Kırklareli ili Vize ilçesi Soğucak köyünde yapılması planlanan Limak Çimento Sanayi ve Ticaret A.Ş. Trakya Şubesi tarafından yapılması planlanan “84848 (ER:3119332) Ruhsat Numaralı I-B Grubu Çimento Kili Ocağı” projesinin halkı bilgilendirme toplantısı köy halkının projeye karşı olması nedeniyle yapılamadı.
Soğucak, Doğanca ve Pazarlı köyleri arasında açılması planlanan kil ocağı için halkı bilgilendirme toplantısı yapmak isteyen kurum yetkilileri toplantı mahalline giremeden, toplantı başlatılamadan, tutanak da tutamadan köyden ayrılmak zorunda kaldılar.
Köylüler, “Bahse konu faaliyet alanı olarak belirtilen çimento kil ocağının geçimimizi sağladığımız, yaşadığımız doğal ve sosyal yaşam alanlarımızın, ormanlarımızın olduğu, su kaynaklarımızın bulunduğu yerlerde inşa edilmesini istemiyoruz” diyerek halkı bilgilendirme toplantısına Soğucak köyünde yaşayanların yanı sıra faaliyetten etkilenen ee etkilenecek olan, Vize ilçesi ve köylerinde yaşayanların da projeye karşı olduklarını belirttiler.
Kırklareli Vize Soğucak köyünde ÇED Halkı bilgilendirme toplantısı yapılamadı. Köylünün ısrrarlı ve yoğun protestosu sonucu Yetkililer toplantı mahalline giremediler. Köyden ayrıldılar. @anavarrza @yesilgazete pic.twitter.com/UGif3WSYVj
— Göksal ÇİDEM (@goksalcidem) 26 Eylül 2018
Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Göksal Çidem de yaşanan gelişmeyi twitter hesabından, “Kırklareli Vize Soğucak köyünde ÇED Halkı bilgilendirme toplantısı yapılamadı. Köylünün ısrrarlı ve yoğun protestosu sonucu Yetkililer toplantı mahalline giremediler. Köyden ayrıldılar.” sözleri ile duyurdu.
Konuya dair gazetemize açıklama da yapan Çidem, “Bizler bölgede yaşayanlar olarak, Madencilik Şirketlerinin çevre hakkından sonra, yaşam hakkımızı da yok etmesini istemiyoruz. Madencilik faaliyetleri başlamadan önce Soğucak köyü kaynakları 27 köyün su ihtiyacını karşılamakta iken, günümüzde sadece 1-2 köyün su ihtiyacını karşılamaktadır. Patlatmalı madencilik sonucu tarım ve hayvancılık ile geçinen köyler üretim faaliyetleri azalmış, geçimde acze düşmüşlerdir.” dedi.
Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi Başkanı Göksal Çidem sözlerini şöyle sürdürdü:
“Köylerin son kalan doğal yaşam alanları ile birlikte hayvancılık ve su kaynakları yok olacak, sosyal yaşam bitecektir.
Çevre mevzuatına göre proje değerlendirilmesinde “halkın katılımı” ilkesi esastır. Uluslararası Çevre Koruma Sözleşmelerine göre Halkın istemediği hiçbir projeye hiçbir yatırıma izin ve onay verilemez.
Bizler aşağıda imzası bulunan bölgede yaşayanlar, Muhtarlar, Dernek, Oda, temsilcileri olarak bölgemizde yapılmak istenen bu madencilik faaliyeti bilime, hukuka ve mevzuata aykırıdır diyoruz.
Danıştay 6, Dairesi 2013/9178 sayılı kararı ile iptal ettiği 1/100,000 ÇDP’da, biriside “bölgenin en hassas ve ciddi ölçüde zarar görmüş su ve toprak kaynaklarının korunması ve sağlıklaştırılması” gerektiği hükmedilmiştir.
Anayasa madde 56’ya göre ([1]), “Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak, çevre kirlenmesini önlemek, devletin yükümlüğü, vatandaşların ise ödevidir.” insanların, hayvanların, kuşların, bitkilerin, çiçeklerin, böceklerin, balıkların yaşadığı çevrenin bozulmasına, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkının ihlal edilmesine neticede “sağlık hakkı”, “çevre hakkı” nın özü nedeni ile Anayasa’nın 17,maddesinde düzenlenen “yaşam hakkı ”’na aykırılık oluşacaktır. Anayasanın 17. maddesinin birinci fıkrasında ; “Herkes, yaşama, maddî ve manevî varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir” denilmektedir.
Çevre düzeni planlarına, Anayasamızın ilgili maddelerine, Çevre Kanununa, ÇED yönetmeliğine ve mevzuata aykırılık teşkil eden projenin Çed Yönetmeliği Madde 6 – (4)’e göre, “Bu Yönetmelik hükümlerine göre karar tesis edilmeden önce, projenin gerçekleştirilmesinin mevzuat bakımından uygun olmadığının tespiti halinde, aşamasına bakılmaksızın süreç sonlandırılır.”Hükmünün uygulanmasını talep ediyoruz.
Bölgede faaliyette olan bir çok Kalker Ocağı ve Kırma Eleme Tesislerinin yarattığı olumsuz etkileri yaşarken ve gözlemlerken, yenilerinin ilave edilmesi doğal ve sosyal yaşamı yok edeceği açıktır.
Soğucak: Istrancaların en önemli su kaynakları ve ormanlarına sahip köy
Soğucak, Istrancaların en önemli su kaynaklarına ve ormanlarına sahip bir köy. Pazarlı ise Eski İstanbul’a su sağlayan 1653 yıllık dünyanın en uzun su ikmal sisteminin başlangıç noktası. Proje yürütücüsü İTÜ’den Prof. Dr. Derya Maktav ve Edinburgh Üniversitesi’nden Prof. Dr. James Crow’a göre bu, üzerinde mühendislik harikası 40 kemer bulunan dünyanın yeni harikasının keşfi.
Istrancalar’dan başlayarak İstanbul’a ulaşan 450 kilometrelik sistem Antik çağda muazzam bir hidrolik mühendisliği temsil ediyor ve dünya kültür mirası ilan edileceğine kuşku duyulmayan bir noktada, onlarca kil ve kalker ocağı açılmış ve açılması planlanıyor. Geçmişe, bugüne, ormana, toprağa, suya sahip çıkıp korumazsak geleceğe ne bırakacağız..?
Bizler Kırklareli Kent Konseyi Çevre Meclisi ve bileşeni olduğumuz Trakya Platformu olarak yaşamı savunan üreten köylümüze dün olduğu gibi, bugün ve yarın her şart ve koşulda, her yerde her zaman destek olmaya devam edeceğiz.
Soğucak, Pazarlı ve Doğanca köy muhtarlıklarına gösterdiği duyarlılık ve kararlılıktan dolayı teşekkür ediyoruz.”
(Yeşil Gazete)