Mezopotamya Ekoloji Hareketi, Hevsel Bahçeleri’ndeki tahribatı yerinde inceledi

Diyarbakır’ın Unesco tarafından Dünya Kültür Mirası olarak tescillenen dillere destan Hevsel Bahçeleri ve Dicle Vadisi’nin ‘özel proje alanı’ ilan edilmesinin ardından Hevsel’deki doğa katliamına tepkiler her geçen gün artyor. 7 bin yıllık bir mazisi olan Hevsel Bahçeleri’ndeki yıkımı ve 10 gözlü köprü altına açılan kafetarya ile köprü altına toprak doldurulması sonucu köprünün 8 gözlü hale geldiğini Yeşil Gazete’den sizlerle paylaşmıştık.

Hevsel Bahçeleri’ndeki süreçle ilgili bilgi almak için Mezopotamya Ekoloji Hareketir (MEH) ile temasa geçtik. MEH Amed Ekoloji Meclisi’nden Feyziye Sümer de kendisi ile birlikte 4 arkadaşının dün (15 Mart Çarşamba) bölgeye yaptığı ziyarete dair ayrıntıları Yeşil Gazete ile paylaştı.

Feyziye Sümer’in Hevsel Bahçeleri’nde dün gerçekleştirdikleri incelemeler sonucunda aktardığı notlar ve bölgeden fotoğraflar şu şekilde:

Mezopotamya Ekolojik Hareketi (MEH) Amed Ekoloj Meclisinden (soldan sağa) Güner Yanlıç, Necdet Sezer ve Feyziye Sümer Hevsel Bahçeleri’ndeki tahribatı yerinde inceledi

“Mezopotamya Ekoloji Hareketi olarak Hevsel Bahçeleri’nde inceleme yapmak üzere 5 kişilik bir ekiple bölgeye geldik. Binlerce ağaç kesilmiş durumda. Aynı zamanda Hevsel Bahçelerinde marul ekerek geçimini yapan yüzlerce insanın da evi yıkıldı. Bu insanlar hem evlerinden hem de bahçedeki geçim kaynakları tarlalarından oldular.

Yıkımın halen devam ettiğini size ilettiğimiz karelerden de görebilirsiniz. Bunun yanında tarihi 10 Gözlü Köprü de artık 8 gözlü çünkü iki gözüne dolgu yaparak rantçılara yer açmışlar.

5 kişi gittik bölgeye. Başlangıçta 5 metre yol açılacak dedikleri Hevsel’de yaklaşuk 100 metre genişliğinde bir yol açılmış durumda. Bu yolun açılması için de ekolojik bir tahribat gerçekleştirildi.

186 kuş türünei içinde endemik yani sadece bu bölgeye ait türlerin de olduğu 20 sürüngen türüne ev sahipliği yapan Hevsel Bahçeleri’nin alanı da gün geçtikçe daraltılmakta.

Mezopotamya Ekoloji Hareketi olaran bundan sonrada mücadelemiz Diyarbakır halkı ile birlikte olacak. Cuma günü (17 Mart) tüm STKlar ile ortak gerçekleştireceğimiz basın açıklaması ile de bunun startını hep birlikte vereceğiz.

 

Haber: Alper Tolga Akkuş

(Yeşil Gazete)

Alper Tolga Akkuş
Alper Tolga Akkuşhttp://acikradyogunlugu.wordpress.com/
Anavarza’da doğdu. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nü bitirdikten sonra ismi lazım değil uluslararası bir bankada 12 yıl çalıştı. Bedensel engelinin kendisine sağladığı SGK imkanlarını kullanarak 2011 Kasım’ında emekli oldu ve asıl mesleğine kesin dönüş yaptı. Yeşil Gazete’yi yemyeşil yapmak gibi bir görevi kendisine misyon edinmiştir. Adanalıdır, Galatasaraylıdır, Türkiye’de yaşamaktadır ve bu üç mucizeyi allahın kendisine bir lütfu saymaktadır. [email protected]

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Şirketlerin toplumsal sorumluluğu

Türk şirketleri kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik uygulamalarında batılı benzerleri kadar başarılı değil. Ancak bu sadece şirketlerden kaynaklanmıyor, 'öngörülemezlik ortamı' ve toplumsal baskının eksikliği de bunda etkili. 

‘Qou vadis-2’: Ülke nüfusu

Geleceği ile ilgili derin kaygılar duymakta olan nüfus kesimlerinin, Türkiye’nin her yerinde giderek artmakta olduğu bir ortamdayız. Ne kent nüfusu kentte kalabilecek uzun erimli bir gelecek görüyor, ne de kır nüfusu kırda kalabilecek bir durum algılıyor.

[Bir şarkının hikayesi] San Francisco/ Scott McKenzie

Scott McKenzie’nin Hippi kültürünü konu alan 'San Francisco (Saçınıza Çiçek Taktığınızdan Emin Olun)' şarkısı, Beatles’ın 'All You Need is Love'ı ile beraber, 'Summer of Love'ın belirleyici şarkılarından biri olarak kabul edilir.

Yandı Çukurova yandı

Türkiye’de tarımın geldiği yer içler acısı. Ülkenin dört bir yanındaki çiftçiler isyan halinde. Diğer taraftan en fazla artış gıda fiyatlarında. Dikkate alınması gereken ciddi bir dengesizlik var.

[Çocuklar için Yeşil Kitaplar] Bir güvercini sevmekle başlayacak her şey

Maalesef sorun yarattığı var sayılanlara karşı empati yoksunu, sadece kendi refahını gözeten adaletsiz çözümler üretmek yalnızca 'Güvercin Kakası' kitabındaki kasaba halkına mahsus değil. Katliam Yasası'nı unutmadınız değil mi?

EN ÇOK OKUNANLAR