Adli tıp uzmanları: Depremde beş bin kişi kimliksiz defnedildi

Depremlerde hayatını kaybedenlerin resmi sayısı 45 bin olarak açıklansa da şimdilik en az 5 bin kişinin kimliksiz olarak defnedildiğini belirlediklerini Adli Tıp uzmanları, kritik ilk 24 saatin geçtiği ve ölenlerden doğru örnek alınmadığını söylüyor.

Depremin ardından 24 gün geçmesine rağmen çok sayıda kişi hala yakınlarını arıyor. Adli tıp uzmanları ise definlerde kimliklendirme için kritik olan ilk 24 saatin doğru kullanılmadığını söylüyor.

Kimlikleri hâlâ tespit edilemeyenlerin yanı sıra çeşitli nedenlerle kayıtlara girmemiş vefatlarla birlikte depremlerdeki ölü sayısının önümüzdeki aylarda biraz daha artabileceği bekleniyor.

Yetkili bakanlıklar ise henüz kaç kişinin kayıp olabileceği ya da kaç kayıp başvurusu olduğuna ilişkin bir açıklamada bulunmadı.

Adli Tıp Hekimleri Derneği Başkanı ve Çukurova Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Hilal üç kişilik ekiple deprem bölgesinde inceleme yaptı. Prof. Hilal, toprağa verilen 5 bine yakın kişinin kimliğinin meçhul olduğunu söyledi. Prof. Halis Dokgöz ise kimlik tespitinde akut sürenin aşıldığını aktardı:

Antakya’da kimliği belirsiz gömülenlerin oranı yüzde 10, İskenderun, Maraş, Adana ve Osmaniye’de yüzde 5.

‘Cenazeler beyana göre teslim edilmiş’

Bu bizim gördüğümüz kentler. Yakınlarına ölü ya da diri ulaşamamak çok ağır. Depremin hemen sonrasında savcılıklar beyana göre cenazeleri teslim etmiş. Normalde yakını olsa da DNA örneği alınmalıydı. Hatay ve Adana’da iki aile yanlış cenazeleri teslim almış. O iki kişi sonra hastanede çıkınca durum aydınlandı. Polis ve jandarma ölenlerden parmak izi aldı. Bu izlerle yeni tip kimlik kartı ya da pasaportu olanların kimlikleri karşılaştırıldı. En çok kimlik tespiti bu yolla yapıldı. Ama bu tür kimliği olmayan ya da enkazdan geç çıkarılıp parmak izi alınamayan kişiler de çok.”

‘İlk 24 saat kritikti’

Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Halis Dokgöz de “Kimliklendirme için kritik olan ilk 24 saat bu depremde gerektiği gibi kullanılamadı’’ dedi.

Dokgöz şunları anlattı:  ‘’Deprem bölgesinde bu kez bu çalışmayı ilk olarak aile hekimi ve pratisyen hekimler yapmış. Normalde adli tıp uzmanları yapar. Normalde kurbanın kan örneğini alıp FTA kartlarına koymak gerekir. Ancak ilk gün geçmişse bu mümkün olmuyor. Bu durumda kemik ve dişten DNA örneği alınıyor. Polis ya da jandarma ise parmak izini alıyor.”

Adli Tıp Kurumu Başkanı Hızır Aslıyüksek, 21 Şubat’ta yaptığı açıklamada o güne kadar kimliği meçhullerle ilgili 387 ailenin başvurduğunu ve bunlardan 168 cenazenin kimliğini tespit edip ailelerine teslim ettiklerini belirtmişti.

Kimliği meçhul cenazelerle ilgili yakınını kaybedenlerden, ilgili başsavcılıklara, ilçelerdeki savcılıklara, Adli Tıp Kurumu’nun İstanbul merkez ve şube müdürlüklerine başvurup ağız içi sürüntü örneği veya kan vermeleri isteniyor.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR