Bir ekoloji aktivistleri topluluğu olan Doğanın Çocukları, 6 Şubatta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı illerdeki depremzede hayvanların yaşam koşulları için belediyelere açık çağrıda bulunarak “Hayvan dostlarımız ölmesin” dedi.
Topluluk, sosyal medya platformu Twitter üzerinden yaptığı açıklamada “Deprem bölgesinde hayatta kalmaya çalışan tüm hayvanlar için bölgede mama ve su dağıtımının belediyeler tarafından üstlenilmesini talep ediyoruz” çağrısında bulundu.
Enkazlara iş makinelerinin girmesiyle birlikte moloz taşıma işlemi sırasında ve döküm alanlarında asbest gibi pek çok zararlı kimyasalların kamu sağlığını tehdit ettiği ve bölgedeki hayvanlarla birlikte bütün habitatı yaşanmaz kıldığı gerçeğiyle karşı karşıya kalındığını hatırlatan aktivistler, “Tüm bunlara karşı belediyelerin imkanlarını hayvanlar için de kullanması pek de zor değildir” ifadelerini kullandı.
Doğanın Çocukları, şehirdeki molozların kaldırılması sırasında açığa çıkan toza dikkat edilmesi ve enkazların sulanması gerektiğini vurguladı.
Belediyeye ait çöp araçlarının düzenli olarak mama da bırakmaları önerisinde bulunan aktivistler, enkazları sulayan tankerlerin bölgedeki hayvanlar için de su bırakması çağrısında bulundu.
Topluluk ayrıca 5199 sayılı kanun gereğince zoonotik kökenli salgın hastalıklara karşı önlemler alınması ve hayvanların takibinin yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Önceliğin hayvanların doğrudan yaşam hak ve özgürlüklerinin tanınması olduğuna dikkati çeken Doğanın Çocukları, aşılama, besleme ve sağlık tedbirlerinin önemini vurguladı:
“Belediye, hayvanların, doğrudan yaşam haklarını ve özgürlüklerini tanıyıp aşılama ve besleme işlemlerini üstlenmeli. Zoonotik hastalıkların ve kimyasal zararlı maddelerin etrafa yayılmasıyla bölgedekilerin hastalanması tehdidine karşı önlemler almalıdır. Dolaylı yoldan da olsa canlıların yaşamı için atılacak her adım çok değerlidir.”
Afetin yaşandığı dönem sonrasında hayvan özgürlüğü örgütlerinin aşırı borçlanmadan dolayı faaliyetlerini durdurma kararı aldığına yer veren topluluk, bu dönemde belediyelerin sahada bulunan gönüllülerle koordineli hareket etmesi gerektiğini açıkladı.
“Et ve Süt Kurumunun bölgedeki hayvanları doğrudan satın alıp katlederek depremzedelere ‘yardım ettiğini ve hayır işlediğini’ pazarlaması yanlıştır” diyen aktivistler, “Çözüm öldürmek değil yaşatmaktır. Bölgedeki inek, koyun, eşek, tavuk, hindi ve diğer canlıların bakımının sağlanması için köylüler desteklenmelidir” diyerek yetkililere çağrı yaptı.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…