DünyaManşet

Savaşın içine yolculuk: Üç Litvanyalı Ukrayna’da

0

Haber: Burak ALTINOK

Fotoğraflar: Antanas Čeponis

*

Litvanyalı üç genç,  Rusya‘nın işgali üzerine başlayan ve üç yıldır devam eden savaşın ortasında Ukrayna‘ya destek olmak ve savaşın görünmeyenlerini belgelemek üzere ülkenin en hassas savaş bölgelerinde bir hafta süren bir yolculuğa çıktı.

Lviv, Kiev, Bucha, Irpin, Borodyanka, Kharkiv ve Izyum‘a seyahat eden küçük grubun amacı, insani yardım sağlamak ve savaşın gölgesi altında yaşayanların üzücü deneyimlerini belgelemekti.

Savaş mağdurlarına kendi imkanlarıyla gıda, hijyen ürünleri ve çocuklar için oyuncak götüren gençler, sadece temel malzemeleri ulaştırmayı değil, aynı zamanda tanıştıkları kişilerin hikayelerini paylaşarak kamuoyunda farkındalık yaratmayı da hedefliyordu.

Sürekli korku içinde yaşamak

Seyahatleriyle ilgili Yeşil Gazete’ye konuşan ekip üyesi Tomas Jenkelevič, Ukrayna’nın şehir ve köylerini dolaşırken, Ukraynalıların cesareti ve ülkedeki hemen herkesin yaşamak zorunda kaldığı dayanılmaz acı hakkında dehşet verici hikâyeler duyduklarını anlatıyor. Jenkelevič, bu durumu şu sözlerle özetliyor: “Aile üyelerinin, evlerin, gelir kaynaklarının kaybı, ruh sağlığı bozuklukları ve sürekli korku içinde yaşamak…”

Savaşın acı yüzünün her yerde görüldüğünü açıklayan ekip, nüfusun yoğun olduğu bölgelerde patlayıcı silahların kullanılmasının sivillere ağır bedeller ödettiğini söylüyor:

“Savaş sürecinde kullanılan ve kötü şöhrete sahip silahlar; konutlar, hastaneler, okullar ve enerji santralleri de dahil olmak üzere hayati altyapının geniş çapta tahrip olmasına neden oldu. Bunun örneklerinden birini savaşta yerinden olmuş insanlara yönelik kurulan merkezde gördük. Tarifi olmayan birçok acı hikâye dinledik. Bunlardan biri de Bucha’da yaşayan bir kişiden geldi. Rus askerlerinin evleri nasıl işgal ettiğini, terör estirdiğini ve acımadan yağmaladığını anlattı. Ailesinin yıllar içinde biriktirdiği servetin yok oluşunu, bir komşusunun harabeye dönen evini ve çevresindekilerin maruz kaldığı şiddeti anlatırken, sesi öfke ve dehşet doluydu.”

Hazırlamak üzere yola çıktıkları belgesel için bu anları kayda alan Eduardas Pontežis de gördüklerini ve duyduklarını kayda almanın zorluğundan bahsediyor:  “Bu benim bir savaş bölgesine yaptığım ilk seyahatti ve bugüne kadar çektiğim en önemli video oldu. Bu insanların anlattığı hikayeleri tüm dünyayla paylaşmak istiyorum.”

Ekipte fotoğrafçılık görevini üstlenen Antanas Tony Čeponis ise bu anlarda yapmayı en iyi bildiği işi gerçekleştirmenin zorluklarına değiniyor:

“İlk kez bir savaş bölgesini ziyaret ediyordum; daha önce sadece depremden sonra Hatay bölgesine gitmiştim. Çok duygusaldım ve herkesin, acı çeken insanların fotoğrafını çekmenin uygun olup olmadığından emin değildim. Bunun saygılı bir davranış olmayacağından, acılarının fotoğraflanmasından rahatsızlık duyabileceklerinden endişe ediyordum. Ancak bu anları belgelemenin, hayatlarının ham gerçekliğini göstermek için çok önemli olduğunu fark ettim. Gerçeği dünyayla paylaşmak için bu hikayeleri yakalamamız gerekiyor. Fotoğraflarımın bu mesajı net bir şekilde ilettiğine, insanların hayal bile edilemeyecek zorluklar karşısındaki gücünü ve direncini gösterdiğine inanıyorum.”

Savaşın gerçek yüzü ve gösterilmeyenler

Litvanyalı ekibin seyahatinin en etkileyici anı Ukraynalı askerlerin mezarlığını yaptıkları ziyaret olmuş. Jenkelevič, “Çeşitli yaşlardan yüzlerce askerin mezarını ve onların kederli yakınlarını gördüğünüzde, duygular sizi ele geçiriyor” derken, mezarlığa yaptıkları ziyaretin, soyut rakamlardan ziyade fedakarlıkları görmelerine yardımcı olduğunu ve savaşın gerçek yüzünü gözleriyle gördüklerini ifade ediyor.

Ekip, Borodyanka’da hayatı altüst olmuş bir matematik öğretmeninin hikayesini de kayda geçmiş. Bir Rus tankının evlerini yerle bir ettiğine tanık olduktan sonra her şeyini kaybetmesine rağmen, yanmış evinin kalıntılarıyla yeniden bir alan yaratarak çevrimiçi ders vermeye devam eden matematik öğretmeninin bu adanmışlığı kendisine sosyal medya platformu olan TikTok‘ta ün kazandırmıştı.

Tomas’a göre matematik öğretmeninin öğrencileriyle olan bu bağı birçok kişiye ilham veriyor.

Kırılmaz cesaretin öyküsü

Litvanyalı ekip seyahatlerini “sadece acının değil, kırılmaz cesaretin ve insanoğlunun dayanma kapasitesinin de öyküsü” olarak tanımlıyor. Hazırladıkları kısa film ve fotoğraf sergisi ile uluslararası toplumu Ukrayna’daki savaşın gerçeklerine ve görünmeyen yönlerini göstermeyi hedefleyen gençler, anlayış ve dayanışmayı teşvik etmeyi umuyor.

Bu misyonla hazırlanan kısa filmin prömiyeri İstanbul’da düzenlenen “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” konferansında yapıldı. Onlara göre filmin prömiyerinin bu konferansta yapılması vermek istedikleri mesajı daha da güçlendirildi. Filme linkten ulaşabilirsiniz.

Küresel bir topluluk duygusunu geliştirmeyi hedefleyen Litvanyalı ekip, bu ziyaretlerinden sonra nisan ayında Ukrayna’ya yeniden döndü ve yeni bir belgeselin hazırlığına başladı. Savaşın görünmeyen yüzünü izleyicilere göstermek amacıyla hazırlanan bu kısa filmin gösterimi, ağustos ayında Litvanya’da yapılacak.

Empati kurmak ve insan olmak

Litvanyalı gençler, 6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’de yaşanan ve 11 ili etkileyen depremden sonra da yerel halka yardım etmek ve felaketin yıkıcı etkileri konusunda Avrupa’da farkındalık yaratmak için Hatay bölgesini iki kere ziyaret etmişti. Tomas Jenkelevič bu ziyaretleri “insan olmak” ile ilişkilendirerek şunları söylüyor:

“Doğa veya insan tarafından tahrip edilen yerleri ziyaret etmek aynı derecede yürek parçalıyor. Her iki yerde de farklı eller tarafından felaket yaşandı, yaşanmaya da devam ediyor. Bu tarz durumlarda en önemli şey insan kalmak, empati kurmak ve elinizden geldiğince yardım etmek. Yaptığımız her şeyi saf kalplerimizden gelerek yaptık ve bunu birileri istediği için değil, kendimiz istediğimiz için yaptık.”

Savaş hakkında

1.200 kilometreden büyük olan cephe hattıyla tarlalardan, şehir merkezlerine kadar uzanan savaşta, 2023 yılı sonu itibariyle 10.000’den fazla sivil hayatını kaybetti,  yaklaşık 20.000 sivil yaralandı.

Action on Armed Violence’a göre, 2023 yılında Ukrayna’da patlayıcı silah kullanımına ilişkin kayıtlara geçen olaylarda 2022 yılına kıyasla yüzde 49’luk bir artış gözlemlendi. Raporda ayrıca 6 milyon Ukraynalının diğer ülkelere sığındığı, yaklaşık 6 milyon kişinin de ülke içinde yerlerini değiştirdikleri belirtiliyor.

 

 

 

More in Dünya

You may also like

Comments

Comments are closed.