Bir gün bile yaşamadan ölen yavrusunu, 2018 yılında, tam 17 gün ve 1600 km boyunca denize bırakmayıp taşımasıyla dünya gündemine oturan Orka Tahlequah yeniden anne oldu.
Balina Araştırmaları Merkezi uzmanları, J35 olarak da adlandırılan Tahlequah’ın bu hafta yeni bir yavru dünyaya getirdiğini ve son olarak Kanada’nın Vancouver Adası açıklarındaki Haro Boğazı‘nda görüldüğünü duyurdu. Ancak yavrunun cinsiyeti açıklanmadı.
Merkezden yapılan açıklamada, “Yaşasın! Yeni yavrusu sağlıklı ve vaktinden önce doğmuş görünüyor, serbest yüzme hayatının ikinci gününde annesinin yanında dinamik bir şekilde yüzüyor. Bu yavrunun bir başarı hikâyesi olacağını umuyoruz” denildi.
We are pleased to report a NEW calf in J pod! J35's new calf appeared healthy and precocious, swimming vigorously alongside its mother in its second day of free-swimming life.https://t.co/6bSnvzRAju pic.twitter.com/ctxRQqPnn8
— Whale Research (@CWROrcas) September 6, 2020
Tahlequah’ın diğer balinalardan çoğunlukla ayrı yüzdüğü de belirtildi.
Tahlequah’ın yavrusu, 24 Temmuz 2018’deki doğumunun ardından ölmüştü. Annesi onu 17 gün boyunca başının üzerinde taşımış, annenin cansız yavrusuyla kurduğu duygusal bağın görüntüleri dünya genelinde çok sayıda medya organında yer bulmuştu.
Popülasyonları tehdit altında
Tahlequah bilinmeyen bir davranış sergilememişti aslında ancak bazı yunus ve balina türlerinde görülen bu davranışın kayıt edilmiş en çarpıcı örneklerinden biriydi yaşanan. Çarpıcılık, Tahlequah ve yavrusunun dahil olduğu popülasyonun durumunun kritik olmasıyla da ilgiliydi elbette, nitekim ölen yavru üç yıl içinde popülasyona katılan ilk yavruydu. O günden bu yana gruba iki yavru daha katıldı ve onlar yaşadı ancak ABD’nin Kaliforniya eyaletinin ortasıyla Alaska eyaletinin güneydoğusu arasında yaşayan bu popülasyonun güncel sayısı yeni yavruyla birlikte sadece 73 birey!
Orkalar beslenme şekilleriyle de birbirinden farklılık gösteren popülasyonlar. Aile grupları içinde yaşıyorlar. Talihsiz şekilde “Katil Balina” olarak da bilinen orkaların hepsi mutur, denizaslanı gibi memelilerle beslenmiyor. Örneğin Tahlequah’ın ait olduğu popülasyon balıkla besleniyor. Besinleri olan kral somonlarının da tehlikede olması ve sayılarının azlığı bu grubun karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden. Besinle ilgili bu zorluk hamileliklerin büyük çoğunluğunun başarısızlıkla sonuçlanmasına ve yavrularda ölüm oranının %40’ları bulmasına neden oluyor. Bu yüzden temmuz ayında drone görüntüleri sonucunda Tahlequah’ın hamile olduğunun belirlenmesinin ardından nefesler tutulmuştu.
Yakın zamanda tükeneceğinden korkulan popülasyonu tehdit eden diğer faktörler arasında kirlilik ve gürültü kirliliği (taşıt trafiği) geliyor. 1960’larda gösteri parkları için balinaların yakalanmasının bu hayvanların sayısında %40’a kadar azalmaya neden olduğunun belirtilmesi ise hem canlı yakalamaların verdiği uzun süreli zararı hem de tehditlerin birleşmesinin yarattığı tehlikeyi gösteriyor.
Geleceği kritik olan bu popülasyonu çalışan Center for Whale Research’ün yaptığı arazi gözlemlerine göre Tahlequah’ın yavrusu 4 Eylül’de doğdu. Yavrunun ve 20’li yaşlarının başındaki Tahlequah’ın sağlıklı ve uzun ömre sahip olması ve populasyona yeni bireyler getirmeleri için tüm dünyanın nefesini tutuyor olması, gelinen bu noktadan ders alınması ve denizel ekosistemin korunması için gerekenlerin ivedilikle yapılması için çarpıcı bir uyarı niteliğini taşıyor.
Tahlequah ve yavrusunun fotoğraflarına Center for Whale Research sayfasından ulaşabilirsiniz. Kimi yunus ve balina türlerinin ölü yavrularını neden suya bırakmayıp uzun süre taşıdıklarını bilimsel açısından ele alan yazıyı ise şu bağlantıdan bulabilirsiniz.