Doğa MücadelesiEkolojiManşet

Latmos Dağı’nda maden tehdidi büyüyor: Çörlen’e kepçeler girdi

0
Latmos Dağı
Fotoğraf: Dr. Varol Aydın

Aydın ve Muğla illeri arasında yer alan ve beş parmağa benzeyen kaya kitleleriyle ünlü ve Milli Park ilan edilmesi için yıllardır çaba gösterilen Latmos Dağı‘nda, Çörlen Yaylası‘na giren maden kepçeleri tarihi kayaları kırmaya başladı.

Doğa savunucularından Selahattin Aydın, bölgedeki yıkımı göstererek burada yapılan tarım ve hayvancılık faaliyetlerine dikkat çekti.

Latmos Platformu üyesi Dr. Varol Aydın ise, Egamin şirketine ait iş makinesinin arkeolojik SİT alanından geçirilerek maden sahasına ulaştırıldığını belirtti. Evrensel’in aktardığına göre Aydın, “Şirketin mevcut yolu kullanma izni yok, bu nedenle arkeolojik SİT alanından geçmek zorunda kaldılar. Orman sahası içinde yapılacak yeni yol için gerekli izinleri olup olmadığı belli değil” dedi. Maden ocağıyla ilgili hiçbir bilginin paylaşılmadığını da ekledi.

Aydın, Çörlen Yaylası’nın çevresinin kültürel varlıklarla dolu olduğunu ve Bizans döneminden kalma tarım teraslarında üretim yapan insanların bulunduğunu vurguladı ve “Latmos’un eşsiz doğasını yok edecek bu maden ocağına nasıl izin verildiğini anlamak mümkün değil” dedi.

Aydın, Egamin şirketinin ruhsat sahasından bir kilometre kadar güneyde bir başka maden işletme sahasının olduğunu belirtti. Bu iki işletme sahasının etrafındaki asırlık tarım terasları ve eski eserlerin korunmaması nedeniyle madencilerin bu alanlara girebildiğini söyledi.

Aydın, Kültür Varlıkları Koruma Kurulu’na çağrıda bulunarak, yüzyıllardır yaşam alanı olarak kullanılan bu eski eserleri tescil edip koruma altına almalarını istedi. “2007 yılında verilen ‘ÇED gerekli değildir’ kararına dayanarak başlatılacak çalışmaların yasa ve mevzuatlara aykırılığı ile ilgili hukuki süreç birkaç gün içinde başlatılacak ama bu süre içinde yapılacak çalışmalar da bölgeye geri döndürülemeyecek zararlar verecek” dedi.

Latmos Dağı

Latmos Dağı’nda yapılması planlanan iki madene karşı hukuki mücadele başlatıldı. 8 bin 500 yıllık kaya resimleri ve arkeolojik eserlerin bulunduğu bu bölge, tarihi ve doğal güzellikleriyle korunmayı bekliyor. Latmos Platformu, bu maden faaliyetlerinin doğaya ve tarihi eserlere geri döndürülemez zararlar vereceği konusunda yetkilileri uyarıyor.

Latmos Dağı’nda ne olmuştu?

Aydın’ın Söke ilçesi yakınlarındaki Latmos Dağı, dünyanın nadir jeolojik oluşumlarından sayılan gnays kayaları ve 8 bin 500 yıllık kaya resimleriyle ünlü bir bölge. Latmos Dağı aynı zamanda fıstık çamları, zeytinleri ve meyveciliği ile yöre halkı için önemli bir yaşam kaynağı. Neolitik Dönem’den günümüze kadar insan yerleşimlerine ait birçok arkeolojik eserin bulunduğu bu bölgenin, milli park ve jeopark ilan edilmesi için yıllardır mücadele veriliyor.

Latmos Dağı’nda işletilmek istenen madenlere karşı hukuki mücadele de hız kesmeden devam ediyor. Söke’ye bağlı Yeşilköy ve Çavdar mahalleleri yakınında işletilen feldspat–kuvars madeninin kapasite artışı için verilen “ÇED olumlu” kararına karşı açılan dava, bu alanların “orman alanı”, “mera alanı” ve “tarım arazisi” olarak tescil edilmesi gerektiğini vurguluyor. Ancak, bu alanlarda maden faaliyetlerinin başlaması, yerel ekosistem ve kültürel miras açısından büyük bir tehdit oluşturuyor.

Aydın’da 8,500 yıllık tarihe sahip Latmos’a yapılması istenen iki madene karşı dava açıldı
Maden aramalarına açılan Munzur Dağları’nda ağaç kesimi ve orman tıraşlamasına hız verildi

Ayrıca, Kormad Madencilik şirketi tarafından işletilmek istenen ve “ÇED gerekli değildir” kararı verilen kuvars ocağı projesine de dava açıldı. Bu projelerin, bölge halkının sağlığına ve geçim kaynaklarına zarar vereceği ifade ediliyor. Hukuki süreçlerin devam ettiği Latmos Dağı’nda, köylüler ve çevre aktivistleri tarihi ve doğal güzelliklerin korunması için mücadeleye devam ediyor.

You may also like

Comments

Comments are closed.