İfade ÖzgürlüğüKültür-SanatManşetTürkiye

Gülşen ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten tutuklandı

0

Bir konserinde, imam hatip liselilere yönelik sarf ettiği sözlerden ötürü “halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçundan hakkında resen soruşturma başlatılan Gülşen Çolakoğlu çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

Bugün İstanbul-Beşiktaş’taki evinden gözaltına alınan Gülşen, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube’de ifade verdikten sonra adliyeye sevk edildi. Burada İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosu Savcılığı‘nda verdiği ifadesinde suç işleme kastı olmadığını belirterek suçlamaları reddetmişti.  Adliyedeki işlemleri tamamlandıktan sonra sulh ceza hakimliğine sevk edilen Gülşen hakkında tutuklama kararı verildi.

Sabah: Sanatçı Gülşen’e ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ten gözaltı kararı çıktı
Gülşen gözaltına alındı

Savcının yazdığı sevk yazısında, “şüpheli Gülşen Çolakoğlu’nun konser sırasında yaptığı konuşmada imam hatiplilerle ilgili söz ve beyanlarda bulunduğu, bunların basın yayın organlarında, sosyal medya platformlarında yer aldığı ve sarf edilen sözlerin toplumun bir kesiminde yoğun tepkilere neden olduğu” belirtildi.

Tanıdık Savcı: Adli kontrol tedbirleri yetersiz kalır

Bu tepkilerin, özellikle sosyal medyada yapılan çok sayıda paylaşım ve yorumla gündem olduğu kaydedilen sevk yazısında şu ifadeler yer aldı: “Soruşturma konusu sözlerin kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlike oluşturacak şekilde kamu güvenliğini bozucu ve sarsıcı niteliğe haiz olduğu, bu şekilde halkın farklı özelliklerine sahip bir kesimini diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik içirmesi nedeniyle TCK 216/1. maddesinde düzenlenen ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik’ suçunun unsurlarını oluşturduğu, bu kapsamda kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve CMK 100. maddesinde yazılı tutuklama sebeplerinin bulunduğu…”

Savcı, “şüphelinin, üzerine atılı suçun vasıf ve mahiyeti, mevcut delil durumu, suça dair yasada yazılı cezanın üst haddi göz önüne alınarak, adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağı” gerekçesiyle tutuklama talep etti.

TCK 216. Madde; “Halkı Kin ve Düşmanlığa Alenen Tahrik veya Aşağılama” suçu 1 yıldan 2 yıla kadar hapis cezası öngörüyor.

Gülşen’i tutuklamaya sevk eden savcı ise usulsüz bir şekilde atandığını ortaya çıkaran Türkşad Kunthan Uçuk. Savcı Uçuk, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla 49 gün hapsedilen gazeteci Sedef Kabaş’ı da tutuklatan savcıydı.

Savcı Uçuk, Hâkimler ve Cumhuriyet Savcıları Hakkında Uygulanacak Atama Ve Nakil Yönetmeliği’ne aykırı bir şekilde İstanbul‘da görevlendirilmişti. 30 Eylül 2021 kararı ile Osmaniye’ye atanan savcı Savcı Uçuk, 6 Ekim 2021 tarihinde Adli Yargı Kararnamesi ile altı günde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na atanmıştı.

Nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliği, Savcı Uçuk’un talebini kabul ederek sanatçının tutuklanmasına karar verdi. Gülşen, sağlık kontrolünün ardından Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi‘ne sevk edilecek.

Soruşturma dört ay sonra re’sen başlatıldı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Gülşen dört ay ay önce bir konser sırasında orkestra arkadaşlarıyla şakalaşırken imam hatip liselilerine yönelik sözlerinin sosyal medyada paylaşılmasının ardından “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçundan resen soruşturma başlatmıştı.

Gülşen savcıya verdiği ifadede, olaya konu sözlerin 30 Nisan 2022’de Ataşehir konserinde söylediğini belirterek şunları kaydetti:

“25 yıllık sanatçıyım. Müzisyen çalışma arkadaşlarım var. Bu grupla birlikte konserlerde sahne alırım. Kadromda klavye müzisyeni olarak yer alan Miraç isimli arkadaşımın lakabı ‘imam’dır. Ayrıca arkadaşlarla kendi aramızda ‘aptal, salak, sapık’ olarak şakalaşırız. Talihsizlik olarak bu iki kelime bir araya gelmiştir. Arkadaşımız imam hatipte okumamıştır. Grupta tüm arkadaşlarımın lakabı mevcuttur. Orkestrama, ‘Beni seyircilerimin arasına omuzlarınızda taşıyın’ demem üzerine, bana orkestra arasından ‘Seni imam taşısın’ şeklinde cevap gelince bahse konu konuşma Miraç ile aramızda geçmiştir. Bu konuşma, konsere gelenlere ya da medyaya hitaben yaptığım bir konuşma değildir”

Ülkesini seven, fırsat eşitliğine inanan, kimseyi ayırıp örselemeyen bir sanatçı olduğunu söyleyen Gülşen, şöyle devam etti:

“Bu kısa görüntü aylar sonra kim tarafından ne amaçla servis edildi bilemiyorum. Ancak provokatif amaçlı olarak servis edildiğini düşünüyorum. Aramızdaki esprilerin bu haliyle kamuoyuna yansıması sonucu yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. Ben imam hatiplileri ya da ülkemizin bir kısmını kötülemek, onlara hakaret etmek amacıyla asla bu konuşmayı yapmadım. Ülkenin tüm değerlerine ve hassasiyetlerine saygım sonsuzdur. Ayrıca yaşanan olayın zamansız bir yerde gerçekleşmesi talihsizliktir. Ben memleketimin bütünlüğünü, dil, din, ırk hiçbir şekilde kategorize etmeden ülkemin bütünlüğünü ve refahını görmek için mücadele ediyorum. En yakın arkadaşımla yaptığım esprinin insanları kışkırtıcı bir şekilde yorumlanmasını kabul etmiyorum. Ben yıllardır tanınan bir insanım. Şu ana kadar meslek hayatımda herhangi bir grubu veya insanı ayırt ya da kategorize etmedim. Şakalaşmanın herhangi bir gruba yönelik nefret içerikli olarak algılanması beni çok üzmüştür.”

Gülşen Çolakoğlu, hakimlik sorgusunda verdiği ifadede de emniyet ve savcılıkta verdiği ifadeyi tekrar ettiğini söyleyerek, “Bana ihtiyacı olan bir çocuğum var. Ben suç işlemedim. Bana ihtiyaç olunan her an gelebilirim. Tutuksuz yargılanmak istiyorum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum” dedi.

Sosyal medya ayağa kalktı

Gülşen Çolakoğlu’nun tutuklanması şaşkınlık yarattı. Sosyal medya üzerinden tepkilerini ileten, başta hukukçu ve siyasetçiler olmak üzere çok sayıda kişi, böyle bir suçlamayla tutuklama yapılamayacağını, yapılanan seçime doğru giden Türkiye’de gözdağı vermekten ibaret olduğunu söyledi.

You may also like

Comments

Comments are closed.