Hafta SonuManşet

Sığınmacı ve Göçmen kadınlar ile 8 Mart Kapadokya Turu

0
Turun ilk durağı Uçhisar Kaslesi idi

8 Mart Cumartesi sabahı, saat 07:58. Hızlı hızlı Nevşehir Turizm Otelcilik Meslek Yüksekokulu Misafirhanesinden servislerin kalkacağı PTT önüne doğru yollanıyorum. Aslı arıyor ama açmıyorum nerdeyse geldim zaten düşüncesi ile. Aslı’yı görüyorum derken, ardına da Fatmayı. Benim bu yolculuğa eşlik etmemi sağlayan ve kendilerini Ocak ayında Mersin’de gerçekleşen İnteraktivist eğitiminden iki arkadaşımı, Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği‘nin iki aktif üyesini.

Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği, ASAM (Association for Solidarity with Asylum Seekers and Migrants – Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği) ile birlikte 7. kez sığınmacı ve göçmen kadınları Dünya Kadınlar Günü’nde Kapadokya Turu’na çıkarıyor.

Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği'nden Aslı ve Fatma

Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği’nden Aslı ve Fatma

ASAM’ın Nevşehir Ofisi’nde 2 yıldır görev yapan ve İranlı kadınlara danışmanlık hizmeti veren Canan Bozkurt, bu seneki Kapadokya Turu’na İran, Irak, Afganistan ve Suriyeli göçmen ve sığınmacı 1200 kadının katıldığı bilgisini iletiyor bize turun ilk durağı Uçhisar Kalesi’ni dolaşır iken. Canan’a sığınmacı ile göçmen arasındaki farkın ne olduğunu da soruyoruz. Sığınmacının ülkesinden ayrılmak zorunda kalan, zulüm tehdidi altında (ırk,din,milliyet,belli bir toplumsal gruba mensubiyet veya siyasi sebeplerle) kişi olup sığınma başvurusunda bulunan; Göçmenin ise daha çok ekonomik sebeplerle kendi rızasıyla ülkesinden ayrılan kişi olarak tanımlanabileceğini söylüyor. Bu konuda daha fazla bilgi edinebilmek ve ilgili uluslararası mevzuat için ise Mültecilerin Hukuki Statüsüne İlişkin 1951 tarihli Cenevre Sözleşmesi’ne; ulusal mevzuat için ise 11 Nisan 2014 itibariyle Türkiye’de uygulama girecek olan Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanuna(YUKK)’a bakabileceğimizi ekliyor.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kapadokya Turu hatırası için Nar Belediyesi Kültür Merkezi önünde kamera karşına geçtik

8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kapadokya Turu hatırası için Nar Belediyesi Kültür Merkezi önünde kamera karşına geçtik

Kapadokya Turu için Aslı ve Fatma’nın daveti ile Niğde’den Nevşehir’e geldiğim için Nevşehir’den kalkan araçlar ile katılıyorum 8 Mart turuna ama tur sırasında ASAM ve Kapadokya Kadın Dayanışma Derneği’nin birlikte organize ettiği 7. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinliğine Nevşehir’in yanı sıra Ankara, Kayseri, Kırşehir ve Niğde’den de katılım olduğunu farkediyorum. 3’e ayrılmış şekilde dolaşıyoruz her sene farklı yerler olduğu ifade edilen ören yerlerini. Bizim de içinde bulunduğumuz 1. ekibin programını aktarayım: 1) Uçhisar Kalesi, 2) Göreme Panorama, 3) Ürgüp Üç Güzeller 4) Nar Belediyesi Kültür Merkezinde öğle yemeği ve eğlence 5) Ulaş Kafe Avanos Nehir Kenarı 6) Hayal Vadisi ve son olarak 7) Paşa Bağları

Nar Belediyesi Kültür Merkezi Salonunda Vur Patlasın Çal Oynasın Eğlence

Nar Belediyesi Kültür Merkezi’ndeki eğlenceye ayrı bir paragraf açmaz isem olmaz. Kültür Merkezi dedi isem günümüzde inşa edilmiş bir merkez gelmesin aklınıza. Kapadokya’nın şanına layık bir ören yerinin tam içindeyiz. Bir tepenin altına oyulmuş, daracık bir kapıdan girilen ama içine girildiğinde 1200 kadının ve misafirlerin rahatlıkla sığdığı, üstüne üstlük yemek faslından sonra sığınmacı ve göçmen kadınların 1,5 saat farsça, arapça ve (bir adetde olsa) azerice parçalar tüm kurtlarını döktükleri bir pistin de bulunduğu bir yapının içindeyiz.

Turun ilk durağı Uçhisar Kaslesi idi

Turun ilk durağı Uçhisar Kaslesi idi

O kadar kadının içinde bulunan iki elin parmaklarını ancak bulan erkeklerden biri olmak hiç rahatsız etmiyor beni. Aynı durumun tam tersi olsa, 1200 erkeğin arasında bulunan 10 tane kadından birisi olsam aynı şekilde hisseder miydim düşüncesi geçiyor zihnimden. Her tarafımı kadınlar sarmış durumda ve erkeklerden azad edilmiş (biz orda istisnadan bir addedilmiyor idik hali ile) o ortamda kadınların, kendilerini istedikleri gibi rahatça ifade eden kadınların gözlerindeki parıltıya şahit olmanın sevinçli şaşkınlığı dışında bir şey hissetmiyorum desem yeri. İranlı kadınlar gerçekten çok güzeller ve kanaatim odur ki çok asiller. Canan beni turun başında sığınmacı ve göçmen kadınların hiçbirisinin yüzünün görünmemesi gerektiği konusunda uyardığı için bu anları belgelemek adına elimi fotoğraf makinama asla götürmüyorum.

Nar Belediyesi Kültür Merkezi’ndeki kadınlar günü eğlencesinin ardından turun geri kalanı için yola çıkmazdan önce toplu olarak hatıra fotoğrafı çektiriyoruz. O sırada “Niğde’ye gidecekler otobüslerine” anonsunu duyar duymaz anonsu yapan Hasan’ın da yönlendirmesi ile Niğde’den gelen araçların bulunduğu yere yollanıyorum. Tüm araçlar dolu, beni Nevşehir’den getiren araç da gitmiş olduğundan, “Benim otobüse gel abi” diyor Hasan, “Bir şekilde hallederiz”

Üç Güzeller

Üç Güzeller

İranlı Kadınlar arasında Kapadokya’dan Niğde’ye

Bu yeni araçta şoför, Hasan ve benim dışımdaki herkes İranlı sığınmacı ve göçmen kadınlar. Nevşehir’den gelirken ben Aslı ve Fatma ve Canan’ın da içinde bulunduğu Nevşehirliler (hem erkek hem de kadın) otobüsü ile yola çıkmıştım. Oturacak yer bulunmayan Niğde otobüsünde 1 dakikayı bile bulmuyor İranlı kadınların bana bir yer ayarlaması. Koltuk değneğimi dayayacak bir yer bulup arka merdivenlerde yerimi sağlamlaştırdım demeye kalmadan en arka sırada oturan genç kız omzuma dürterek “Abi” diyor ve bana açtıkları yeri gösteriyor.

ASAM ve 8 Mart Kapadokya Turu hakkındaki bilgileri ASAM Nevşehir temsicisi Canan Bozkurt'dan aldık

ASAM ve 8 Mart Kapadokya Turu hakkındaki bilgileri ASAM Nevşehir temsicisi Canan Bozkurt’dan aldık

Bu yeni otobüste tur güzergahı da değişmiş durumda. Bu nedenle Nevşehir ahalisi ile ilk durağımız olan Uçhisar Kalesi’ne bir kez daha uğruyorum. Avanos Nehir kenarı ile Hayal Vadisi’ni hiç göremiyorum. Paşa Bağları turun son noktası olduğundan tüm ekipler finali orada yapıyor. Bu süreçte ben de sessiz bir anlaşma ile İranlı yol arkadaşlarımla karşılıklı bir güven ilişkisi kurduğumdam turun başından beri her mola yerinde yanımda taşıdığım sırt çantamı otobüsün içinde bırakıp dolanıyorum enfes güzellikteki Paşa Bağları’nı. Bölge aynı zamanda Kapadokya denince ilk akla gelen balon turlarının da yapıldığı alan.

Omzumda yatan kız çocuğunun annesi Paşa Bağları’ndan Niğde’ye doğru yola çıktıktan bir süre sonra yanında oturan arkadaşının kucağına yatmıştı. Beş altı defa hem beni hem kendi kıyafetinin yatarken aldığı şekli kontrol ettikten sonra. İran ve Türkiyeli kadınlar arasında “erkek olana dikkat et” kuralı aynen işliyor anlaşılan. Şimdi benim kalacak yerim, sığınacak evim olmasa bu kadınlar beni çok güzel ağırlar, hiçbir eksiğimi bırakmaz duygusu çörekleniyor üstüme. Bana gözleri gibi bakacaklarından hiç şüphem yok, her akşam kendi kapılarını özenle kilitleyeceklerinden de şüphem olmadığı gibi. İşin acısı onların bu “pür” dikkatinin altyazısını benim de onaylıyor olmam. “Erkeklerin dünyası”nda kadınlaraın kendi koruma kalkanlarına ihtiyaçları bulunduğu konusunda hiç şüphe duymamam.

Dünyadaki tüm kadınların Nar Belediyesi Kültür Merkezi’ndeki pistte gönüllerince dans eden sığınmacı ve göçmen kadınların gözlerinde fark ettiğim sevinçli parıltı ve rahatlığa bir an önce kavuşabilmeleri dileği ile 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Kutlu olsun…

#anavarrza

More in Hafta Sonu

You may also like

Comments

Comments are closed.