Türkiye’de neden yerel para birimleri yok? – Uygar Özesmi

Bu yazı dunya.com sitesinden alındı

Dünya’da kayıtlı olan 310 yerel veya topluluk para birimi var. Tamamlayıcı Para Birimleri Bilgi Merkezi’nde kayıtlı bu 310 para birimi, 46 ülkeye dağılmış durumda, henüz kayda girmemişlerle belki binlerce… Niye bu kadar yerel para birimi tedavüle sokulmuş? Dolar, Euro, Lira neyimize yetmiyor? Kendi başına yeterli değil ki, yerel para birimlerinin adına “tamamlayıcı” eklenmiş… Yerel para birimlerimiz olsa, bakın ne işe yarayacaklar: Yerel pazarları hareketlendiriyorlar, paranın yerelin dışına kaçmasını engelleyerek yereldeki insanları zenginleştirip, yaşam kalitelerini yükseltiyor, insanların yerel işletmelere sahip çıkmasını sağlıyor, ulaştırmayı azaltıp karbon ayak izini küçültmenin yanı sıra yerel doğal varlıklara insanların sahip çıkmasını sağlıyorlar. Yerel KOBİ’ler arası işbirliklerini çoğaltmak, yerel yönetimler ile işletmeler arasındaki sinerji ve işbirliklerini arttırmak, özel indirimler sağlayarak müşteriye maliyetleri azaltmak, gibi sayısız nimetleri var. Şimdi diyeceksiniz ki ama… bizde de var. 10 kahve alana bir bedava kartlarımız, telefon uygulamalarımız, bonuslarımız, millerimiz var… Var olmasına var da bunlar müşteri sadakati programları. Faydası tek şirkete, eh azıcık da müşteriye, zira şirketlere kârlılığı ispatlandığı için yürüyor bu programlar. Topluma faydası kimin önceliğinde? Toplu satış ve pazarlama avantajları ile bu programlar CRM’e yükledikleri “sadık müşterileri” üzerinden daha da çok kâra dönüşebiliyor.

Bizim burada bahsettiğimiz bir şirketin veya kurumun yararına olan bir para birimi değil. Kamusal bir hizmetten bahsediyoruz. Aynen TL gibi işleyen, yerelde veya bir kooperatif gibi bir araya gelmiş insan topluluklarının arasında kullanılan, üyelerin tamamına açık bir para biriminden bahsediyoruz. Peki bu uygulama kamusal anlamda faydalı ise kanuna aykırı mı? Kanuna da aykırı değil çünkü TL muadili bir kupon. Vergisi, harcı aynen TL muadili olarak, TL olarak belgelenip ödenebiliyor. İki Birbirinden farklı ve faydaları açısından da farklılaşan iki örnek verelim… Biri İngiltere diğeri İsviçre, sosyal demokrasinin kalesi İsveç değil paranın kalesi İsviçre’den. Brixton Pound’u (B£) İngiltere’de bir şehir olan Brixton’daki işletmeleri, yerel üretim ve ticareti güçlendirmek için tedavüle sokulmuş bir para birimi. Sterlin’in yerine geçmek üzere değil onu tamamlamak ve yanında kullanılmak üzere dükkan ve işletmeler tarafından kullanılıyor. Brixton çarşısındaki esnafın aralarında dayanışmasına vesile olurken Brixton’lı olma gururunu yani hemşehrilik ruhunu güçlendiriyor. 2009 yılında kağıt para olarak tedavüle giren B£, 2011 yılında SMS ile çalışan elektronik bir sistem halini alıyor. Şu anda 250’nin üzerinde işletme B£’unu kabul ediyor. Yeni Ekonomi Vakfı’nın hesaplarına göre B£ gibi yerel para birimleri ortalama 3 katı daha fazla yerel ekonomide çevriliyor, yani harcanan her 1000 B£ şehirde 3000 £ değer yaratacak şekilde dolaşıyor. Bu sayede şehirde esnaf başta olmak üzere yaşayan herkesin yaşam standartlarını yükseltiyor. Dışarıdan mal geleceğine yerel üretilmiş mallara yönelik bilinci ve talebi arttırdığı için ulaştırma maliyetleri düşerken ulaşımdan kaynaklanan ve iklim değişikliğine neden olan gazların salımını da azaltıyor. B£ bugün yalnız değil Bristol, Cardiff , Cornwall, Exeter, Kingston, Lewes, Liverpool, Plymouth, Stroud, Totnes, Worcester, Hackney ve Oxford da kendi yerel para birimlerini tedavüle sokmuş durumda.

Gelelim İsviçre’ye. İşin içinde banka olmazsa olmaz. Ama bu bildiğiniz bankalardan değil. WIR Bankası. WIR Almanca Wirtschaftsring’in kısaltılmış hali, yani işletme döngüsü. WIR 1934’de bir kooperatif olarak kurulmuş, sonra bankaya dönüşmüş. Şu anda 60 bin üyesi var (İsviçre’deki işletmelerin yüzde 17si), bunlardan 45 bini KOBİ, 15 bini şahıs şirketleri. Birbirlerinden alışveriş yaparak topluca 10 haneli bir ciro yaratıyorlar (İsviçre GSMH’sının yüzde 2’sini). Bu nedenle Dünya’daki en büyük ölçeklenmiş B2B kapalı devre para birimi olarak kabul ediliyor. İsviçre frangına konvertibl olan para birimi yine tamamlayıcılık görevini üstleniyor. Ekonomist James Stodder’in yaptığı araştırmaya göre kapalı devre WIR para birimi finansal kriz dönemlerinde KOBİ’lerin etkilenmemesini sağlıyor, ciro ve kârlarının azalmasını önlüyor. Yapılan araştırma WIR toplam cirosu GSMH’nın yüzde 2’si olmasına rağmen istatistiki açıdan anlamlı sonuçlar vermiş. İsviçre KOBİ ve şahıs şirketlerinde yaratılan değer WIR olarak aralarında pervane gibi dönüyor, ekonomiye değer üstüne değer katıyor. Başta sorduğumuz soruya geri dönelim: “Türkiye’de neden yerel para birimleri yok?” Bizim ekonomimiz pek canlı ve güçlü de benim mi haberim yok? Yoksa yerel para birimleri var da cehaletimden mi? Varsa, lütfen bana [email protected] adresinden yazın, anlatayım gelecek hafta.

 

Uygar Özesmi – Dünya 

Meraklısına: community-currency.info; complementarycurrency.org; groupcurrency.org neweconomics.org; good4trust.org; brixtonpound.org; wirbank.ch

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Balık ekmek yemekle olmaz, Marmara’nın suyunu için!-Mehveş Evin

Ne yazık ki müsilaj felaketini balık yemek, denize girmek, denizin yüzeyini temiz görmeye indirgemek, bu büyük ekolojik krizi durdurmanın önündeki en büyük engel.

Marmara Denizi’ndeki kirlilik sorununa bir çözüm: Agroekoloji – Bülent Şık

Agroekolojik yöntemler sulardaki nitrat kirliliğini azaltıcı bir sonuç doğurur ve bu da içme suyu kaynaklarının korunması anlamına gelir.

Örgütlü sessizlik – Arat Dink

Zeki Tekiner, dört ay önce başka bir silahlı saldırıdan şans eseri ölümcül bir yara almadan kurtulmuştu. Vali’yi olayın siyasi boyutu olduğuna ikna edememişlerdi. Dostları Nevşehir’den bir süre uzaklaşmasını istediler. O, “Bana Nevşehirliden zarar gelmez” dedi, kaldı. Su, tanıdık akıyor, değil mi?

Marmara Denizi’ndeki müsilaj kirliliğinde kömürlü termik santrallerin etkisi incelenmeli- Pelin Cengiz

İstediğiniz kadar yüzey temizliği yapın, bir yeri temizlerken diğer taraftan atık devam ediyorsa buna temizlik denir mi?

Marmara’nın ölümü: İstanbul kolera salgınına hazır mı – Bülent Şık

Denizdeki müsilajin kolera salgını getirmesi mümkün. Ama her şeye rağmen devam etmekten ziyade durmayı, onarmayı öne çıkarmalıyız. İnsan, bitki, hayvan ve çevre sağlığını bir bütünün birbiriyle ilişkili parçaları olarak görmeye çalışarak çözümler arayacağız.

EN ÇOK OKUNANLAR