Chomsky’den “Nükleer Savaş ve Çevre Felaketi”, Engdahl’dan “Ölüm Tohumları”

“Dünya çok vahim bir çevre felaketine doğru sürükleniyor.”

Yaşadığımız yüzyılın en önemli entelektüellerinden, dilbilimci, filozof, tarihçi, mantıkçı, aktivist, siyasi eleştirmen ve yazar Noam Chomsky ve sanatçı ve yazar LarayPolk 2010-2012 yıllarında yaptıkları söyleşileri derledikleri bu kitapta (orjinal adı Nuclear War and Environmental Catastrophe)  okurlarla paylaşıyor.

Chomsky söyleşilerin konusunu“Türümüzün hayatta kalması açısından iki temel sorun var – nükleer savaş ve çevresel felaket” olarak tanımlıyor ve İkinci Dünya Savaşı’ndan günümüze kesiştikleri noktalardan bahsediyor. Nükleer saldırı sadece bir eylem sonucunda yaşanabilirken, çevresel felaketin kısmi tanımında insanoğlunun sebep olduğu iklim değişikliği karşısında kasti eylemsizlik var. Gerçekleri inkar etmek denklemin sadece yüzde ellisi. Diğer etkenler, karbon rezervlerinin ekstraksiyonunda kullanılan uç teknikler, biyo-yakıt uğruna yok edilen tarım alanları, baraj inşaatları ve karbon sekestrasyonu için esas olan ormanları yok edilmesi.

Chomsky’nin günümüzde yaşanan nükleer savaş tehditlerini de ele aldığı bu söyleşiler kitabı, bir uyarı niteliği taşımanın yanı sıra, bu denli önemli konulara nükte, mizah ve cesaretimiz kırılmadan nasıl değinebileceğimizi de gösteren ve mutlaka okunması gereken bir derleme.

Nükleer Savaş ve Çevre Felaketi
Noam Chomsky, LarayPolk
Çevirmen: Melda Elif Keskin
İnkılap Kitabevi, Çevre Dizisi
İstanbul, 2013

 

“Petrolde olduğu gibi “GDO Tarım Projesi” de bir Anglo-Amerikan küresel planıdır.”

İktisatçı, araştırmacı gazeteci ve yazar F. William Engdahl kitabına “Küçük bir sosyo-politik elit zümre tarafından 2. Dünya Savaşın sonrasında Washington’da ele alınmış bir proje ile ilgilidir. […] Aynı zamanda bir avuç insanın savaş sonrası tüm kaynaklara ve güce sahip oluşunun da hikayesidir” cümleleriyle başlıyor.

İlk adımları 1930’ların başlarında atılan küresel gıdayı kontrol etme planı, savaşın ardından başta Rockefeller ailesi olmak üzere tarım sektöründe başlatılan “yeşil devrim” ile güçlenerek petro-kimyasal gübre, petrol ve enerji ürünlerine bağımlığı arttırdı. Engdahl’a göre günümüzde gıdada genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) tarım projeleri ile küresel hakimiyet  kurma çabaları ise bu “yeşil devrim”in doğal bir uzantısı.

Henry Kissinger’in “Petrolü kontrol edersen ulusları kontrol edersin, yiyeceği kontrol edersen insanları kontrol edersin” sözlerine vurgu yapan yazar, Nixon, Kissinger, Reagan, George Bush gibi politikacılar ile Rockefeller, Monsanto, Cargyll ve diğer birçok çokuluslu şirket arasındaki çıkar ilişkilerini detaylı olarak ele alıyor. Kendilerini tohum ve biyoteknoloji şirketi gibi gösteren ama esasında kimyasal madde şirketleri olan Monsanto, Dupont, Dow gibi devlerin geçmişlerine de değinenEngdahl, bu şirketlerin ABD hükümetleri ve bazı uluslararası örgütlerle işbirliği yaparak, Brezilya, Arjantin, Irak, Hindistan ve diğer birçok ülkeyi nasıl kobay olarak kullandıklarını detaylı olarak anlatıyor.

Engdahl’in bu kitabı GDO konusuna ilgi duyan okurların yanı sıra, küresel politika ve ekonomi ile ilgilenenler için de önemli bir kaynak kitap.

Ölüm Tohumları: Genetik Bilimin Arkasındaki Karanlık Oyunlar
F.William Engdahl
Çevirmen: Özgün Şulekoğlu
Bilim + Gönül Yayınları
Nisan 2009

 

Derleyen: Ayşe Bereket

 

 

Ayşe Bereket
Ayşe Berekethttp://aysebereket.wordpress.com
Diplomat ailesiyle, sonra da kendi başına birçok ülkede yaşadıktan sonra İstanbul’a yerleşti. New York New School for Social Research’ten mezun olduktan sonra, birçok farklı işin yanı sıra uzun yıllar teknik ve kitap çevirmenliği ve editörlük yaptı. Kafayı Monsanto ve GDO’ya takan Ayşe, bir uluslararası STK’nın Tarım ve Gıda Kampanya Sorumlusu, ardından da Kuzey Kutbu Kampanya Sorumlusu olarak çalıştı. Şu anda bir yandan harıl harıl akademik raporlar ve STK raporları çeviren Ayşe, Yeşil Gazete’ye ve çiçeğe böceğe daha fazla vakit ayırabilmenin de keyfini çıkarıyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Çocuklar doğanın sözcüsü olunca..

Çocukların da, doğanın da hakları durmadan ihlal ediliyor. Oysa sağlıklı bir ekosistemde yaşamak sadece bütün canlıların hakkı değil; aynı zamanda çocuk haklarının da bir parçası

Güldünya Yayınları’ndan yeni kitap: Bir Özgürleşme Kılavuzu

Alman gazeteci, yazar Katrin Rönicke’nin kaleme aldığı kişisel anlatısı Bir Özgürleşme Kılavuzu’nda feminist olduğu için mutlu olan ve feminist olmanın zorluklarıyla baş etmeye çalışan her kadın için yararlı olabilecek şeyler var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Pati patiye, el ele Dünyayı tamire: Zaman Yolcusu Kreta

Gülşah Özdemir Koryürek'in 'Zaman Yolcusu Kreta: Tüketme, Tükenme' kitabının ana konusu, içinde yaşadığımız 'iklim krizi". Dünyayı kurtarmak isteyen çocukların öyküsünü anlatan yazar sadece bir edebi eser yaratmakla kalmamış; bütün okurları toz bulutlarından kara deliklere kadar astronomi ile ve dünyamızın jeolojik tarihiyle tanıştırmak istemiş.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Önyargı ejderhalarına karşı karanfil kokulu savaş – Eda Uysal

'Karanfiller ve Domates Suyu', insanın doğayla kurduğu bağı gösteren ve dezavantajları bulunan bireylerin görünür olmalarına dair farkındalık yaratan çarpıcı bir öykü.

EN ÇOK OKUNANLAR