Oxfam raporu: Dünyanın en zenginleri iki kat daha zengin, yoksullar vergi rekortmeni

Oxfam raporuna göre, dünyanın en zengin yüzde 1’lik kısmı, pandemiden sonra servetini ikiye katladı. Geri kalan yüzde 99 ise vergilerle boğuşuyor.

Londra merkezli insani yardım örgütü Oxfam tarafından hazırlanan ve Davos‘taki Dünya Ekonomi Forumu öncesinde yayımlanan bir rapor, 2020 yılından itibaren dünyanın en zengin insanı olan beş erkeğin servetinin iki katına çıktığını gösteriyor. Raporda ayrıca, dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 60’ını oluşturan ve 5 milyar kişiye tekabül eden yoksul kesimin bu süre zarfında daha da yoksullaştığı belirtiliyor.

Raporda, dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesiminin, 2020 yılından bu yana yaratılan tüm yeni zenginliklerin neredeyse iki katını, yaklaşık 42 trilyon dolarlık bir miktarı topladığı açıklandı. Bu rakam, dünya nüfusunun yüzde 99’un elde ettiği miktardan neredeyse iki kat fazla. Geçtiğimiz on yılda da en zengin yüzde 1’lik kesim, tüm yeni zenginliklerin yarısını ele geçirmişti.

Oxfam
Fotoğraf: Dünya Ekonomi Forumu / weforum.org

‘ Bu on yıl, milyarderler için şimdiye kadarki en iyi dönem olacak gibi ’

Oxfam’ın Survival of the Richest başlıklı raporu, İsviçre‘nin Davos kentindeki Dünya Ekonomi Forumu’nun açılış gününde yayımlandı. Forum, zenginlik ve yoksulluk arasındaki uçurumun son 25 yılda ilk kez eş zamanlı olarak arttığı bir dönemde, ‘elitlerin toplandığı’ bir etkinlik olarak yorumlanıyor.

Oxfam International‘ın Genel Direktörü Gabriela Bucher, “Sıradan insanlar temel ihtiyaçlar üzerinde günlük fedakarlıklar yaparken, süper zenginler en vahşi hayallerini bile aştı. Bu on yıl, milyarderler için şimdiye kadarki en iyi dönem olacak gibi görünüyor” diyerek açıkladı.

Raporda, milyarderlerin zenginliklerinde olağanüstü artışlar olduğu da belirtiliyor. 2020’den bu yana pandemi ve ekonomik kriz sırasında, tüm yeni zenginliklerin yüzde 63’ü (26 trilyon dolar) en zengin yüzde 1’lik kesim tarafından toplanırken, geri kalan yüzde 37’si (16 trilyon dolar) dünya nüfusunun geri kalanına gitti.

Bir milyarder, dünya nüfusunun yüzde 90’lık kesiminin kazandığı her bir dolar için, yaklaşık 1.7 milyon dolar kazandı.

Rapora göre, milyarderlerin servetleri günde 2,7 milyar dolar artıyor. Milyarderlerin sayısının ve zenginliklerinin son on yılda ikiye katlandığı düşünüldüğünde, bu rakam çok daha devasa bir boyuta ulaşıyor.

‘En zenginler’ gıda ve enerji şirketleri 

Raporda, milyarderlerin 2022 yılında hızla artan gıda ve enerji karlarıyla zenginliklerinde sıçrama yaşadıkları belirtiliyor. Rapora göre, 95 gıda ve enerji şirketi, 2022 yılında karlarını ikiye katladı. Bu şirketler, 306 milyar dolarlık rüzgar enerjisi karı elde etti ve bunun yüzde 84’ü (257 milyar dolar) zengin hissedarlara ödendi.

Walmart‘ın yarısına sahip olan Walton ailesi, geçen yıl 8.5 milyar dolar kazandı. Hindistanlı milyarder Gautam Adani, büyük enerji şirketlerinin sahibi olarak, 2022 yılında servetini 42 milyar dolar (yüzde 46) artırdı. Aşırı kurumsal karlar, Avustralya, ABD ve İngiltere‘deki enflasyonun en az yarısına neden oldu.

‘En yoksullar’ yine kadınlar ve çocuklar

Oxfam’ın yayınladığı rapora göre en az 1,7 milyar işçi, enflasyonun maaşları geçtiği ülkelerde yaşıyor ve dünya genelinde 820 milyondan fazla insan -yaklaşık her on kişiden biri- açlık çekiyor.

Kadınlar ve kız çocukları genellikle en az ve en son yemek yiyor ve dünyadaki aç insanların yaklaşık yüzde 60’ını oluşturuyor.

Dünya Bankası‘na göre, II. Dünya Savaşı’ndan bu yana küresel eşitsizlikte ve yoksullukta büyük bir artış yaşanıyor. Birçok ülke iflasın eşiğinde, en fakir ülkeler zengin kreditörlere olan borçlarını sağlık harcamalarının dört katı kadar ödüyor. Dünya hükümetlerinin yüzde 75’i, sağlık ve eğitim dahil olmak üzere kamu sektörü harcamalarında 7.8 trilyon dolarlık kemer sıkma odaklı kesinti planlıyor.

Oxfam’dan hükümetlere çağrı: Kriz kazançlarını geri dağıtın!

Oxfam, süper zenginler üzerindeki vergilendirmenin sistemik ve geniş çaplı bir artışını talep ederek, kamu parası ve kar hırsıyla yönlendirilen kriz kazançlarını geri almaya çağırıyor. Zenginler ve şirketler üzerindeki on yıllar süren vergi indirimleri, birçok ülkede en fakir insanların milyarderlerden daha yüksek vergi oranları ödemesine ve eşitsizliğin körüklenmesine yol açtı.

Dünyanın en zengin adamlarından biri olan Elon Musk, 2014 ve 2018 yılları arasında yaklaşık yüzde 3 “gerçek vergi oranı” ödedi. Buna karşılık raporda, Uganda‘da un satıcısı olan Aber Christine adlı vatandaşın ayda 80 dolar kazandığı ve yüzde 40 vergi ödediği belirtilmiş.

Derin Yoksulluk Ağı çocukların yaşadığı Türkiye gerçeğini gözler önüne serdi
Hayata Destek Derneği: Çocuklar yoksulluk döngüsünden çıksın

Vergilendirme adil değil

Oxfam’ın raporunda açıklandığına göre dünya genelinde, devletlerin elde ettiği vergi gelirlerinin yalnızca yüzde 4’ü servet vergilerinden geliyor. Yani devletin kazandığı her 1 lira verginin yalnızca 4 kuruşu zenginlerden elde ediliyor.

Dünyanın milyarderlerinin yarısı, doğrudan varisler için miras vergisi olmayan ülkelerde yaşıyor. Bu milyarderler, 5 trilyon dolarlık vergiden muaf bir hazineyi varislerine bırakacak, bu da Afrika‘nın Gayrı Safi Yurtiçi Hasılasından daha fazla ve aristokratik seçkinlerin gelecek neslini yönlendirecek. Zengin insanların geliri çoğunlukla kazanılmamış, varlıklarından elde edilen getirilerden oluşuyor, ancak bu gelir ortalama yüzde 18 vergilendiriliyor, bu da maaş ve ücretler üzerinden alınan ortalama en yüksek vergi oranının sadece yarısı kadar.

Raporda, geçmişte zenginler üzerinden alınan vergilerin daha yüksek olduğu belirtiliyor. Son kırk yılda, dünya genelindeki hükümetler, zenginlerden alınan gelir vergisi oranlarını düşürürken, fakir insanları daha fazla etkileyen ve cinsiyet eşitsizliğini artıran mal ve hizmetler üzerinden alınan vergileri artırdı. II. Dünya Savaşı sonrasında ABD’de en yüksek federal gelir vergisi oranı yüzde 90’ın üzerindeydi ve 1944 ile 1981 yılları arasında ortalama yüzde 81 seviyesindeydi. Diğer zengin ülkelerde de benzer yüksek vergi oranları, ekonomik gelişmelerinin en başarılı yıllarında uygulandı.

Oxfam raporunda ayrıca, “Süper zenginleri vergilendirmek, eşitsizliği azaltmanın ve demokrasiyi canlandırmanın stratejik ön koşulu. Bunu yenilik için yapmalıyız. Daha güçlü kamu hizmetleri için, daha mutlu ve sağlıklı toplumlar için ve iklim krizini çözmek için yapmalıyız. En zenginlerin akıl almaz emisyonlarına karşı çözüm olacak yatırımlar yapılmalı” diye belirtiliyor.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Hak savunucularından kent hayvanları için yarın AYM önüne çağrı

Hak savunucuları, 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü'nde sokakta yaşayan hayvanlara yönelik 'katliam yasası'nı esastan görüşme kararı alan AYM'nin önünde toplanacak.

Afrika: Zenginlerin yarattıkları iklim krizinin bedelini ödeme zamanı geldi

'Afrika, yok denecek kadar az karbon ayak izine rağmen iklim felaketlerinin ön cephesinde yer alırken, fosil yakıt endüstrisi rekor kârlar elde etmeye devam ediyor.'

Türkiye, açık denizlerin biyoçeşitliliğini korumayı amaçlayan BM anlaşmasını imzaladı

Türkiye'nin anlaşmaya taraf olması için Meclis'te onaylanması gerekiyor. Yürürlüğe girmesi için ise 60 ülkenin 2025'e kadar onayı bekleniyor.

Deştinliler’den festival: Çimentocuları nasıl yendiğimizi dünya görsün istedik

Menteşe’nin Bayır ve Yatağan’ın Deştin mahallelerinde kurulmak istenen entegre çimento tesisini engelleyen halk, kazanımlarını iki günlük festivalle kutladı.

[İklim Masası] Zenginlerin karbon ayak izi, tahminlerden çok daha yüksek

Zenginlerin karbon ayak izi, toplumun kalanı tarafından olduğundan çok daha düşük tahmin ediliyor. Eşitsizliğe dair farkındalığı artırmak en zenginlerin iklim politikalarına desteği artırabilir.

EN ÇOK OKUNANLAR