Bu yıl kasım ayında yapılacak iklim zirvesi COP29‘un ev sahibi olan Azerbaycan, zirve öncesi iklim finansmanı harekete geçirmek için sembolik bir adım attı. Buna göre, devlete ait petrol şirketi SOCAR’ın katkısıyla, “yeşil projeler” için 500 milyon dolarlık bir iklim fonu başlatacak.
Bakü’nün, “gelecek için iklim yatırım fonu” adını koyduğu fon toplama çalışmasıyla diğer fosil yakıt üreticilerinden daha fazla sermaye toplanması hedefleniyor.
Ancak söz konusu miktar, gecen yıl Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai kentinde düzenlenen COP28′de duyurduğu ve 2030 yılına kadar iklim eylemleri için 250 milyar dolarlık özel sektör yatırımı sağlamayı amaçlayan ilk 30 milyar dolarlık fonla karşılaştırıldığında oldukça düşük kalıyor.
COP29 yetkilileri ise Azeri fonunun fosil yakıt şirketlerinin toplu paraları veya gelirlerinin bir kısmını bağışlayabilecekleri bir mekanizma kurarak katkıda bulunmaları için bir başlangıç noktası oluşturacağını söylüyor.
Aliyev hala petrol ve doğal gazı savunuyor
Kendi de iklim değişikliğinin sonuçlarından mustarip olan Azerbaycan’ın bu adımı, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev‘in bu yılın başlarında ülkenin “Tanrı vergisi” petrol ve doğal gaz rezervlerini savunmasının ardından geldi. Aliyev, Avrupa’nın enerji talebi nedeniyle ülkenin fosil yakıtlarına önümüzdeki yıllarda ihtiyaç duyulacağını ileri sürmüştü.
Birçok diplomat ve müzakereci ise petrol ve doğalgaz gelirlerine büyük ölçüde bağımlı olan ülkenin, fosil yakıtlardan nasıl uzaklaşılacağı sorusunu ele almakta istekli olmadığı yönündeki endişelerini dile getirmişti.
COP28’de 200’e yakın ülke, 2050 yılına kadar net sıfır emisyona ulaşmak için fosil yakıtlardan “adil, düzenli ve eşitlikçi bir şekilde” geçiş yapmayı kabul etmişti ancak BM’nin yürüttüğü iklim süreci kapsamında bu hedefe yönelik çok az ilerleme kaydedildi.
COP29’un üst düzey bir yetkilisi, Financial Times‘a iklim odaklı fondan elde edilen yatırım getirilerinin kendilerine geri aktarılacağını söyledi. Yetkili, “Konsept hazır olduğunda, potansiyel katkıda bulunabileceğini düşündüğümüz taraflara ulaşacağız… Fosil yakıt üreten ve kullanan tüm ülkelerden girişimin parçası olmalarını isteyeceğiz” dedi. Fonun fosil yakıt şirketlerine ek vergi anlamına gelmeyeceğini de sözlerine ekledi.
Azeri yetkililer şu anda sermayenin yüzde 50’sinin aşırı hava olaylarından en çok etkilenen gelişmekte olan ülkelere ayrılıp ayrılmaması konusunu görüşüyor.
Bonn’daki hayal kırıklığı sürüyor
Haziran ayında Almanya‘nın Bonn kentinde COP29 öncesi gerçekleştirilen BM iklim görüşmeleri, iklim finansmanı için yeni bir hedef konusunda gelişmekte olan ve gelişmiş ülkeler arasında karşılıklı suçlamalarla sona ermişti.
2009 yılında belirlenen yıllık 100 milyar dolarlık hedefe, programın iki yıl gerisinde kalınarak ve mevcut yardımların yeniden sınıflandırılmasının ardından, ancak geçen yıl ulaşıldı. Bonn’da AB ve ABD gibi büyük bağışçılar, ekonomik büyümede ilerleme kaydeden Çin ve Suudi Arabistan gibi ülkeleri gelecekte daha fazla fon sağlamaya çağırsa da bu baskı, iklim değişikliğinin ardındaki tarihi emisyonların daha zengin ekonomilerin sorumluluğu olduğu gerekçesiyle sert bir direnişle karşılandı. Çıkmaza giren BM’nin iklim müzakerecileri, COP29’da iklim hedeflerinin küresel ısınmanın sonuçlarıyla mücadele edecek şekilde güncellenmesi ihtimali konusunda hayal kırıklığına uğradı.