HIV Pozitif LGBTİ+’lar: Eşitlik istiyoruz

Kaos GL ve 17 Mayıs Dernekleri, HIV'le yaşayan LGBTİ+ların yaşadıklarını konu alan bir insan hakları raporu hazırladı. Rapora göre HIV ile yaşayan bazı LGBTİ+'lar ayrımcılığa ve şiddete maruz kalacakları endişesiyle HIV pozitif olduklarını söyleyemiyor. 

KAOS GL ve 17 Mayıs dernekleri tarafından hazırlanan HIV’le Yaşayan LGTBİ+’ların İnsan Hakları Raporu yayımlandı. HIV pozitif olan LGBTİ’ların deneyimlerine değinilen rapor, Türkiye’de bir ilk olma özelliği de taşıyor. Defne Güzel‘in hazırladığı rapor, HIV ile tanışma, HIV’in kurumsal ve politik boyutu, HIV’in toplumsal ve hukuki boyutu bölümlerinden ve on katılımcıdan alıntılarla HIV ile yaşamak deneyimine odaklanıyor.

Pozitif olduklarını söyleyemiyorlar

Rapora göre, HIV ile yaşayan LGBTİ+’ların bir bölümü ayrımcılığa uğrayabilecekleri ve şiddetle karşılaşacaklarını düşünerek HIV pozitif olduklarını yakın çevrelerine söylemiyor. Ayrıca HIV ile yaşayan seks işçileri de ekonomik kaygılardan dolayı enfekte olduklarını söyleyemiyor. HIV ile yaşayan LGBTİ+ mahpuslar ise infaz koruma memurları tarafından tecrit ediliyor. Gerekli kontrol ve tedaviyi alamıyorlar.

Sağlık personelinin tutumu

Konuyla ilgili görüşleri alınan LGBTİ+’lar bazı sağlık personellerinin kendilerinin HIV pozitif olduğunu öğrenince kötü davrandıklarını, bu konuda bilinçsiz olduklarını söylüyor. Bunun yanında, HIV ile yaşayanların gizlilikleri de sağlık çalışanları tarafından ihlal edilebiliyor. Bir görüşmeci tedavi süreciyle ilgili yaşadığı şu olayı anlatıyor:

“Benim reçetemde HIV pozitif diye yazıyor. Hemşire gördüğünde aklı gitti. Bana dokunmuyor, birbirlerine söylüyorlar. Bir uğultu oldu orada böyle. ‘AIDS’li biri geldi,’ diye. Sonra ben götümü açtım yattım sedyeye, hemşire yanındaki staj yapan çocuğa vurdurttu iğnemi. Ben götümde pamukla kalktım. ‘Kalkmayın, bitmedi,’ dedi. ‘Nasıl, bu aşama aşama olmaz,’ dedim. ‘Arkadaş yavaş yaptığı için penisilin dondu. İğnenin ucunu değiştireceğiz’ dedi. Daha kalın uçlu bir şey taktılar. Götüm mosmor gezdim üç gün”

Adalete erişim

Adalete erişim noktasında da HIV pozitif LGBTİ+’lar ciddi ayrımcılığa maruz bırakılıyor. Çoğu, haklarının farkında olduğunu söylerken, bazıları haklarını bilmesine rağmen haklarını aramak konusunda cesaretleri olmadığını söylüyor. Bir görüşmeci şunları anlatıyor:

“Haklarım olduğunu duydum yani. Ama böyle bir şey başıma geldiğinde bununla uğraşır mıyım bilmiyorum. Hukuki bir sürece gittiğinde daha çok fobiye maruz kalma durumu karşıma çıkabilir diye korkuyorum. Haklarımı kullanmak mantıklı mı bilmiyorum. Sağlık alanında yeni yeni öğreniyorum. İlacımı değiştirebilme hakkımı öğrendiğimde çok sevinmiştim. Söz söyleme hakkım olduğunu bile bilmiyordum”

Koronavirüs pandemisinde HIV’li LGBTİ+’ların durumu

Raporda, pandemiyle birlikte eve kapanma veya aileye dönmenin ev içi şiddet riskini artırdığına dikkat çekildi. Bazı LGBTİ+’ların işlerine son verildi. Pandemi süreci HIV pozitif LGBTİ+’ları da oldukça olumsuz etkiledi. Bir görüşmeci pandemi süreciyle ilgili şunları söylüyor:

“Rutin tedavide olanlar rutin testlerini aksattılar. Yeni tanı alan arkadaşlar da paniklemiş durumdalardı tabi. Dirençlerinden emin olamıyorlardı çünkü. Doktora gitmeden ilaç alma güzelliği olmasaydı daha fecaat bir süreç olurdu tabii. Bir yandan da Covid ile enfekte olursam ne olur endişesi vardı tabii. Sonra bir de kronik rahatsızlığı olanların izin alması durumu çıktı fakat kişiler HIV ile enfekte olduklarını söyleyemedikleri için yararlanamadılar”

Raporun tamamı için tıklayın

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[COP29] Yeni taslak metin yayımlandı: 2035’e kadar 250 milyar dolar iklim finansmanı

COP29 Başkanlığı'nın yeni nihai taslak metninde gelişmekte olan ülkelere 2035'e kadar 250 milyar iklim finansmanı öngörülüyor. Ayrıca 1,3 trilyon dolar toplama yönünde daha geniş bir hedef belirleniyor.

[COP29] BAE’den Suudilere uyarı: ‘Fosil yakıtlarda uzaklaşma’ya itirazı sonlandırın

Bakü'de Suudi Arabistan'ın COP28'de mutabakat altına alınan 'fosil yakıtlardan uzaklaşma' taahhüdünün geri alınması çabaları, komşusu ve müttefiki, petrol ülkesi Birleşik Arap Emirliklerini bile kızdırdı.

ABD, zürafaları ‘tehlike altındaki türler yasası’ kapsamına alıyor

İklim krizi ve vücut parçalarından yapılan süs eşyalarına yoğun talep nedeniyle sayıları yüzde 77 oranında azalan zürafalarla ilgili girişimin kaçak avlanmayı azalması umuluyor.

Uluslararası Ceza Mahkemesi’nden Netanyahu hakkında tutuklama emri

UCM savaş suçu işledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Netanyahu, eski Savunma Bakanı Gallant ve Hamas liderlerinden Deyf'in yakalanmasına hükmetti.

Türkiye’de kömür yatırımlardan tamamen çıkan banka sayısı 4

Türkiye’nin en büyük 17 bankasından sadece dördünün kömür yatırımlarından tamamen çıkma kararı aldı. Temiz enerji projelerine yönelmeyi taahhüt eden banka sayısı ise 12.

EN ÇOK OKUNANLAR