YerelEkolojiManşet

Marmarisliler: Tarım Bakanlığı yangınların ardından ekokıyım yapıyor

0

Marmaris‘te geçen yaz çıkan büyük orman yangınlarının ardından yapılan çalışmaların ekokıyım olduğunu belirten çevre aktivistleri,  işlemlerin  durdurulmasını istedi.

Marmaris Kent Konseyi ve Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) Marmaris Meclisi, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yangın sorası yürüttüğü çalışmalarla ilgili tespitlerini de içeren bir dilekçeyi Tarım ve Orman Bakanlığı‘na gönderdi.

İçmeler‘de Orman İşletme Müdürlüğü’nün fidan dikim alanı önünde bir araya gelen grubu temsilen konuşan Cem Selik, “29 Temmuz 2021’de başlayan yangında 13.650 hektar orman varlığımızı ve sayısı hesaplanamayacak kadar çok canımızı kaybettik. Derin üzüntü içerisindeyiz. Bununla birlikte gelecek kuşaklara borcumuz olduğu bilinciyle yangın sonrası yürütülen çalışmaları yakından takip etmekteyiz. Yaptığımız çalışmalar, gözlemler ve analizler sonucunda sürecin ağaç tarlaları yaratmak üzerine ilerlediği endişesini duymaktayız” dedi. 

Orman yanmaz, insan yok eder

Yangından sonra yürütülen çalışmaların doğanın kendini tedavi edip fauna ve florayı canlandırarak yaşamı yeniden inşa etmesini geciktirici hatta ket vurucu etkiye sahip olduğunu belirten Selik, şöyle konuştu:

“29 Temmuz’dan 9 Ağustos’a kadar 11 gün boyunca yandık. Yetkililer için sürpriz değildi zira meteoroloji orman yangınlarının ana nedeni olan hava sıcaklıklarının mevsim normalleri üzerine çıkacağı, nem oranın ise düşeceği konusunda uyarmıştı. Ancak herkesin bildiği SIRla, hatalar dizisi içinde 11 gün boyunca kavrulduk! Alevler dindiğinde ise kömürleşmiş bir ağaç mezarlığıyla baş başa kaldık. Küllerinden doğan yeşille umuda tutunduk. Bilim insanları imdadımıza koştu, bölgemizde hakim orman türü olan kızıl çamın yangını sevdiğini, bu yolla kendini gençleştirdiğini söyledi.

Görmesek de hala toprakta yaşayan, yeniden görünür olmak için zamana ihtiyaç duyan ÖLMEZ ORMANlarımız olduğunu öğrendik.

Marmaris’te felaket hala devam ediyor, sadece alevleri görmüyoruz. Orman Genel Müdürlüğü’nün 183 yıl önce ormanlarımızı korumak, yaşatmak amacıyla kurulduğunu hatırlatmak isteriz. Orman Bakanlığı’nca oluşturulan politikalar sonucu yürütülen yangın sonrası çalışmanın ÖLMEZ ORMAN varlığını dikkate almadığını üzüntü ve kaygı içerisinde takip etmekteyiz. Çalışmalar ekoloji temelli görüşün uzağında yer almaktadır.”

Selik, kendini var etmek için çırpınan doğanın önüne, insan engeli çıkmamasının yeterli olduğunu ancak bunun rant elde etmek amacıyla yapılmadığını belirtti:

“Biz yanan alanlara baktıkça YEŞERECEK GELECEK görüyoruz, Orman Bakanlığı ise nakite dönüştürülecek kereste! Kökünden sökülen ağaçlar, toprağa serilmeyen dallar, ağır iş makineleri ile hançerlenen topraktır bizim gerçeğimiz. Korunmasız kalan, ilk yağmurlar denize karışarak kaybettiğimiz topraktır gerçeğimiz. Kayıp yalnızca orman değil sele kapılıp gelen toprakla, habitatı alt üst olmuş denizdir aynı zamanda. Orman Bakanlığı’nın yangın sonrası faaliyetlerini, bir işletmeci mantığı ile karlılık-maliyet denklemi üzerinden yürütmesini hem Marmaris yaşayanları hem de doğa hakkını savunmayı ilke edinmiş yurttaşlar olarak kabul etmiyoruz.

Geçen yaz, neredeyse tüm ülkeye yayılan dev orman yangınlarında sekiz kişi ve sayısız hayvan yaşamını yitirmiş; yaklaşık 90 bin hektar ormanlık alan kül olmuştu.

Sekiz ülkeden kiralanan yangın söndürme uçakları dev yangınları söndürmeye yetmemiş; bakanlığı  Türk Hava Kurumu’nun hangarda yatan  uçaklarını kullanmaması ise bütün yaz eleştiri konusu olmuştu.

İçmeler Kızılkum mevkiinde, Sinpaş Gayrimenkul Yatırım tarafından, yangınların başladığı alandaki orman alanına yapılacak otel ve 1.500 konut için ise ağustos ayında “ÇED gerekli değil” kararı verilmişti. İnşaat, dava konusu olduğu için şimdilik durduruldu.

 

More in Yerel

You may also like

Comments

Comments are closed.