe Haber”, “Kürtçe Haber”, “Fotoğraf”, “Karikatür” ve “Gurbetelli Ersöz anısına Kadın Haberciliği” başlıklarında beş ayrı dalda ödül verildi. Ödüller ise 22 Eylül saat 19.30’da Kadıköy Evlendirme Dairesi’nde düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek.

MA’nın haberine göre, Faruk Bildirici, Ali Duran Topuz, Banu Güven, Candan Yıldız, Nezahat Doğan, Mehmet Ali Çelebi’den oluşan Türkçe Haber Jürisi; birincilik ödülünü “Rojhilat ve İran’dayım: Yeni bir İran umudu” haberi ile Mezopotamya Ajansı’nın tutuklu editörü Abdurrahman Gök’e verdi.

İki jüri özel ödülü Yeşil Gazete muhabirleri Pamuk ve Yoksu’ya!

Yeşil Gazete’den Dilan Pamuk da “Yatağan’da suç üstü: Şirket, maden için verilen yargı kararını görmezden geliyor” haberiyle Juri Özel Ödülü aldı.

Pamuk Yatağan‘daki kömür madeninde açılan kaçak yer altı madenciliği tünellerinin, mahkeme tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararına rağmen faaliyetine devam ettiğini belgelemişti. Pamuk’un Yatağan’daki usulsüzlüğü konu olan haberi aynı zamanda soru önergesi olarak Meclis’e sunuldu.

Siirt‘te jandarma ve korucularla yapılan orman kıyımı sırasında sahaya giden Yeşil Gazete’den Metin Yoksu, “Şırnak’tan sonra Siirt: Jandrama’nın talebiyle altı ayda en az 60 kilometrekarelik ormanlık alan yok edildi” haberiyle Juri Özel Ödülü’ne layık görüldü.

Yoksu, Siirt‘in Eruh İlçesi’ne bağlı Bilgili, Akmeşe, Çizmeli, Tosuntarla köyleri mevkiinde jandarma ve kaymakamlığın talebi ile yaklaşık en az 60 kilometrekarelik orman alanının altı ayda kesilerek yok edildiğini belgelemişti. Yoksu’nun haberiyle ilgili soru önergesi verilmişti.

Jüri Özel Ödülü’nü alan bir diğer isim ise BirGün gazetesinden İsmail Arı oldu. Çoklu maaş, çadır satmak, bağışlanan eşyaları satmak gibi tartışma yaratan olaylarla gündeme gelen Kızılay’ın maden suyunda yoğun arsenik çıktığını “Halkı zehirlemişler” başlığıyla haberleştiren Arı, Jüri Özel Ödülü’ne layık görüldü.

Gurbetteli Ersöz kadın haberciliği ödülü

Ceren Sözeri, Bircan Değirmenci, Arjin Dilek Öncel ve Safiye Alağaş’ın yer aldığı Gurbetelli Ersöz anısına yapılan Kadın Haberciliği Jürisi, İran’da Jîna Emînî’nin katledilmesinin ardından babası Amjad Emînî röportaj yapan kadın gazeteci Nazila Maroufian’i birincilik ödülüne layık gördü. Maroufian, İran rejiminin Jîna Emînî’nin kalp krizi sonucu öldüğü iddiasını yalanlayan ve gerçeği kamuoyuna ulaştıran gazetecilerden biri olmuştu.

Kürtçe haber ödülü

Suna Tunç, Hatice Kamer, Rizoyê Xerzî, Remezan Ölçen, Leyla Ayaz’ın yer aldığı Kürtçe Haber Jürisi, Ferid Demirel’i bianet’te yayınlanan “Fermandarê rêxistina Ahrar’uş Şarkkiyeyê ji Zanîngeha Artûklûyê derçûye” başlıklı haberiyle birincilik ödülüne layık buldu.

Fotoğraf ödülü

Ramazan Öztürk, Özcan Yaman, Murat Baykara, Beritan Canözer, Çetin Altun’un yer aldığı Fotoğraf Jürisi, Gazete Duvar Diyarbakır muhabiri Ardıl Batmaz’ı “Devletin Eli” başlıklı fotoğrafıyla birincilik ödülüne layık gördü. Fotoğraf jürisi ayrıca, Sedat Suna ile Efekan Akyüz’e de Jüri Özel Ödülü verilmesine karar verdi.

Karikatür ödülü

Murat İpek, Musa Keklik, Aşkın Ayrancıoğlu’nun yer aldığı Karikatür Jürisi, Erhan Yaşar Babalık’ı karikatür dalında birinciliğe layık buldu. Karikatür Jürisi ayrıca, Muammer Kotbaş’a ise Jüri Özel Ödülü vermeyi kararlaştırdı.

Onur ödülü MEBYA-DER’e

Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER), devlet tarafından katledilenlere ilişkin faaliyetleri dolayısıyla Onur Ödülü’ne layık görüldü.

‘Abdurrahman Gök fark yarattı’

Hemen hepsi iyi 32 haber arasından birkaç tanesini seçmek zorunda kaldıklarını belirten jüri üyeleri, Abdurrahman Gök’ün haberi için şu değerlendirmeyi yaptı;

“Kadınların, gençlerin öne çıktığı, Fars, Kürt, Beluç, Arap halklarının ayaklanmaya katıldığı İran’daki başkaldırı birçok ülkede halkları etkiliyordu. Jîna Mahsa Emînî’nin saçları gözüktüğü için gözaltında katledilmesi sonrası başlayan ayaklanmada gözler İran’daydı. Abdurrahman Gök’ün yazı-dizisi, küresel kamuoyunun yakın ilgisini çeken İran’daki ayaklanmanın nitel ve nicel yönlerini, siyasal ve toplumsal krizin boyutlarını, özelliklerini anlayabilmek için dört dörtlük bir gazetecilik çalışmasıydı. Gerilimli bir ortamda İran’a gitmek bile bir cesaret işiyken, ciddi bir tehlike altında uzun süre ve çok sayıda kişiyle görüşerek olan biteni anlama konusunda neredeyse eksiksiz, fark yaratan bir iş çıkarmış olması Abdurrahman Gök’ü ödül konusunda öne çıkardı.”

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.