TBB: Tutuklama tedbiri amacı dışında kullanıldı

TBB Gülşen'in tutuklanmasına ilişkin açıklamada bulunarak keyfi ve orantısız şekilde uygulanan tutuklama tedbirinin kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının ihlali anlamını taşıdığının altı çizdi: Karardan ivedilikle dönülmeli.

Türkiye Barolar Birliğince (TBB) bir konserinde, imam hatip liselilere yönelik sarf ettiği sözlerden ötürü “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan hakkında resen soruşturma başlatılan Gülşen Çolakoğlu’nun tutuklanması “tutuklama tedbirinin amacı dışında kullanımı” şeklinde eleştirildi:

“Ülkemizde yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile tutuklama tedbirinin amacı dışında kullanımı konusunda kaygı verici bir aşamada olduğumuzu bir kez daha gözler önüne sermektedir.”

‣ Sabah: Sanatçı Gülşen’e ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten gözaltı kararı çıktı
‣ Gülşen gözaltına alındı
Gülşen ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten tutuklandı

TBB tarafından Gülşen’in tutuklamasına ilişkin yapılan açıklamada “Kullanılan ifadelerin suç teşkil edip etmediği ya da ifade özgürlüğü hakkı kapsamında kalıp kalmadığı, bağımsız yargının adil yargılanma hakkına uymak suretiyle vereceği kararla belirlenecektir. Ne var ki, esasen bir koruma tedbiri olan ve şartları Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda sıkı bir şekilde düzenlenen tutuklama müessesesi, daha evvel defalarca görüldüğü üzere, söz konusu olayda da Sulh Ceza Hakimliği tarafından bir cezalandırma aracı olarak kullanılmaktadır” denildi.

Bir yargılamayı gerektirip gerektirmediğinden bağımsız olarak, tutuklama tedbirinin yalnızca sarf edilen ifadeler nedeniyle ve özellikle oluşan siyasal atmosferden de etkilenmek suretiyle orantısız bir şekilde kullanılmasının, bağımsız yargıya güveni azaltacağına ve adil yargılanmaya duyulan inancı zedeleyeceğine değinilen açıklamada şunlara yer verildi:

“Unutulmamalıdır ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarında da altı çizildiği üzere, yargı organlarının yalnızca bağımsız ve tarafsız olmaları yeterli değildir; aynı zamanda bağımsız ve tarafsız bir görüntü sergilemeleri ve kamuoyunda da bu güveni oluşturmaları gerekir. Oysa bu tür hukuk dışı uygulamalar hukuki güvenlik ilkesinin yerine yargı eliyle kamuoyunda baskı atmosferini yaratmaktadır.”

Türkiye Barolar Birliğince yapılan açıklamada kanunda yazılı şartlara uyulmaksızın keyfi ve orantısız şekilde uygulanan tutuklama tedbirinin kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkının ihlali anlamını taşıdığının altı çizilerek Gülşen‘in tutuklama kararından ivedilikle dönülmesi gerektiğini belirtildi.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR