Ana Sayfa Blog Sayfa 5212

Liseliler YGS’ye Karşı Sokakta

YGS’de şifre iddiaları üzerine Facebook ve Twitter üzerinden örgütlenen öğrenciler, haftasonu 19 ilde birden protesto yürüyüşleri düzenledi. On binlerce öğrencinin katıldığı yürüyüşlerde AKP, ÖSYM ve YÖK öğrencilerin başlıca hedefleriydi.

27 Mart’ta yapılan Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) şifre iddialarının ardından lise öğrencilerinin protesto gösterileri devam ediyor. Dün (10 Nisan) 19 ilde düzenlenen gösterilerde, on binlerce genç, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Kurumu (ÖSYM) ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) aleyhine sloganlarla yürüdü. İstanbul’da, Taksim tramvay durağında toplanan 5000’i aşkın genç Tünel’e kadar yürürken Ankara’da Bakanlıklar’a doğru yürümek isteyen öğrencilere polis göz yaratıcı bomba ile müdahale etti. İzmir’de ÖSYM önünde toplanan binlerce öğrenci, ÖSYM binasını yumurta yağmuruna tuttu.

İstanbul: Öğlen saat 12.30’da Taksim Meydanı’nda bir araya gelen 5 bini aşkın liseli, “Şifre değil, Parasız eğitim sınavsız üniversite istiyoruz” yazılı pankart arkasında Tünel’e doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında sık sık oturma eylemi yapan kalabalık, “Mod medyan değil hodri meydan”, “Yandaşa güzellik sınavı”, “ÖSYM bir kere de hak yeme”, “Yeter ulan isyan var” yazılı pankartlar taşıdı.

Tünelde liseliler adına basın açıklamasını okuyan Mihrişah Esen, ÖSYM Başkanı Ali Demir, Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu ve YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ı istifaya davet etmesi gerektiğini söyledi. Esen, sözlerine şöyle devam etti:

“Şifre skandalı aydınlatılmalı, soruları dağıtanlar ve yararlananlar cezalandırılmalıdır. Baştan sona hatalı bir sistem olan sınav kaldırılmalı, yerine öğrencileri sınavsız sokacak bir sistem getirilmelidir. Sınavları da eğitim sistemleri de çökmüştür. Yalanlarının altında kalmışlardır”

Eylemlere devam edeceklerini duyuran liseliler, etkinlik takvimini Facebook üzerinden belirleyeceklerini ve açıklayacaklarını söyleyerek eylemi sonlandırdı.

Ankara: Abdi İpekçi Parkı’nda toplanan 10 bin civarı genç, Sakarya Caddesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Dev-Lis, Liseli Öğrenci Birliği, Liseli Hareket, Özgür Lise, Odak ve Genç-Sen’in de içerisinde bulunduğu grup “Parasız eğitim, sınavsız üniversite”, “Biz de tesadüfen buradayız”, “Cemaat yandaşı olmadığımız için mi şifreden haberimiz yok”, “Hadi bize masal anlat ÖSYM, anlat ki tüm Türkiye anlasın” pankartları taşıdı. Sakarya Caddesi’ne gelindiğinde Gülen cemaatine yakın Maltepe Dershanesi önüne gelen grup, “İşte burası şifreci yuvası” sloganı atarken, polis dershanenin önüne barikat kurarak koruma altına aldı.

Liselilerin büyük çoğunluğu Sakarya Caddesi’nde eylemlerine son verirken Liseli Öğrenci Birliği, Odak ve Kızıl Hareket üyesi liseliler Yüksel Caddesi üzerinden tekrar Milli Eğitim Bakanlığı’na yürümek istedi. Gaz bombaları ve plastik mermiler ile liselilere müdahale eden polisin Konur Sokak’a attığı çok sayıda gazdan yüzlerce kişi etkilendi. Kafelerin içine ve Halkevleri Genel Merkezi’nin bulunduğu binanın içine de gaz yağdıran polis, Meşrutiyet Caddesi’ne kadar liselileri takip etti.

İzmir: Konak Eski Sümerbank önünde saat 12.30’da toplanan 5 bine yakın liseli, buradan ÖSYM İzmir Hizmet Binası önüne geldi. Burada kalemlerini kıran liseliler, ÖSYM binasını yumurta yağmuruna tuttular.

“Şifresiz, hilesiz sınav”, “Demokratik, laik, sınavsız, parasız, anadilde bilimsel eğitim”, Hüseyin Ç. Gitti, Nimet Ç. Gitsin Behzat Ç. Gelsin”, “Şifre=AKP+Cemaat” pankartlarını taşıyan kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Eğitim-Sen 6 Nolu Şube Başkanı Duran Sınacı, “Sınavda kız ve erkek öğrencileri haremlik selamlık şekilde sınava tabi tutan, eğitim emekçilerine potansiyel kopyacı muamelesi yaparak, onurunu kıran ÖSYM sınavda da şifreler ile belli bir kesime avantaj sağlamıştır. Yıllarca emek harcayarak ders çalışan öğrencilere, onların geleceği için dershanelere para veren velilere yapılan haksızlığa göz yuman Milli Eğitim Bakanı ve hükümet yetkilileri öğrencilere ve onların velilerine hesap vermelidir” şeklinde konuştu.

Antalya: Türkiye Komünist Partisi(TKP) üyesi bir grup, cumartesi günkü YGS eylemi sırasında kendilerini yuhalayan ve fotoğraflarını çeken Antalya Vali Yardımcısı Metin Borazan’ı istifaya davet etti.  Ellerinde vali yardımcısı Metin Borazan’nın yuhalama fotoğraflarını taşıyan grup basın açıklaması yaptı.

Adana: Bir grup lise öğrencisi, YGS soru kitapçıklarında şifreleme yapılmasını, yol kapatıp, soru kitapçıklarını yırtarak protesto etti. Davul zurna eşliğinde halay da çeken öğrenciler, “Geleceğimizin şifrelenmesini istemiyoruz” diyerek YGS sınavının iptalini istedi.

Hakkari: Belediye Başkanlığı önünde toplanan lise öğrencileri, Hastane Caddesi’nden Hakkari Üniversitesi Rektörlüğü binası önüne kadar yürüdü. Burada yapılan açıklamanın ardından öğrenciler, soru kitapçıklarını yakarak ellerindeki kalemleri kırdı ve oturma eylemi yaptı.

Karabük: Albay Karaoğlanoğlu Caddesi’nde toplanan grup, pankartlar açarak ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in istifasına yönelik sloganlar attı. Ellerinde dövizlerle yürümek isteyen öğrencilere polis izin vermedi. YGS’ye giriş belgelerini yakan öğrenciler olaysız dağıldı.

Bursa: Şehreküstü Meydanı’nda bir araya gelen lise öğrencileri, ellerindeki pankartlarla YGS’deki şifre iddialarına göndermede bulunarak, düdük çaldı. Yoldan geçen bazı vatandaşlar da gençlere destek verdi.

Eskişehir: Lise öğrencilerine, öğrenci velileri ve Eğitim Sen üyeleri de eşlik etti. Eski bakanlardan Ercan Karakaş’ın da destek verdiği eylemde eğitimin parasız olması, üniversite sınavının kaldırılması gerektiği vurgulandı.

Diyarbakır: Yüzlerce öğrenci Yenişehir ilçesinde sağanak yağmura rağmen yürüyüş düzenleyerek protesto yürüyüşü düzenledi. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı yürüyüş sırasında öğrenciler sık sık, “Amed uyama öğrencine sahip çık” sloganı attı. (Bia)

Seçim 2011: MHP merkez sağa yöneldi

MHP’de birçok milletvekilinin koltuğunu koruması beklenirken, boşalan yerlere ise DYP’li ve ANAP’lı adayların gelmesi bekleniyor. MHP’de 14 Mart’ta başlayan aday adaylığı başvuruları 21 Mart’ta tamamlandı. Seçimde aday olabilmek için yaklaşık 2 bin 500 kişi partiye başvurdu.

Aday listesinde eski ANAP ve DYP milletvekilleri de kendine yer bulacak. Edinilen bilgiye göre; eski Maliye Bakanı Sümer Oral, eski İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu, eski DYP Milletvekilleri Bahattin Şeker, Celal Adan, Cemal Özbilen, Nevfel Şahin ve Ali Uzun ile eski ANAP milletvekili Şamil Ayrım seçilebilecek sıralardan aday gösterilecek.

AKP’den istifa ederek MHP’ye geçen eski bakanlardan Murat Başesgioğlu’nun İstanbul’dan, Yusuf Ziya İrbeç’in Antalya’dan, Zekai Özcan’ın ise Ankara’dan aday gösterilmesi bekleniyor.

Eski Türk Tarih Kurumu (TTK) Başkanı Yusuf Halaçoğlu, 11 kez sürgüne gönderilen eğitimci Fevzi Budak, eski Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız’ın da listenin üst sıralarında kendilerine yer bulması kuvvetle muhtemel.

Ümit Özdağ ve “Ergenekon”un tutuklu sanığı emekli Korgeneral Engin Alan’ın İstanbul’dan aday olmasına kesin gözüyle bakılıyor. Trabzon’da ise Koray Aydın’ın adı öne çıkıyor.

(Yeşil Gazete)

Van Summeren tarih yazdı!

0

Kazaların, tartışmaların ve sürprizlerin damgasını vurduğu Paris-Roubaix’yi favorileri geride bırakmayı başaran Garmin-Cervelo bisikletçisi Johan Van Summeren kazandı. İddialı isimlerden Fabian Cancellara ikinci olurken, Rabobank’ın Hollandalı sporcusu Maarten Tjallingii podyumu tamamladı.

Yarışın ortalarından itibaren kaçan grupta yer alan Van Summeren, 15 kilometre kala solo atak yaptı ve Bak, Rast, Tjallingii gibi güçlü rakiplerini geride bırakmayı başardı. Paris-Roubaix’yi 2008’de sekizinci, 2009’da beşinci bitiren 30 yaşındaki Belçikalı, bu galibiyetiyle birlikte kariyerinin en önemli zaferine imza atmış oldu.

Van Summeren ve kaçan grubu yarış boyunca arkadan takip eden Cancellara, Hushovd, Ballan gibi iddialı isimlerin oluşturduğu büyük grup ise birlikte çalışmayı bir türlü başaramadığı için ön plana çıkamadı. Ronde Van Vlaanderen’de Nick Nuyens’e geçilen İsviçreli Cancellara, son 10 kilometrede yaptığı atakla ikinciliği aldı. Milan-San Remo’da ikinci, Ronde Van Vlaanderen’de üçüncü olan Cancellara, Bahar Klasikleri’ndeki podyum istikrarını böylece sürdürmüş oldu.

Daha önce Paris-Roubaix’yi üç kez kazanmayı başaran Tom Boonen, şanssız bir şekilde düştüğü ve teknik problemler yaşadığı yarışı yarıda bıraktı. Boonen’in Quick-Step’den takım arkadaşı Sylvain Chavanel de kaza yaparak iddiasını kaybeden isimlerden oldu.

(Eurosport)

Ajax’ın zirve inadı

0

Hollanda’da lider Twente ve takipçisi PSV Eindhoven’ın sahalarında puan kaybettiği 30. haftada evinde FC Groningen’i mağlup eden Ajax tekrar şampiyonluk yarışının içine girmiş oldu.

Hollanda Birinci Futbol Ligi’nde (Eredivisie) şampiyonluk mücadelesi veren lider Twente ile ikinci sıradaki PSV, 30. haftayı puan kaybıyla kapattı. Her iki takımın 2’şer puan kaybettiği haftada galip gelen Ajax, yeniden şampiyonluk potasına girdi.

Geçen hafta PSV’yi yenerek liderlik koltuğuna oturan Twente, Roda JC deplasmanında 1 puanı zor alabildi. Maça hızlı başlayan Twente, Nacer Chadli ve Marc Janko ile girdiği pozisyonlardan sonuç alamayınca ilk yarı golsüz kapandı.

İkinci yarıda da atak bir oyun sergileyen liderin 51 dakikada kazandığı penaltıyı, yıldız oyuncusu Ruiz değerlendiremedi. Penaltıdan sonra sayısız gol fırsatını harcayan Twente, 77. dakika kalesinde gol gördü. Roda JC Boldizsar Bodor’un attığı golle 1-0 öne geçti.

Son 10 dakikada inanılmaz bir baskı kuran Twente, 86. dakikada Theo Janssen’ın penaltı golüyle beraberliği yakaladı ve maç 1-1 sona erdi. Tansiyonu yüksek maçta Roda JC’den Mateusz Prus 83. dakikada ve Twente’den Robert Rosales ise 95. dakikada kırmız kartla oyun dışı kaldı.

Hafta içinde Avrupa Futbol Ligi’nde Benfica’ya farklı mağlup olan PSV, evinde ağırladığı Heerenveen’den bir puanı zor aldı. İlk devrede önemli bir varlık gösteremeyen PSV, ikinci yarıda daha atak bir oyun ortaya koydu.

58. dakikada Jeremain Lens ile 1-0 öne geçen Eindhoven temsilcisi golden sonra da ataklarını sürdürmesine rağmen, 70. dakikada Oussama Assaidi ve 73. dakikada Bas Dost’un gollerine engel olamadı ve 2-1 geriye düştü.

Herkes maçın bu sonuçla biteceğini tahmin ederken 91. dakikada sahneye çıkan Ola Toivonen PSV’yi beraberliğe taşıdı: 2-2. PSV’den Wilfred Bouma 81. dakika kırmızı kart gördü.

Ligde 3. sırada bulunan Ajax ise Eredivisie’nin güçlü takımlarından Groningen engelini rahat aştı.

Yönetim sorunlarıyla çalkalanan başkent ekibi, Miralem Sulejmani ve Jan Vertonghen’ın golleriyle maçı 2-0 kazanarak, rakiplerinin puan kaybettiği haftanın en kazançlı takımı oldu.

Anadolu’yu vermeyeceğiz kafileleri yürüyor

Doğu Karadeniz Kafilesi 9 gündür yolda…

Doğaya ve canlı yaşamına zarar veren tüm yatırımların durdurulması için “Anadolu’yu Vermeyeceğiz” sloganıyla yedi koldan başlayan yürüyüşün Artvin’den yola çıkan ilk kafilesi 10 Nisan 2011 itibariyle Trabzon’a ulaştı.Yaklaşık 250 km civarındaki mesafeyi dokuz günde kat eden gönüllülerden Yeşil Artvin Derneği üyesi Avukat Bedrettin Kalın’la yaptığımız görüşmede edindiğimiz bilgilere göre, Artvin’den altı kişi ile başlayan yürüyüş Trabzon’da 13 kişi ile devam ediyor.Yol boyunca geçilen ve konaklanan vadilerde yüzlerce katılımcı ile birlikte yürüyen Doğu Karadeniz  kafilesi gönüllüleri geçtikleri bölge insanlarının kendilerine gösterdiği ilgi ve coşkulu destekten çok memnun olduklarını dile getirdiler. Mayıs’ın ortasında Ankara’da olacaklarını söyleyen gönüllü Bedrettin Kalın asıl hedeflerinin meclisten geçirilmeye çalışılan Tabiatı ve Biyoçeşitliliği Koruma Yasa Tasarısı olduğunu, bu tasarıya karşı seslerini yükseltmek için yürüdüklerini söyledi.

Yuvarlakçay ve Bodrum’dan yola çıkanlar Muğla’ya doğru yürüyor

Yuvarlakçay’dan yola çıkan ikinci kafile de 10 Nisan 2011 itibariyle Köyceyiz’e ulaşmış durumda. Portakal bahçelerindeki mola sırasında kendisiyle görüştüğümüz gönüllü Berkay Kuzu, sularını çalan barajlara ve doğayı katleden maden ocaklarına karşı yürüdüklerini yürüyüş güzergahındaki maden ocaklarının neden olduğu doğa katliamını da yine yöre insanlarıyla birlikte protesto ettiklerini anlattı.

Yaptıkları basın açıklamasında Anadolu’nun vicdanlı insanlarına seslenen kafile gönüllüleri;

”Son 10 yılda tüm sularımız enerji şirketlerinin eline geçti.
Üzerlerine binlerce hidro elektrik santral kuruluyor. Kurulacak!
Dağlarımız, ormanlarımız maden şirketleri tarafından parsellendi. Delik deşik ediliyor!
Yaşamımız nükleer ve termik santralle tehdit altında!
Feryadımızı duyan yok.
Binlerce yıldır ekip biçtiğimiz tohumlarımız yok olmaya başladı!
Ormanlarımız parça parça kesiliyor, talan ediliyor!
Yuvarlakçay’da “Suyumuzu vermeyoz!” diyerek tek su kaynağımızın elimizden alınmaya çalışılmasına karşı durduk.
Topgözü’nde 1 sene dere nöbeti tuttuk.
Ve suyumuzu vermedik!
Şimdi her deremiz üzerine onlarca baraj kurmaya çalışan, bizlerin kullanımındaki suları ellerimizden almaya uğraşan, ocağımıza incir ağacı dikip her köyün üzerine maden ocağı açmaya kalkışan, narenciyemizi yetiştirdiğimiz toprağı hamur, ağaçlarımızı odun olarak gören anlayışın geri dönülmez yıkımı karşısında ortak bir derdimiz var!
Marmaris Osmaniye köyünde çamına, çam balına sahip çıkıp dozerlerin önüne yatanlar da,
Muğla’da maden ocaklarının tozundan kaçan arılar ve arıcılar da,
Kozak Yaylasında “Bizim altınımız çam fıstığımızdır” diyerek madene karşı çıkanlar da,
Zarar ederek satmak zorunda kaldığı sütünü dereye dökenler de,
Zeytinini madene harcatmayanlar da,
Fındıklı derelerinde ve yaylalarında nöbet tutup “Satılık suyumuz yok!” diyenler de,
Loç vadisinde sarı yazmayı boynuna takıp koruyanlar da,
Torosları arşınlarken yürüdüğü yolu bilip koruyan Sarıkeçililer de,
Sabır çanağı taşıp da Anadolu’nun birçok bölgesinden yola koyulan herkes,
Yürüyen herkes!
Kardeşlerimiz, komşularımız, bu topraklarda bu sulardan beslenen insanımız,
Memleketimiz Anadolu yalnız değildir!’’

dediler.

Yuvarlakçay’dan 8 kişi olarak yola çıktıklarını, geçtikleri yerleşim bölgelerinde yöre halkıyla birlikte yürüyüp konakladıkları bilgisini veren gönüllü Berkay Kuzu  Bodrum’dan gelen ikinci grupla 16 Nisan’da Muğla’daki Sınırsızlık meydanında buluşmayı hedeflediklerini anlattı.

Bu arada Bodrum’dan yola çıkan kafileden Ceren hanımla yaptığımız görüşmede, grubun at arabasıyla yola çıktığını küçük bir arıza nedeniyle mola verdiklerini ancak sorunu çözdüklerini yola tekrar çıkmak üzere olduklarını öğrendik. Bodrum’dan yola çıkan kafile de yaptıkları basın açıklamasında şu gorusleri dile getirdi: ‘

‘Biliyoruz ki: taş, kum ve kireç ocaklarından çıkartılan ürünler, bugün en büyük rant savaşlarının döndüğü yol yapımında, inşaat sektöründe ve endüstride çok geniş kullanım yelpazesi olan hammaddelerdir.

Ve yine biliyoruz ki taş ocakları, çevre üzerinde, kömür ocaklarına benzer, tahribatı uzun seneler boyunca giderilemeyecek, hatta geri dönüşü olmayan etkiler göstermektedir.

Tüm Anadolu’da yerleşim yerlerimizin yakın çevresinde, su kaynaklarımız, ormanlarımız ve tarım alanlarımızın bitişiğinde kurulan bu ocaklar, bizim akıl, ruh ve beden sağlımızı tehdit etmekle kalmıyor, tüm çevreye, Anadolu’nun yaban hayatına zarar veriyor.

Tarihin yazılmaya başladığı, Dünya’nın gözbebeği Bodrum’umuzda, eskiden verilen ruhsatlar yetmezmiş gibi yenileri için bir takım planlamalar, tahsisler yapıldığını da biliyoruz!

Masallara konu olmuş gözbebeğimiz Bodrumumuza hunharca yapılan bu zulmün nelere mal olabileceği düşünülmüyor mu?

Turizmcilere sorun, denizcilere sorun, çiftçiye, köylüye, işçiye, memura bulduğunuz herhangi bir insana, şu taşoağının manzarasını gösterin!

Onlar size bu taşocaklarının neden “Bodrum’un canına kastetmek” olduğunu anlatır.

Biz bunu bütün Anadolu’ya anlatmak için bugün yola çıktık!

Ne Bodrum’u kurban ederiz ranta, sermayeye…

Ne de bu cennet vatanın havasını, suyunu, taşını, toprağını, börtüsüyle böceğiyle, bitkisiyle çiçeğiyle ne varsa içinde yalnız bırakırız, gözünü para ve hırs bürümüş zalimlerin zulmü karşısında.

ANADOLU’YU VERMEYECEĞİZ!

Türkiye Cumhuriyet’i Anayasası’nın Sağlık, Çevre ve Konut Hakkını düzenleyen 56.maddesi “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek, Devletin ve vatandaşların ödevidir.” diyorsa, biz vatandaşlık ödevimizi yapıyoruz.

Herkes kendi ödevini yapsın! Vatandaş da devlet de…’’

Hasankeyf kafilesi Dicle boyundan yürüyüşe başladı

Hasankeyf’den yola çıkan yaklaşık yüze yakın gönüllünün Dicle kıyısını takip ederek yürüdüğü bilgisini de yine gönüllü Dicle Tuba Kılıç’la yaptığımız görüşmeden öğrendik. 10 Nisan sabahı başlayan yürüyüşün güzergahının yapılması planlanan Ilısu barajı suları altında kalacak köylerden geçtiğini anlatan Dicle Tuba Kılıç, ertesi gün Batman’da olacaklarını anlattı.

Haber: Savaş Çömlek – Yeşil Gazete

“Ergene Nehri Kirlenmesin” diyenler ses verdi

Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesine bağlı Karamusul Köyün’de toplanan 3000’ü aşkın sivil toplum kuruluşu üyesi Ergene Nehrinin daha fazla kirletilmemesi, arıtma tesislerinin bir an önce faaliyete geçirilmesi için yetkililere seslendi.

Köyün girişinde toplanan kalabalık eyleme katılacak tüm oluşumların yerini almasının ardından köy meydanına doğru yürüyüşe geçti.

İstanbul ve Tekirdağ yeşillerinin de yoğun katılımıyla renk kattığı eylemde göstericiler “Ergene zehir saçıyor”, “Derdimiz Ergene köylü kentli elele”, “Kirleten sanayi istemiyoruz”, “Ergeneyi geri istiyouz” sloganları ile köy meydanında seslerini duyurmaya çalıştılar.

Köy meydanında kurulan platformda yöre halkından gençler Ergene Nehrinin kirletilme sürecini kendi hayatlarından örnekler vererek anlattı. Karamusul köyünden Raife Üçer ve Müyesser Karaçor ise “Ergenede Hayat” isimli temsilleri ile Ergene’nin günbegün nasıl kirlendiğini, köy halkının bu sürecin farkına geç de olsa nasıl vardığını mizahi bir şekilde dile getirdiler.

Köy meydanındaki konuşmalar ve gösterilerin ardından katılımcılar Ergene Nehri’nin kıyısına giderek nehre temiz su mayası çaldılar.

10 Nisan 2011 Ergene Hayata Dönsün mitingine katılan gruplar ise şöyle;

  • Karamusul Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği
  • Pomak Kültür Derneği
  • Atatürkçü Düşünce Derneği
  • Eğitim Sen Keşan Temsilciliği
  • Uzunköprülüler
  • Ergene Hayata Dönsün Ergene Platformu
  • Ayçiçeği Topluluğu
  • Balaban Köyü Kalkınma Kooperatifi
  • Kırklareli Köy Kooperatifleri Birliği
  • Lüleburgaz Çarşı
  • Zirve Dağcılık Kulübü
  • Yeşiller Partisi

 

Bodrum’da yunus parkı protesto edildi

Muğla’nın Bodrum ilçesinde bir grup çevreci, ilçede faaliyet gösteren yunus parkının kapatılmasını istedi; işletme sahibiyle tartıştı.

Mavi Yol Girişimi Sözcüsü Filiz Dizdar, Yeşiller Partisi’nden Bilge Contepe ve bazı çevreciler, Güvercinlik mevkisindeki yunus parkında toplandı. Protestocuların amacı işletmenin kapanmasıydı.

Filiz Dizdar, yunusların özgür hayvanlar olduklarını, okyanuslar ve denizlerde özgürce yaşamaları gerektiğini söyledi. Yunus parklarının kapatılması gerektiğini söyleyen Dizdar, “Yunuslar terapilerde kullanılıyor olabilir ama zaten suda ve doğada terapi bütün hatalıklara iyi geliyor. Yunusların da diğer canlılar gibi doğal ortamlarında yaşamaları gerekir” dedi.

Bilge Contepe de Bodrum’daki yunus parkının yunusları hapsedildiğini savunarak, “Yunusları metalaştırıyorsunuz. İnsanların buraya gelmesini engelleyeceğiz. Bodrum’da böyle bir yer istemiyoruz” diye konuştu.

-“TURİZM VE TERAPİ AMAÇLI KULLANIYORUZ”-

Yunus parkının işletmecisi Cenk Gökalp ise 5 yıldır Bodrum’da faaliyet gösterdiklerini, parkta “West”, “Doğa”, “Ada” ve “Ada 1” adlarında 4 yunusun bulunduğunu söyledi. Yunusları doğadaki şartlara en yakın şekilde yaşatmaya çalıştıklarını belirten Gökalp, şöyle konuştu:

“Son bir haftadır Türkiye’deki yunus parklarında yabancılar tarafından eylemler yapılıyor ama ABD ve Avrupa’da da bu parklardan var. Neden buralarda eylem yapmıyorlar? Biz burada turizm ve terapi amaçlı hizmet veriyoruz. Engelli aileleri bu durumdan çok memnun. (Yunusların parklarda tutsak edildiği) iddiaları gerçeği yansıtmıyor. Bu mantıkla hayvanat bahçesindeki hayvanlar da birer tutsak. ”

Yunus parkını çevreleyen çitlerin 2 metre olduğunu söyleyen Gökalp, yunusların 4-5 metreye kadar zıplayabildiğini ifade ederek, eğer isterlerse çitleri aşıp gidebileceklerini belirtti.

Seçim 2011: CHP’de ünlü isimler liste dışı

CHP’de milletvekili aday listesinin ayrıntıları ortaya çıkıyor. Önder Sav, Hakkı Süha Okay, Kemal Anadol ve Berhan Şimşek gibi isimlerin Parti Meclisi’nde son şeklini alacak listede yer almadıkları belirtiliyor.

Deniz Baykal ile birlikte adı kesin adaylar arasında geçen Önder Sav’ın liste dışı kaldığı belirtiliyor. Bu bilgiyle birlikte CHP’de de beklenen liste oynamasının gerçekleştiği ortaya çıkıyor.

Önder Sav ile birlikte, Hakkı Süha Okay, Berhan Şimşek ve Kemal Anadol’un da, şu an Parti Meclisi’nde son şekli verilen listede yer almadıkları ifade ediliyor.

Parti Meclisi toplantısı öncesi kulislerde konuşulanlar, şu anki 101 milletvekili arasından 60 milletvekilinin liste dışı kalacağı, 18 milletvekilinin de seçilmesi zor sıralara konacağıydı.

(Yeşil Gazete)

Yeşiller, Avrupa Parlamentosu’nda nükleer karşıtı pankart açtı

Avrupa Parlamentosu’ndaki Yeşiller Grubu milletvekilleri, nükleer enerji karşıtı pankart açtı.

Fransa’nın Strasbourg kentindeki Avrupa Parlamentosu’nda Japonya’daki Fukuşima Nükleer Santrali’nin Avrupa’nın nükleer santralleri üzerine etkisinin tartışıldığı oturum öncesinde protesto yaşandı. Oturumun başlangıcında üzeri çarpıyla işaretlenmiş nükleer pankartı ve çevreci rüzgar enerjisini sembolize eden rüzgar gülünün bulunduğu pankartları açan Yeşiller milletvekilleri, salondaki diğer milletvekillerini şaşırttı. Kısa süren protestosunun ardından oturuma devam edildi.

Seçim 2011: Aday listeleri yarın YSK’ye verilecek

Siyasi partiler, seçime katılacakları seçim çevrelerine ait aday listelerini yarın 17.00’ye kadar Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) verecek. Bağımsız milletvekili adaylığı için il seçim kurullarına başvurunun son günü de yarın.

YSK’nin seçim takvimine göre, seçim süreci işliyor. Buna göre, siyasi partilerin genel merkezleri, seçime katılacakları seçim çevrelerine ait aday listelerini yarın en geç saat 17.00’ye kadar Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanlığına alındı belgesi karşılığında CD ve kağıt ortamında verecekler. Bağımsız milletvekili adaylığı için il seçim kurullarına başvurunun son günü de 11 Nisan. Aynı gün il seçim kurullarınca bağımsız milletvekili adayları YSK’ya bildirilecek. YSK, siyasi partilerin verdikleri aday listelerini hemen incelenmeye başlayacak. Tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listeleri de yarın, Cumhuriyet başsavcılığından istenilen ikinci liste ile karşılaştırılarak değişikliklerin SEÇSİS’e işlenmesi işlemleri bitirilecek ve askıya çıkarılacak.

Seçim takvimine göre, bundan sonraki süreç şöyle işleyecek:

18 Nisan Pazartesi: Yüksek Seçim Kurulunca milletvekili geçici aday listelerinin incelenmesi işlemleri tamamlanacak ve bu listeler ilgili il seçim kurulu başkanlıkları ile radyo, televizyon ve Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere ilgili mercilere gönderilecek.

24 Nisan Pazar: Milletvekili geçici aday listelerine karşı il seçim kurullarına yapılan itirazlar üzerine bu kurullarca verilen kararlara yapılan itirazların Yüksek Seçim Kurulunca karara bağlanmasının son günü. Milletvekili geçici adaylığından istifa edenlerin Yüksek Seçim Kuruluna bildirilmesinin son günü. Seçmen bilgi kağıtlarının dökümüne ve dağıtımına başlanacak.

26 Nisan Salı: Birleşik oy pusulasında yer alacak bağımsız aday sıralaması için tüm il seçim kurullarında aynı anda olmak üzere, saat 11.00’de kura çekilecek, davete rağmen kuraya katılmayan bağımsız aday yerine ise il seçim kurulunca kura çekimi yapılacak.

28 Nisan Perşembe: Yüksek Seçim Kurulunca milletvekili kesin aday listeleri seçim çevreleri itibariyle ilan edilmek üzere il seçim kurullarına, Resmi Gazete, radyo ve televizyonda yayımlanmak üzere ilgili mercilere gönderilecek.

29 Nisan Cuma: Siyasi partilerin seçim çevreleri itibarıyla milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adaylar radyo, televizyon, Resmi Gazete ve illerde ilan edilecek.

2 Mayıs Pazartesi: Yüksek Seçim Kurulunca tüm seçim çevreleri ile gümrük kapılarında kullanılacak birleşik oy pusulalarının basımına, basım tamamlandıkça bir plan dahilinde dağıtımına başlanacak.

Gümrüklerde oy verme

10 Mayıs Salı: Gümrük kapılarında oy verme işlemine başlanacak.

31 Mayıs Salı: Radyo ve televizyonda yayın için başvuran siyasi partilerin radyo ve televizyonda yapacakları propaganda konuşmalarının yayın ve zaman sıralarının belirlenmesi için Yüksek Seçim Kurulunca ad çekilecek.

2 Haziran Perşembe: Seçim propagandası ve yasakları başlayacak.

5 Haziran Pazar: Radyo ve televizyon propaganda konuşmaları başlayacak.

6 Haziran Pazartesi: Görevlilerle ilgili eğitim çalışmaları tamamlanacak, ilçe seçim kurullarınca sandık kurulları başkanlarına, seçim araç ve gereçlerini ihtiva edecek şekilde teslim edilmesi gereken malzeme torbalarının hazırlanması bitirilecek. Seçmen bilgi kağıtlarının seçmenlere dağıtımı tamamlanacak ve dağıtılamayanların ilgili ilçe seçim kurulu başkanlıklarına teslimi yapılacak.

9 Haziran Perşembe: Tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listeleri kesinleştirilecek.

10 Haziran Cuma: Kesinleştirilen tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü seçmen listelerinin çoğaltılma işlemi tamamlanacak.

11 Haziran Cumartesi: Seçim propagandasının sonu (saat: 18.00)

12 Haziran Pazar: Oy verme günü ve seçim yasaklarının sona ermesi (saat: 24.00).

(Yeşil Gazete)