Enerjiİklim KriziManşet

Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesi’nde kömür protestosu: Havası kirli, parası kirli, neresi temiz?

0
kömür
Fotoğraf: Greenpeace Akdeniz

İnsan kaynaklı iklim krizi gerçeği ve Türkiye tarafından onaylanan Paris Anlaşması’na rağmen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın desteğiyle Türkiye Kömür Üreticileri Derneği (KÖMÜRDER) tarafından düzenlenen Dördüncü Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesi, bugün (24 Nisan) Ankara’da başladı. Zirve, 24-25 Nisan tarihleri arasında devam edecek.

KÖMÜRDER Genel Müdürü Dr. Hasan Hüseyin Erdoğan’ın açılış konuşması sırasında Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Ersin Tek “Havası Kirli, Parası Kirli, Neresi Temiz?!” yazılı pankartla ve düdük sesiyle kömürde ısrar eden karar vericileri ve endüstriyi protesto ederek, iklim aktivistlerinin yıllardır süregelen “İklim İçin Ses Ver” çağrısına cevap verdi. Barışçıl bir şekilde mesajını veren Tek, güvenlik görevlilerinin müdahalesi sonucu salondan çıkarıldı.

Kömürlü termik santrallerin karanlığında yaşayan insanları ve yaklaşan iklim krizini duymazdan gelen karar vericileri çarpıcı bir şekilde uyarmak amacıyla protestoyu gerçekleştiren Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Ersin Tek, fosil yakıtların iklim krizi üzerindeki etkisine vurgu yaptı.

“Kömürün temizi olmaz! İklim krizindeki gezegenimiz için, zehirlenen havamız için, temiz yalanını bırakın! Yeşil ve Adil Dönüşüm! Hemen Şimdi!” diyen Tek, “temiz kömür” yalanından vazgeçilmesi, Türkiye’de kömür kullanımından çıkılması ve iklim adaleti taleplerini iletti.

kömür

Fotoğraf: Greenpeace Akdeniz

Sözde ‘Temiz’ Kömür Teknolojileri Zirvesi

Paris Anlaşması’nın 2016’da yürürlüğe girmesinden beş yıl sonra Türkiye, 2021’de anlaşmaya taraf olarak 2053 karbon nötr hedefini açıkladı. Ancak bu açıklamayı takip eden eylemlerin anlaşmaya zıt düşmesi, Türkiye’nin yanlış bir politika izlediğini gösteriyor.

İklim kriziyle mücadele için 2030 yılına kadar, yeni fosil yakıt yatırımlarının durdurulması ve mevcut olanların hızlı bir şekilde kademeli olarak ortadan kaldırılması gerektiği halde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2023 Ocak ayında yayınladığı Türkiye Ulusal Enerji Planına göre kömürün enerji üretimindeki toplam payının yükseltilmesi öngörülüyor. Global Energy Monitor‘un “Yükseliş ve Çöküş” raporu, Türkiye’nin planlanan kömürlü santral kapasitesinde dünya üçüncüsü olduğunu belirtiyor.

Türkiye’de verilen taahhüde rağmen atılması gereken adımların aksine, Temiz Kömür Teknolojileri Zirvesi gibi etkinlikler finansal ve sosyal yatırımlarla devlet eliyle desteklenirken, içinde yaşanılan coğrafya kömürlü termik santraller yüzünden büyük bedeller ödüyor.

‘Havası kirli!’

Sağlık ve Çevre Birliği‘nin (HEAL) raporuna göre,1965 -2020 yılları arasında açılan ve halen 16 ilde faaliyette olan 50 MW’ın üzerindeki kömürlü termik santraller, 55 yılda toplamda 4,8 trilyon TL sağlık masrafına ve yaklaşık 200 bin erken ölüme neden oldu.

“Dünyamız olağanüstü bir krizle karşı karşıya. İklim krizi hepimizin geleceğini tehdit ediyor. Bir an önce, iklim krizinin baş sorumlularından olan kömüre dayalı olan zararlı, eski ve kirli teknolojilerden uzaklaşmamız gerekiyor. Türkiye’de ise bırakın kömürden çıkış için somut adımlar atmayı, bu teknolojilerin aklanmaya çalışıldığını görüyoruz” diyen Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Ersin Tek, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bilimsel raporlarla 55 yılda yaklaşık 200 bin erken ölüme sebep olduğu ortaya konan termik santraller mi temiz?” diye sordu.

Sıfır karbon ve sıfır kirletici prensibi ile çalışan bir termik santral teknolojisinin henüz keşfedilmediğinin altını çizen Tek, “Bu kirli, eski, ölümcül teknolojilere mahkum değiliz. İklim krizini durdurmak için zaman çok değerli. Kaynaklarımızın hala kömüre yatırılmasını savunmak gezegene karşı suç işlemekle eşdeğer” diye konuştu.

Ersin Tek, Türkiye’nin önünde hem doğaya hem ekonomiye katkı sunabilecek bir dönüşümü gerçekleştirme seçeneği olduğunu kaydederek şunları söyledi:

Yeşil ve adil bir dönüşümle, kaynaklarımızı kömür gibi eski ve ölümcül teknolojiler yerine yenilenebilir enerjiye ve kapsamlı bir iklim eylemine aktarmak zorundayız. Yeşil Adil Dönüşüm Sözleşmesini vakit kaybetmeden uygulamada görmek zorundayız.

kömür

Fotoğraf: Greenpeace Akdeniz

‘Parası kirli!’

Yatırım garantileri, arazi tahsisi, piyasa faiz oranlarının altında faiz oranları, kapasite mekanizması teşvikleri gibi maddi ve manevi varlıklar aracılığıyla aktarılan devasa destekler, tüm bu yıkıcı etkilerin, kömür yatırımına verilen kamu teşvikleri ve bankaların finansmanıyla büyüdüğünü gösteriyor.

İklim Kaosunun Bankacılığı 2023 raporuna göre Paris’te atılan imzaların üstünden geçen yedi yılda 5,5 trilyon dolar (106,73 trilyon lira) kaynak fosil yakıt yatırımlarına aktarıldı.

Geçen yıl kömür sektörünün bankalar aracılığıyla ulaştığı finansman miktarı 42 milyar dolardı. 350.org Türkiye’nin çalışmasına göre ise, Türkiye’de ise kömür finansmanına son vereceğini söyleyen sadece dokuz banka var.

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy; “Kömüre dayalı enerji üretiminin havası da parası da kirli. Yaklaşan seçimlerin ardından göreve hangi yönetim gelecek olursa olsun, Paris Anlaşması bağlamında verilen sözlere sadık kalmak için kararlı olmalı” dedi.

kömür

Fotoğraf: Greenpeace Akdeniz

Ersoy, göreve gelecek olan yönetimin büyüme hedeflerini, mutlaka çevre ve iklim krizi mücadelesi kapsamında dikkatle ele alması ve yeşil ve adil bir dönüşüm hedefi için gerekli adımları acilen yürürlüğe sokması gerektiğini ifade etti ve ekledi:

Ancak, seçim öncesi söylemlerinde çoğu siyasi parti programı, iklim kriziyle mücadele için gerekli adımları atma konusunda çekimser gözüküyor. İklim krizinden önce son çıkış tabelasına yaklaştığımız bu dönemde ülkeyi yönetmeye talip tüm siyasilerin bu sorumluluğu üstlenmesi ise hayati önem taşıyor.’

Greenpeace Akdeniz, yeşil ve adil bir gezegeni kurmak için atılacak ilk adımın kömürden çıkmak olduğunu savunuyor. Türkiye kömürden çıktığı zaman, yalnızca 22 tane kömür sahasına kurulacak güneş panelleri sayesinde ülkenin yenilenebilir enerji kapasitesinde güneş enerjisinin payı yüzde 170 artacak ve böylece 6,9 milyon hanenin yıllık enerji ihtiyacı güneşten karşılanabilecek.

Türkiye’de yenilenebilir enerji önemli istihdam fırsatları sunuyor. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA)’nın 2022 yenilenebilir enerji sektöründeki istihdam analizine göre Türkiye’de rüzgar enerji sektöründe 25 bin ve güneş enerjisi sektöründe 21 bin işgücü kapasitesine ulaşılabileceği tahmin ediliyor. Bugüne kadar yapılan çalışmalar yeşil ve adil bir dönüşüm ile kömürden çıkışın olduğu senaryoda istihdam kaybının olmayacağına işaret ediyor.

kömür

Fotoğraf: Greenpeace Akdeniz

Çözüm: Yeşil Adil Dönüşüm

Greenpeace Akdeniz, seçim öncesi tüm siyasi parti ve adaylara ve toplumun her kesiminden yeşil ve adil bir dönüşüme inanan herkese bu durumu hatırlatmak üzere “Yeşil Adil Dönüşüm Sözleşmesi”ni yayımladı ve iklim kriziyle kapsamlı mücadele için Paris Anlaşması ile uyumlu bir yol haritasının parti programlarına eklenmesini talep etti.

Greenpeace Akdeniz, Yeşil Adil Dönüşüm Sözleşmesiyle,

  • İklim kriziyle etkin mücadele için elektrik üretiminde kömürden vazgeçilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payının %75’e çıkarılmasını,
  • Toplumsal faydayı önceliklendiren, sosyal refah odaklı, ekolojik bütünlük ve iklim üzerindeki etkinin azaltılmasını hedefleyen yeşil ekonomi modeline geçilmesini,
  • Kömür bölgelerinde, katılımcı ve şeffaf mekanizmalarla, doğal alanların restorasyonunu da kapsayan adil geçiş planlamalarının geliştirilmesi ve uygulanmasını talep ediyor.

Kampanyaya yesiladildonusum.org adresinden erişilebiliyor.

More in Enerji

You may also like

Comments

Comments are closed.