Yıldız Kenter yaşamını yitirdi

Türk tiyatrosunun büyük ismi Yıldız Kenter, iki gündür tedavi gördüğü hastanede, akşam saatlerinde hayata veda etti.
Türk tiyatrosunun duayen ismi Yıldız Kenter, 91 yaşında hayatını kaybetti. Kenter Cumartesi günü yoğun bakıma kaldırılmıştı.

11 Ekim 1928 doğumlu Yıldız Kenter, yabancı ve Türk çok önemli yazar ve şairlerin oyunlarını birçok ülkede sahnelemiş; Shakespeare, Çehov, Brecht, Inoesco, Melih Cevdet Anday, Adalet Ağaoğlu, Necati Cumalı’nın da aralarında bulunduğu yazarların 100’den fazla oyununu sahneye taşımıştı.

Kenter, 80’li yaşlarının ortalarına kadar sahneye çıkmaya devam ediyordu. usta sanatçının son 2 yıldır akciğer rahatsızlığı yaşadığı belirtildi. Yıldız Kenter, 1981 yılında devlet sanatçısı ünvanı almış, 1994’de Finlandiya Dünya Kadın Kuruluşu tarafından yüz yılın en başarılı yüz kadınından biri olarak onurlandırılmıştı.

Ağabeyinin yanına defnedilecek

Yıldız Kenter’in cenazesinin salı günü, Kilyos‘ta, 2012’de yaşama veda eden ağabeyi Müşfik Kenter’in yanında toprağa verileceği bildirildi.

‘Yakılmak istiyorum’ demişti

Yıldız Kenter, 2008 yılında Odatv’ye yaptığı açıklamada,  hayatını kaybettikten sonra yakılmak istediğini açıklamıştı:

“Ben yakılmak istediğimi söylüyorum. Bunun sebebi var zaten mecbur olacaklar ileride bunu yapmaya. Mezarlıklar adam almıyor artık. Geçen gün benim yengem öldü. Ölüsünü ağabeyimin yanına gömdüler, üstüne gömdüler yani. Fakat yol diye bir şey yok, yollara bile gömmüşler ve üstüne basıyorsun yüreğin titriyor.”

Yıldız Kenter kimdir?

Asıl adı Ayşe Yıldız olan duayen oyuncu, 11 Ekim 1928’de İstanbul’da doğdu. Annesi İngiliz Olga Cynthia (Turkiye Cumhuriyeti vatandaşlığını aldıktan sonra adı Nadide Kenter olarak değişmiştir) ve babası Türk diplomatı Ahmet Naci Kenter’dir. Ankara Devlet Konservatuvarı Yüksek Bölümünü sınıf atlayarak bitirdi. On bir yıl Ankara Devlet Tiyatrosu’nda çalıştı. Rockefeller bursu kazanarak American Theatre Winng, Neighbourhood Play House ve Actor’s Studio’da oyunculuk ve oyunculuk öğretiminde yeni teknikler üzerine çalışmalar yaptı. ABD’den döndükten sonra Ankara Devlet Konservatuvarı’na hoca olarak atandı. 1959’da Devlet Tiyatrosu’ndan ayrıldı. Muhsin Ertuğrul ile bir yıl çalıştı. Kardeşi Müşfik Kenter ve eşi Şükran Güngör ile Kent Oyuncuları topluluğunu kurdu. Daha sonraki yıllarda sürekli olarak Amerika Birleşik Devletleri ve İngiltere’de “Değişen Eğitim Metotları” ve “Oyunculuk Metotları” üzerine çalışmalar yaptı.

1962’de yılın kadını seçildi

1956 yılından itibaren Ankara Devlet Konservatuvarı, İstanbul Belediye Konservatuvarı ve İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü’nde bölüm başkanlığı ve hocalık yaptı. 1962’de tiyatroya hizmetlerinden ötürü “Yılın Kadını” seçildi. 1968’de, İstanbul’da, Kenter Tiyatrosu’nun binasının inşaatını tamamladı. Sinema oyuncusu olarak üç kez Altın Portakal ödülüne layık görüldü. Sovyetler Birliği, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Almanya, Hollanda, Danimarka, Kanada, Yugoslavya ve Kıbrıs’ta İngilizce ve Türkçe oyunlar sergiledi.

Ödül dolu bir sanat hayatı 

100’ün üstünde oyun oynadı, 100’e yakın oyun sergiledi. 1981’de “Devlet Sanatçısı” olarak ödüllendirildi. 1984 de Roma’daki İtalyan Kültür Birliği’nce “Adalaide Ristori” ödülüne layık görüldü. 1989 yılında, Korsika – Bastia Film Festivali’nde, Hanım filmindeki rolüyle “En İyi Kadın Oyuncu” ödülünü aldı. 1991 yılında tiyatro sanatına hizmetlerinden ötürü Uluslararası Lions Kulübü’nün “The Melvin Jones”uyla ödüllendirildi. İki kez “Ulvi Uraz -En İyi Kadın Oyuncu”, üç kez de aynı dalda “Avni Dilligil” ödülüne layık görüldü.

1994’de Konken Partisi oyunundaki Fonsia rolü ile “Olağanüstü Yorum” ödülünü aldı. Finlandiya Dünya Kadın Kuruluşu tarafından yüz yılın en başarılı yüz kadınından biri olarak onurlandırıldı. 1995’de Kültür Bakanlığı, tiyatro sanatına katkılarından ötürü Onur Ödülü’ne layık gördü. Kenter’e aynı yıl tiyatro sanatına katkılarından dolayı “Mevlana Kardeşlik ve Barış” ödülü ve 1996’da Magazin Gazetecileri Derneği tarafından Ramiz ile Jülide’deki Jülide rolü için “En İyi Kadın Oyuncu” ödülü verildi. 19 Mayıs 1997’de Uluslararası İstanbul Festivali tarafından verilen Onur Ödülü, Yıldız Kenter’e Dame Diana Rigg tarafından takdim edildi.
Maria Callas rolüyle, 1998’de Ankara Sanat Kurumu “Yılın Kadın Sanatçısı”, 1998 Muhsin Ertuğrul Yaşam Boyu Başarı Ödülü, 1998 Cumhurbaşkanlığı Büyük Kültür ve Sanat Ödülü, MARTI adlı oyunda Madam Arcadina rolüyle 1999 Afife En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’ne laik görüldü. Aynı ödülü 2000 yılında, Nükte adlı oyundaki rolüyle yeniden kazandı. 2005–2006 sezonundan bu yana sahnelenen Gece Mevsimi adlı oyundaki Lily rolüyle, Sanat Kurumu En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nün de sahibi oldu.

Kent Oyuncuları’nın kuruluşunun 45. yılında yeniden Ben Anadolu’yu seyirciyle buluşturan Yıldız Kenter, oyunculuk kadar önemsediği oyuncu yetiştirme görevini Koç Üniversitesi’nde verdiği derslerle sürdürdü. 2008–2009 sezonunda başrollerini Defne Halman ve Engin Hepileri’nin paylaştığı Victoria (Zafer)’i sahneye koyarak 60. sanat yılını kutladı. 2009-2010 sezonunda Eugene Stickland’ın Kraliçe Lear adlı oyununu yönetti ve baş rolünü oynadı. Bu oyunla 2010 yılı Sadri Alışık En İyi Kadın Oyuncu Ödülü’nü aldı.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Çevre aktivistlerinin gözü Busan’da: Dünya izliyor, plastikten vazgeçin

Busan'da ikinci gününe giren Küresel Plastik Anlaşması görüşmelerinde çevre örgütleri ve sivil toplumun plastikten uzaklaşmayı hedefleyen bir anlaşma için baskısı artıyor.

Güneş enerjisi, Türkiye’nin elektrik talebindeki artışın üçte ikisini karşıladı

Ember'in analizine göre, en yüksek talebin olduğu dönemde güneş enerjisi talep artışının üçte ikisini karşılıyor. Temmuz 2024'de 10 milyondan fazla kişiye elektrik güneşten sağlandı.

Hollanda genetik mutasyonla üretilen kedilerin sahiplenilmesini yasaklıyor

Scottish Fold ve Sphynx kedilerin yarışmalara, gösterilerine katılmaları ve reklamlar ve sosyal medyada sergilenmesi de yasaklanacak.

Gazeteci, yazar ve hak savunucularına gözaltı dalgası

Bu sabah çok sayıda ilde yapılan operasyonlarda 13 gazeteci de gözaltına alındı. Dosyalara gizlilik kararı verildiği için gerekçe bilinmiyor.

KIYIDA’dan kıyıların kiralanmasına karşı mücadele çağrısı

Kıyıda Hareketleri Ağı, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri, kıyıların özel şirketlerce işgaline karşı Anayasa hatırlatması: Kıyılar hepimizin, kiralayamazsınız!

EN ÇOK OKUNANLAR