“Beşer Şaşar, manda rejiminin lideriydi. Doğayı, bir İtilaf Devleti gibi görürdü. Doğanın malında mülk
ünde gözü olduğundan, her unsurunu manda altına almak için uğraşırdı. Atmosfer, yeraltı suları, toprak, okyanuslar, göller, nehirler ve canlı türleri onun manda gibi gözünde birer maldı. Bu mal düzeninin kaymağını yemek için, önüne gelen her şeyi, manda yoğurdu kıvamına getirdi. Kap ters çevrilse de, yoğurdun dökülmemesi esastı. Doğayı kaba koydu, ters yüz etti. Atmosferi aldı-sattı, yeraltı sularını, gölleri, nehirleri aldı-sattı, adaları aldı-sattı, toprağı aldı-sattı. Canlı türleri üzerinde hak iddia edecek kadar mandalaştı. Enerji üretebilmek için manda derisi renginde bir sıvıya o kadar bağımlıydı ki, okyanuslara açıldı, okyanusu aldı-sattı. Çokuluslu mandalar önderliğinde, doğayı korumak için yapılan girişimlere karşı çamura yattı. Manda derisi onu hep korur sandı. Ne de olsa beşerdi, nihayetinde şaştı. Beşer bedavamı sandıydı, para verip aldıydı ama doğa kemendi attı; söğüt dalına kurulmuş medeniyeti çamura bandı. Tiridine bandı, amanin yandı, aman vermedi, manda yattı.
