Ekolojiİklim KriziManşet

Mezopotamya Kervanı’nda kömürden çıkış talebi: Erken ölüm, çevre kirliliği, fahiş zamlar

0
Fotoğraf: Mehmet Temel

İklim Adaleti Koalisyonu‘nca gerçekleştirilen beşinci İklim Adaleti Kervanı rotasında bugün Silopi Termik Santrali yer aldı. Mezopotamya Kervanı‘nın üçüncü gününde termik santral bölgesinde bir basın açıklaması gerçekleştiren iklim aktivistleri, şunları söyledi:

Silopi Asfaltit Termik Santrali de tıpkı kömürlü santraller gibi havayı, suyu, toprağı kirletiyor ve yöredeki insanlarda başta kanser ve solunum yolu hastalıkları olmak üzere ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Maliyeti 800 milyon dolar civarında olan Silopi Termik Santrali, yenilenebilir ve temiz enerji maliyetlerinin daha düşük olduğu bilinmesine karşın, işletilmeye devam etmekte ve ekolojik zararlarına ek olarak ekonomik yönden de elektrik üretimine yük olmaktadır. Bunun maliyetin bedeli elektrik faturalarımıza gelen fahiş zamlarla yine yoksul kesimlere ödetilmektedir.”

Mezopotamya Kervanı boyunca aktivistler Şırnak’tan Mardin’e ekolojik yıkım bölgelerine giderek doğudaki ağaç talanına karşı olay yerinde tepki gösterdi.

Mezopotamya Ekoloji Hareketi’nin öncülüğünde düzenlenen ve HDP ile DBP’nin desteklediği Mezopotamya Kervanı’na, İklim Adaleti Kervanı’ndan da çok sayıda aktivist ve çevre örgütü temsilcisi de katıldı.

Halkların İklim Anlaşması Ağı’nın 2 Nisan’da başlattığı uluslararası kervana katılmak üzere İklim Adaleti Koalisyonu ve Ekoloji Birliği bileşenleri, çeşitli STK temsilcileri ve aktivistler İklim Adaleti Kervanı‘nı başlatmak üzere nisan ayının başında yola çıkmıştı.

Marmara‘dan başlayan kervan yolculuğu, Ege-Güney Marmara, Zonguldak ve İliç‘e ulaşmıştı. Mezopotamya Kervanı, İklim Adaleti Kervanı’nın kalabalık bir grupla katkı verdiği beşinci kervan.

Mezopotamya Kervanı‘yla bugün yine bir termik santral bölgesinden iklim krizine karşı ses çıkaran İklim Adaleti Koalisyonu’ndan Türkiye Tabipler Birliği temsilcisi Demet Parlar, Koalisyon adına basın açıklamasını okudu:

Fotoğraf: Mehmet Temel

Temiz Enerjiye Geçiş‘ ve ‘Kömürden Çıkış‘ deklarasyonlarının Türkiye tarafından imzalanmaması manidar’

“Dünya, iklim felaketiyle birlikte çok ciddi bir varoluş tehdidi altında. İklim krizinin ekolojik ve sosyal yıkımlarının en fazla görüleceği bölgelerden birisi olan Akdeniz Havzası’nda yer alan Türkiye, kuraklık, orman yangınları, sıcaklık artışı, seller gibi felaketleri çoktan yaşamaya başladı.

Buna karşın Türkiye’de hükümet son 20 yıldır sadece oyalama taktikleriyle iklim krizini her geçen yıl daha da ağırlaştırmış, sermayeyi kollayan enerji politikaları, ranta dayalı mega inşaat projeleri, sanayi tesislerinin doğal varlıklarımızı hoyratça kullanıp, kirliliğin bedelini halka ödetmeleri sonucunda iklimin yanı sıra ekoloji, halk sağlığı ve sosyal yaşantıda da geri dönüşü olmayan yıkımlara yol açmıştır.

2011-2023 yıllarını kapsayan İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) ile 2021’de yayınlanan Yeşil Mutabakat bu oyalama taktiklerinin örnekleridir. 2021 yılı Kasım ayında Glasgow’da düzenlenen COP26 BM İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nda imzaya açılan ‘Temiz Enerjiye Geçiş‘ ve ‘Kömürden Çıkış‘ deklarasyonlarının Türkiye tarafından imzalanmaması manidardır.

‘Çok sayıda kömürlü santralde baca gazı filtreleme sistemleri ya mevzuata uygun değil ya da çalıştırılmıyor’

Son olarak 2022 yılı Şubat ayında yapılan İklim Şurası’nda da kömürden çıkışa yönelik bir eylem planı yer almadığı gibi, kömürlü santrallerde karbon yakalama teknolojileri üzerinde çalışılması öngörülmüştür.

Türkiye’de halen çok sayıda kömürlü santralde baca gazı filtreleme sistemleri ya mevzuata uygun değildir ya da çalıştırılmamaktadır. Adeta yıllardır çevreyi kirletme hakkı verilen bu santrallerde, henüz prototip aşamasında olan karbon yakalama teknolojisi gibi pahalı bir yöntemden bahsedilmesi ancak ironik bulunabilir!

‘Önümüzdeki yıllarda Türkiye’de daha çok erken ölüm vakası yaşanacak’

Türkiye’nin 2021 yılında elektrik kurulu gücünde kömürlü termik santrallerin payı 20.360 MW ile yüzde 20’dir. 2021 yılı toplam elektrik üretiminin yüzde 31’i kömürden elde edilmiştir. Halen devam eden kömürlü termik santral projelerinin tamamlanması durumunda 5218 MW’lık kapasite eklenecektir.

Bunun anlamı, önümüzdeki yıllarda Türkiye’de daha çok erken ölüm vakasının yaşanacağı, havanın, suyun ve toprağın daha çok kirleneceği, iklim krizinde ‘2053 net sıfır’ hedeflerinden tamamen uzaklaşılacağıdır.

Şırnak-Silopi’deki Ciner-GSD Holding ortaklığında işletilen ve bölgedeki asfaltit madenini yakıt olarak kullanan Silopi Termik Santrali, Şırnak’ın en büyük enerji tesisidir ve Türkiye’nin tek asfaltit yakıtlı termik santralidir. 135 MW’lık ilk ünitesi 2009 yılında devreye alınmış, üçüncü ve son ünite 2015’te faaliyete geçerek 405 MW’lık kapasiteye ulaşmıştır.

‘Acilen sera gazları salımını azaltmak için ciddi bir yol haritası hazırlanmalı’

Türkiye’nin acilen yapması gereken, sera gazları salımını azaltmak için ciddi bir yol haritası hazırlamak ve salımlarda inişe geçmektir. Bu eylem planında birinci öncelik, iklim krizinin baş sorumlusu olan kömürlü santrallerin kapatılması ve kömürden çıkış olmalıdır. Bu kapsamda, 2030 yılı itibarıyla tüm kömürlü santrallerin kapatılmasını öngören bir yol haritası hazırlanmalıdır.

Türkiye’nin eylem planı, iklim krizinden etkilenmesi muhtemel, kırılgan toplum kesimlerinin sosyal şartlarını iyileştirmek için somut adımlar içermeli ve bunlar vakit kaybetmeden hayata geçirilmelidir.

‘Adil bir dünya talebimizden vazgeçmeyeceğiz’

Silopi Asfaltit Termik Santrali’nin de bu planlama kapsamında faaliyetine son verilmeli, bölgede geçimini asfaltit madeninden ve termik santralden sağlayan halka adil geçiş kapsamında istihdam imkanları sağlanmalıdır.

İklim Adaleti Koalisyonu olarak termik santrallerin kapatılmasına yönelik mücadelemizden ve adil bir dünya talebimizden vazgeçmeyeceğiz.”

‣ Marmara Kervanı’nın ekokırım yolculuğu: Marmara Denizi’nin kıyımı
‣ [İklim Adaleti Kervanı-1] ‘Adil bir dünya talebinden vazgeçmeyeceğiz’ 
‣ [İklim Adaleti Kervanı-2] Köyden kente iklim adaleti çağrısı: Yola devam…
‣ [İklim Adaleti Kervanı-3] Distopik bir gerçekliğin sınırlarında solumak: Termik Santraller
‣ İklim Adaleti Kervanı Zonguldak’ta: Tarım arazileri kurtlar sofrasında

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.