Bartın’ın Amasra’ ilçesinde 14 Ekim’de Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Amasra Müessese Müdürlüğü’ne bağlı ocakta meydana gelen grizu patlamasında 41 işçinin yaşamını yitirmesinin ardından TTK yetkilileri ilk kez konuştu.
Cumhuriyet‘ten Mehmet Oflaz‘ın ulaştığı TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu, konuya ilişkin “Şu anda toplantı halindeyim. Yoğunum. Teşekkür ederim. Sağ olun” demekle yetindi.
Amasra Taşkömürü İşletme Müessese (ATİM) Müdürü Cihat Özdemir de yalnızca “Şu anda meşgulüz” açıklamasını yaptı.
Özdemir, Oflaz’ın yönelttiği “41 madenci yaşamını yitirdi, istifa etmeyi düşünüyor musunuz?” sorusuna ise “Şu anda bir şey diyemeyeceğim. Sağ olun” yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın, 41 işçinin katledildiği patlamanın ardından “Birileri dalgasını geçebilir ama önemli değil biz kader planına inanmış insanlarız” açıklamasına tepki yağmıştı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Meclis’te maden patlamasına ilişkin milletvekillerini bilgiliendirdiği açıklamasında, “son denetimde ocakta hiçbir sorunun tespit edilmediğini” söylemiş, Dönmez’in açıklamalarının ardından muhalefet sıralarından ‘istifa sesleri yükselmişti.
Patlamanın ardından bugüne kadar yapılan tüm resmi açıklamalar, ihmal iddialarını reddederken ’41 işçi neden öldü?’ sorusu hala yanıtsız.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı da yayımladığı ‘dezenformasyon bülteni’nde patlamanın ardından gündemegelen Sayıştay Raporları’ndaki eksikliklerin giderildiğini anlatarak ocakta “gereğinden de fazla önlem alındığını” söylemişti.
Sayıştay’ın 2019 Denetim Raporu’nda Amasra’daki maden ocağındaki gaz risklerinin yanı sıra, işçi sayısının tehlike doğuracak boyutta azaltılmış olduğu, yer altı haberleşme sisteminin uzun süre kesik kalabildiği, 24 saat takip gerektiren tehlikeli gaz ölçümü sisteminin sağlıklı işlemediği tespitleri de yer alıyordu.
Çağdaş Hukukçular Derneği, 41 işçinin katledildiği Bartın’daki maden patlamasıyla ilgili suç duyurusunda, aralarında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin‘in de olduğu 11 kişi hakkında ‘olası kastla insan öldürme, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi, neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama’ suçlarından soruşturma başlatılmasını talep etmişti.
Hukukçular dilekçelerinde, 26 maddeden oluşan bir delil listesi sunmuş ve şüphelilerin halen kamu gücüne sahip olduğunu ve delilleri karartma şüphesi bulunduğunu vurgulamıştı.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…