Boğaziçi LGBTİ+’dan 3 Haziran’daki ilk duruşmaya çağrı: Yanımızda olun

'Toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet' suçlamasıyla haklarında dava açılan 12 kişinin ilk duruşması 3 Haziran'da görülecek.

Boğaziçi LGBTİ+, LGBTİ+ bayrağı taşıdığı gerekçesiyle arkadaşlarının gözaltına alınmasını protesto ettikleri için gözaltına alınanların yargılandığı davanın ilk duruşmasında 3 Haziran Perşembe günü saat 09.30’da Çağlayan Adliyesi‘nde olacaklarını duyurdu.

Kuzey Kampüs önünde gözaltına alınan 12 kişi hakkında “toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet” suçlamasıyla dava açılmıştı.

‘LGBTİ+ nefretinin karşısında birleşik mücadele kurmak için’

Boğaziçi LGBTİ+, yaptığı açıklamada LGBTİ+ nefretinin karşısında birleşik bir mücadele kurmak için herkesi arkadaşlarının yanında olmaya davet ettiklerini belirtti:

1 Şubat günü okuldaki özel güvenlik görevlileri ve polislerin ablukaya aldığı Boğaziçi Üniversitesi’nden çıkmaya çalışan arkadaşlarımız yoğun bir şiddette maruz bırakıldılar ve okul içerisinde rehin alındılar. Güney Kapı içerisinde devam eden protestolar sırasında LGBTİ+ bayrağı açan bir arkadaşımız hakkında Eğitim Fakültesi Dekanlığı soruşturma başlattı ve ilk savunması 25 Mart’ta görülecekti. Ancak savunmasını komisyona iletmek üzere Kuzey Kampüs’e giden arkadaşımız ve yanında ona destek olmak üzere bulunan üç kişi üstlerinde gökkuşağı bayrağı olduğu gerekçesiyle sivil giyimli polisler tarafından alıkonuldular. Durumu protesto etmek için toplananlara dağılmadıkları sürece arkadaşlarımızı serbest bırakmayacağını söyleyen polis açıkça aylardır süren düşman hukuku politikalarını devam ettirdiğini beyan etti. Arkadaşlarımız salınana kadar eyleme devam edeceklerini belirten öğrencilere polis şiddet uygulayarak müdahale etti ve işkenceyle sekiz arkadaşımızı daha gözaltına aldı. Bunlar üzerine Bebek’ten Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine destek olmak için yürüyen on iki arkadaşımız da işkencenceyle polis tarafından gözaltına alındı.

LGBTİ+fobik ve kadın düşmanı söylemlere ve muamelelere gece boyunca maruz bırakılan arkadaşlarımıza destek için Çağlayan Adliyesi önünde eylem yapmak isterken daha alana giriş yapamadan yüzlerce polisin saldırısına ve işkencesine maruz bırakıldık, elli iki kişi dakikalar içinde gözaltına alındı. Demokratik mücadelesini yürütmeye çalışan LGBTİ+lar olarak sadece iki gün içinde yetmiş altı arkadaşımızın nefret saikiyle gözaltına alınması, uğradığımız şiddet ve işkenceler ülke gündeminde yer etmedi, ulusal basın yayın organları haber bültenlerine bir cümle eklemeyi dahi çok gördü.

Hukukun ve insan haklarının ayaklar altına alındığı, LGBTİ+ nefretinin devletin en yüksek kadroları dahil her alanda en yüksek perdeden seslendirildiği bu atmosferde Kuzey Kampüs önünde gözaltına alınan on iki arkadaşımız hakkında “toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet” suçlamasıyla dava açıldı.

3 Haziran Perşembe günü saat 10.00 Çağlayan Adliyesi’nde görülecek davada LGBTİ+ nefretinin karşısında birleşik bir mücadele kurmak için herkesi arkadaşlarımızın yanında olmaya davet ediyoruz.”

Ne olmuştu?

25 Mart’ta Boğaziçi Üniversitesi’nin bulunduğu Hisarüstüstü Mahallesi’nde dört öğrenci “LGBTİ+ bayrağı taşıdıkları” gerekçesiyle gözaltına alınmıştı.

Aynı gün Boğaziçi Üniversitesi‘ne rektör atanmasını protesto eylemleri sırasında LGBTİ+ bayrağı taşıyan bir öğrenciye açılan disiplin soruşturması vardı.

Bu disiplin soruşturmasını protesto eden öğrenciler de gözaltına alındı.

Bunun ardından polis saldırıları ve gözaltılar, Kuzey Kampüs’te, üniversitenin Bebek kapısında ve 26 Mart’ta ise Çağlayan Adliyesi’nde devam etti.

Kuzey Kampüs önünde gözaltına alınan 12 kişi hakkında “toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet” suçlamasıyla dava açıldı. Davanın ilk duruşması 3 Haziran günü görülecek.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

‘Avrupa’da sıcaklık kaynaklı ölümler 70 yıl içinde üç katına çıkabilir’

Yeni bir araştırmaya göre, küresel sıcaklık artışı 3 derece ile sınırlandırılsa dahi önlemler alınmazsa yüzyıl sonuna kadar 55 bin ek can kaybı meydana gelebilir. Güney Avrupa en büyük risk altında.

Geri dönüşümün davranışsal ekonomisi-2

Türkiye’nin atık yönetim karnesi ciddi anlamda endişe verici. Henüz kendi atıklarımızla ne yapacağımızı yönetemiyorken, Avrupa’nın atıklarının yarısının ülkemize gönderilmesi bu endişeyi daha da derinleştiriyor.

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

[Bir şarkının hikayesi] San Francisco/ Scott McKenzie

Scott McKenzie’nin Hippi kültürünü konu alan 'San Francisco (Saçınıza Çiçek Taktığınızdan Emin Olun)' şarkısı, Beatles’ın 'All You Need is Love'ı ile beraber, 'Summer of Love'ın belirleyici şarkılarından biri olarak kabul edilir.

EN ÇOK OKUNANLAR