Köşe YazılarıManşetYazarlar

Tüm önlemleri kaldırmak ne kadar doğru?

0

1 Temmuz tarihinden itibaren ülkemizdeki tüm Covid-19 önlemleri kaldırıldı. Artık restoranlar, kahvehaneler, sinemalar; aklınıza gelebilecek her türlü yer, üstelik müşteri sınırlaması olmaksızın açık. Gece ve Pazar günleri uygulanan sokağa çıkma kısıtlamaları da kaldırıldı. Kısıtlamaların kaldırılmasıyla beraber sahiller, tatil yöreleri doldu, bırakın fizik mesafeye dikkat etmeyi, insanlar sıcak yaz günlerinde maske kullanımı bile gevşettiler…

Peki, Covid-19’a karşı önlemlerin gevşetilmesi, daha doğru bir deyimle tamamen kaldırılması ne kadar doğru?..  Pandeminin başından bu yana salgın ile ilgili doğru analizler yapan Halk Sağlığı uzmanı Doç. Dr. İlker Belek’e göre ‘henüz tam aşılı oranımız %20 bile değilken bu kadar açılmamız’ doğru değil. Doç. Dr. Belek bu yorumunu yaparken bize önümüzdeki İngiltere örneğini hatırlatıyor. Bilindiği gibi İsrail gibi hızlı ve başarılı bir aşılama programı uygulayan İngiltere bizim gibi birden tüm önlemleri kaldırmak yerine kademeli bir normalleşme takvimi uygulamaya başlamıştı. Buna karşın ülkede 20 Mayıs’tan itibaren vaka sayılarında yükselme başladı. Bu yükseliş sonucu son bir hafta içinde günlük ortalama vaka sayıları tekrar 23 binlere yaklaştı. Ülkede 20 Mayıs’ta 0.2 olan günlük testlerde pozitif çıkma oranı 1 Temmuz’da %1.8’e ulaştı. Gerçi bu oran önceki pik seviyeleri olarak görülen 16 Kasım 2020’de %7,6, 11 Ocak 2021’de ise %10,2 idi. Günümüzdeki oran henüz bu düzeylerden epey uzaksa da artış eğilimi tüm ülkede tedirginlik yaratıyor. Bu nedenle de İngiltere açılım takviminin bazı unsurlarını şimdilik iki veya üç haftalık sürelerle erteledi. Ülkede şu andaki hakim şuş ise Delta (Hint) varyantı…

Rusya ve İngiltere’ye dikkat

Bu varyantın hakim olduğu diğer ülkelerden biriyse Rusya ve bu Rusya’dan ülkemize her gün çok sayıda uçuşla yoğun bir turist girişi oluyor. Oysa birçok Avrupa ülkesi İngiltere’deki bu tablo nedeniyle bu ülkeye havayolu uçuşlarını askıya aldı. Delta varyantı İngiltere’de nisan ayı ortalarında ilk kez saptandı ve mayıs ortalarında ise oranı %50’ye yükseldi. Bugün ise delta varyantı İngiltere’de %98 oranıyla hakim varyant. Üstelik Delta varyantının İngiltere’deki yükselişi haziran ayı itibarıyla toplumun %50’nin tam aşılı olduğu bir ortamda gerçekleşiyor. Bu arada ülkemizde de haziran ayının başından bu yana yaygın kullanılan iki doz BioNTech aşısının İngiltere’de yayınlanan bir rapora göre Delta varyantı için enfeksiyona karşı koruyuculuğunun %79, hastane yatışlarına karşı koruyuculuğunun %96 olduğunu gösteriyor.

Doç. Dr. Belek’e göre ‘ tablo içinde tek iyi nokta günlük ölüm sayısının (ortalama 17) ve fatalite hızının (0.1) düşük olması…’Ancak burada bile tedirgin edici bir nokta var: 21 Haziran’a dek Delta varyantına bağlı toplam ölüm sayısı 117 iken, bunların 50’si 2 dozla tam aşılanmış 50 yaş üzerindeki bireylerde saptandı. Öte yandan aşılanmamış bireylerdeki ölüm sayısının 44 oluşu da ilginç: Tam aşılama oranı %50 iken, tam aşılı ve aşısızlardaki ölüm sayısı neredeyse eşit.  Bu nedenle İngiltere Aşılama ve Bağışıklama Birleşik Komitesi 30.6.2021 tarihinde eylül ayında risk gruplarına 3. doz aşının uygun olacağı görüşünü dile getirdi.

Tam aşılı oranı yüzde 20 bile değil

Ülkemize gelince toplumumuzdaki tam aşılı oranı %20’lere henüz yeni varıyor. Üstelik turizm sezonuna girdik ve İngiltere gibi Delta varyantının etkili olduğu bir ülkeden; Rusya’dan ülkemize çok yoğun bir turist girişi var. Kısıtlamaların kalktığı 1 Temmuzdan bu yana tatil yörelerinden, eğlence merkezlerinden ürkütücü kalabalık görüntüleri geliyor. Kentlerdeki toplu ulaşım araçları tıklım tıklım dolu. Toplumumuz Sağlık Bakanlığı’nın tüm önlemleri kaldırmasıyla beraber ‘tehlike geçti’ algısına sahip oldu. Oysa yine bakanlığın açıklamasına göre Delta varyantı ülkemize girdi ve gün geçtikçe oranı yükseliyor. Bu tabloda kısa süre sonra İngiltere benzeri tekrar vaka sayılarında artışı görebiliriz. Unutmayalım; İngiltere nüfusunun %50’sini tam aşılı hale getirmişti ve Delta varyantı ülkeye girinceye kadar günlük vaka sayılarını 2000’lerin altına kadar düşürmüştü. O dönemde de ‘kademeli açılıma’ geçmişti.

Doç. Dr. Belek’in altını çizdiği gibi; ‘henüz tam aşılı oranımız %20 bile değilken bu kadar açılıp saçılmamız iyi değil’  Üstelik Delta varyantı ülkemize giriş yapmışken…

 

You may also like

Comments

Comments are closed.