Ekolojiİliç FaciasıManşetTürkiye

JMO uyarıyor: İliç fay hattı üzerinde, gerekli önlemler alınıyor mu?

0
İliç

Türkiye Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) yayınladığı açıklamada Erzincan İliç’teki Çöpler Altın Madeni işletmesinde gerçekleşen felaketi değerlendirdi.

Yığın liçi sahasına yığılmış malzemenin duraysızlık (zemin kütlesinin etkilendiği gerilmelerin veya ağırlığının etkisiyle yerini, konumunu veya şeklini koruyamaması) nedeniyle kaydığını belirten açıklamada olay, “ülkemizde son yıllarda madencilik alanında görülen en büyük çevre felaketlerinden biri” olarak tanımlandı.

Haziran 2022’de siyanür karışımlı çözelti taşıyan borularda yaşanan kırılma sonrası bölgede incelemeler yapmış olduğunu belirten JMO, işletme sahası içerisinde Türkiye Diri Fay Haritasında aktif olduğu ifade edilen ve Munzur segmenti olarak tanımlanan bir fay hattı bulunduğunu açıkladı.

Bildiride şu bilgiler verildi: “Ancak bu fay hattının işletme projeleri hazırlanırken dikkate alınmadığı, hatta fayın inaktif olduğunun belirtildiği, hazırlanan atık depolama, üretim ve diğer tesis projelerinde 0,30 g ivme değerleri gibi düşük ivme değerleri baz alınarak proje hazırlandığı görülmüştür. Olası büyük bir depremde bu alanda bulunan tesislerin yıkılma riski taşıyabileceği ifade edilerek, hazırlanan ve işletilmekte olan atık depolama tesisi, üretim tesisleri ile açık kazı ve yığın liçi için gerekli tasarım parametrelerinin hem statik, hem de dinamik koşullar (açık ocakta patlama ile kazı yapılması nedeniyle) dikkate alınarak  yeniden yapılması ve gerekli tedbirlerin alınması gerektiği ifade edilmiştir.”

İliç

JMO’nun paylaştığı Çöpler Altın maden işletmesi yerleşim planı.

‘İliç’te yükseklik limiti aşılmış olabilir’

Sıvı içeren yığın liçi malzemesinin kaya ortamlara göre oldukça zayıf, gevşek ve gözenekli zemin türü gibi davrandığını hatırlatan JMO, bu yığınların sıvı içerdiği için açık ocaklar ve pasa yığınları gibi sıklıkla stabilite sorunları yaratabildiğini ifade etti.

“İliç’te gelişen bu büyük boyutlu kaymanın olası nedenlerinden belki başlıcası, video görüntülerinden görüldüğü gibi, yığın yüksekliğinin fazla olması ve bu nedenle yüksekliğin belirli bir limiti geçmiş olma olasılığı ve yığının içerdiği çözeltinin gözeneklerde yarattığı basıncın yükselmiş olması olabilir. Ayrıca yine malzemenin hareketini gösteren görüntülerden, yığın linçini oluşturan malzemenin kayma sırasında oldukça yüksek bir hızla akan bir zemin gibi davranarak (çamur akması) hareket etmesi de gözenek sıvısı basınçlarının oldukça yüksek olma olasılığının bir göstergesi olabilir. Ayrıca geçtiğimiz hafta içinde bu bölgeye düştüğü belirtilen yağışın, bu malzemenin içine süzülmesiyle malzemenin doygunluk derecesinin artmış olması da kuvvetle muhtemeldir. Videoya alınan kayma sırasında malzemenin oldukça hızlı bir akışla sıvı gibi davrandığı da görülmekte olup, bu davranışın “akma duraysızlığı” şeklinde adlandırılması söz konusudur.”

Yığın liçini oluşturan malzemelerin maruz kalabileceği diğer bir duraysızlık türünün ‘sıvılaşma’ olduğu, ancak bu davranışın gelişebilmesi için deprem veya patlatma gibi dinamik bir etkinin gerekli olduğunu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Bölgede bu ara herhangi büyük bir deprem meydana gelmediği gibi, patlatmanın yapıldığı işletme sahası, yığın liç alanından uzaktadır. Ancak kazı patlatmalarının kaymayı tetikleyip tetiklemediği hususu da göz önüne alınarak gerekli incelemeler yapılmalıdır. Bu nedenle bu duraysızlığın gelişiminde sıvılaşma olgusunun etkileyici bir faktör olma olasılığı düşük olmakla birlikte, söz konusu alanda göz önüne alınmalıdır.”

İliç Altın Madeni’nde toprak kayması: En az dokuz işçi toprak altında
İliç’teki altın madeninde kayan siyanürlü yığının iki kattan fazla artması istenmişti
Meslek örgütleri: Çöpler’deki faciaya davet çıkarıldı

İliç’teki felakete hangi ihmaller neden oldu?

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, bundan sonra bu sahada konuyla ilgili olarak yapılacak inceleme ve değerlendirmelerde belirledikleri soruların yanıtlarının da dikkate alınması gerektiğini söyledi. İlgili kurumlar tarafından acilen yanıtlanması gerektiği ifade edilen sorular şu şekilde sıralandı:

  • İşletmedeki liç yığınlarının jeoteknik, hidrolojik ve hidrojeolojik faktörler birlikte dikkate alınarak etüdü ve buna dayalı şev ve döküm tasarımı yapılmış ve bunlara ilişkin raporlar hazırlanmış mıdır?
  • Eğer bu etüt yapılmış ve raporları hazırlanmış ise, raporlarda önerilen tasarımın uygulanabilirliği nedir? Eğer bu etüt yapılmış ve raporları da tamam ve uygunsa, bu tasarım işletme tarafından hangi ölçüde dikkate alınmış ve uygulamaya geçirilmiştir?
  • MTA Genel Müdürlüğü tarafından 2013 yılında hazırlanarak yürürlüğe giren Türkiye Diri Fay Haritasına göre Çöpler altın işletme sahası içinden geçen ve aktif olduğu belirtilen Ovacık-Malatya Fay Zonunun bir kolu olan ve İliç ile Ovacık arasında bulunan KB-GD doğrultulu Munzur Fay Segmentinin üzerinde paleosismoloji çalışması yapılıp, deprem üretme potansiyeli, tekrarlanma periyodu gibi parametreler konusunda herhangi çalışma yapılmış mıdır? Yapıldı ise işletme sahası içinde yer alan tesisler ile yığın liçi ve açık ocak işletme projeleri revize edilmiş midir?
  • Çöpler altın madeni işletmesinde olası tehlikelere karşı “Acil Durum Planları” yapılmış mıdır? Yapıldı ise olası yığın liçi akması veya stabilite problemlerine karşı hangi önleyici tedbirler alınmıştır?
  • 2022 Haziran ayında liç sahasının doğusunda, liç alanına siyanürlü çözelti taşıyan borularda yaşanan kırılma sonucu siyanürlü kimyasal çözelti, Sabırlı Deresi boyunca akmış, zehirli kimyasalların Karasu Nehrine ve üzerinde yer alan baraja ulaşmadığı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından ifade edilerek, gerekli tedbirlerin alınması için geçici süre ile işletmede üretimin durdurulduğu kamuoyuna duyurulmuştur. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı alınan hangi tedbirleri yeterli görerek, işletmenin tekrar açılmasına onay vermiştir?
  • Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı işletmede hangi sıklıkta “izleme ve kontrol” faaliyetini yürütmektedir? İzleme ve kontrol işlemleri kendi personeli eliyle mi, yoksa firma tarafından ücreti ödenen kuruluşlar vasıtasıyla mı yerine getirmektedir?
  • Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü yeterli jeolojik, jeoteknik, hidrolojik ve hidrojeolojik araştırma ve inceleme yapmadan bu tür işletmelerin açılmasına neden izin vermektedir?
  • Ülkemizde kaç alanda maden işletmesinin atık barajı “aktif fay zonları” üzerinde veya yakınında yer almaktadır? Bu işletme sahalarında gerekli tedbirler alınmış mıdır?
  • Şubat 2023 tarihinde Çöpler altın işletme sahasında yığın liç sahasında yaşanan akma sonucunda, akan malzeme Karasu Nehrine ve üzerinde yer alan baraja ulaşmış mıdır? Ulaştı ise siyanürlü kimyasallar ile liç edilmiş, içinde siyanürlü sıvı çözeltinin yanında bol miktarda zehirli ağır metaller de içeren malzemenin, alandan uzaklaştırılması için hangi tür önleyici tedbirler alınmıştır?

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve MAPEG‘i, ÇED raporları ve madencilik faaliyetlerinin izlenmesi, kontrol edilmesi ve denetlenmesi konularında eksikliklerin giderilmesi için uyardı.

Özellikle, maden atıkları ve çevresel etkilerle ilgili mevzuatın katılımcı bir anlayışla gözden geçirilmesi, meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının denetim süreçlerinde daha etkin rol alması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, maden işletmelerinin denetiminin güçlendirilmesi ve çevre felaketlerine yol açan firmalara karşı kesin tedbirler alınması gerektiği de JMO’nun altını çizdiği noktalar arasında.

Bildirinin tamamına buradan ulaşılabilir.

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.