Kanal İstanbulManşet

Kanal İstanbul ÇED Raporu onaylandı

0

Kanal İstanbul projesi için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylandı. Karar, Bakan Murat Kurum tarafından açıklandı.

Bakanlığın sitesinde ise kararla ilgili şu ifadelere yer verildi:

“İstanbul ili Küçükçekmece, Avcılar, Arnavutköy, Başakşehir ilcesi İstanbul Avrupa yakası mevkiindeki T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından yapılması planlanan Kanal İstanbul (Kıyı Yapıları [Yat Limanları, Konteyner Limanları ve Lojistik Merkezler], Denizden Alan Kazanımı, Dip Taraması, Beton Santralleri Dâhil) projesi ile ilgili olarak Bakanlığımıza sunulan ÇED Raporu İnceleme Değerlendirme Komisyonu tarafından incelenmiş ve değerlendirilmiştir. Proje ile ilgili olarak ÇED Yönetmeliğinin 14. maddesi gereğince Komisyon çalışmaları ve halkın görüşleri dikkate alınarak Bakanlığımızca “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu” kararı verilmiş olup…”.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın hazırladığı rapor Çevre Bakanlığı İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu’nca yeterli bulunduktan sonra 23 Aralık’ta askıya çıkarılmış ve kamuoyunun görüşlerine açılmıştı.

Raporun askıda olduğu süre 10 gün boyunca projenin iptalini isteyen yurttaşlar, İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı il müdürlüklerinde uzun kuyruklar oluşturarak itiraz dilekçelerini vermeye başlamıştı.

İmamoğlu: İtiraz edeceğiz

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kabul edilen Kanal İstanbul ÇED Raporu’na itiraz edeceğini açıkladı. Kararın ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü’ne giden İmamoğlu, “Tüm hukuki haklarımızı kullanacağız. İstanbul’a yapılan bu ihanetin geri dönüşü yok” dedi.

İmamoğlu’nun konuşmasından satır başları şöyle:

  • ÇED raporuyla ilgili on binlerce insanımız başvuruda bulundu. Bugün Çevre Şehircilik Bakanlığı, Kanal İstanbul kararını verdi. Bizim için şaşırtıcı bir karar değil.
  • Süreci takip etmeye devam edeceğim. Bugün askıda kalan 1:100.000 imar planına itiraz edeceğiz. Bakanlık tarafından düzensiz hiçbir bilgilendirme yapılmaksızın, düşünceler alınmaksızın bir karar verilmiştir.
  • Kanal İstanbul için, 100.000 plan değişikliği sürecinde her şeyi aceleye getirme süreciyle askıya çıkarılmıştır. Ben bugün bu plana itirazımı vereceğim. Süreci bununla da bitmiyor.
  • ÇED raporuna kişilerin hukuku çerçevesinde, mahkeme açma hakkını kullanacağım. Bu ayın sonuna kadar bütün İstanbulluların bu plana itiraz haklarını kullanma konusunda özveri hissediyorum.

‘İmamoğlu’nun mektubu gizli’

Cuma namazı çıkışı konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, “Kanal İstanbul bu şahsın işi değil, bizim işimiz. Benim belediye başkanlığımdan beri hayalini kurduğum bir proje” diye konuştu.

Erdoğan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun proje ile ilgili kendisine verdiği mektupla ilgili de şunları söyledi: “Bu mektup gizli bir mektup. Kendisi açıkladı mı bilmiyorum ama mektubun içeriği şahsa özel. O yüzden benim içeriği açıklamama doğru olmaz.

‘Asıl istedikleri bölgeyi yapılaşmaya açmak’

Yeşil Gazete’ye konuşan akademisyen, HDP Ekoloji Komisyonu üyesi Prof. Beyza Üstün, onay kararına şaşırmadığını, bunu beklediklerini söyledi. “Bu bir formalite. 2011’den beri yürürlükte olan bir işten bahsediyoruz” diyen Üstün, kanalın kazılmasıyla ilgili düğmeye basılmasının siyasi bir karar olduğunu belirtti: “Asıl olarak Kanal ve Yeni Şehir rezerv alanı projesiyle bölgeyi tamamen yapılaşmaya açmak istiyorlar. Söz konusu alanın sınırları, detayları, koordinasyonları çok önceden belirlendi. Şimdi de bunu kılıfına uydurmaya çalışıyorlar.”

Kanal İstanbul’un bir dayatma projesi olduğunu kaydeden Prof. Üstün, süreçteki aceleciliğe de dikkat çekti. Üstün, “Rapor askıya çıktığında alt ve üst ölçek planlarında kanal ve şehir rezerv alanı işlenmemişti. Halen de plana göre, bu  alanlar görünmüyor. Yani, plana göre yok hükmünde olan bir ÇED Olumlu kararından bahsediyoruz. Üst ölçek nazım planına göre bu işe olur verilmesinin hiçbir karşılığı yok” diye konuştu. Nazım planlarının da süreç içinde onaylanmasını beklediğini anlatan Beyza Üstün şunları söyledi:

“Meşru olmayan, dayatma süreçlerinin sonuçlarını adım adım izliyoruz. ÇED olumlu kararı da bu adımlardan biri. Kervanı yolda düzmeye, işi yordamına uygun yaptıklarını göstermeye çalışıyorlar.”

‘Son sözü halklar söyleyecek’

Üstün projenin gündeme gelmesinin zamanlamasına da dikkat çekerek, “2011’de genel seçim öncesi gündeme getirmişlerdi. Şimdi de Libya tezkeresi öncesi yine önümüze getirdiler. Siyasal iktidarın böyle kritik tarih ve dönemlerde bu tür tartışma yaratacak konuları gündeme getirmesinin sonuçları da işte böyle yıkıcı oluyor” dedi.

Üstün, hiçbir şeyin bitmediğini belirterek, bundan sonrası için şöyle konuştu: “Son sözü bu işi yaptırmayacak olan halklar söyleyecek. Bu çok net, kimsenin şüphesi olmasın. İstediklerini yapıp istedikleri raporu onaylasınlar, fark etmez. Hep beraber Kanal İstanbul’u yaptırmayacağız.”

Bakanlığın itirazın sona erdiği 2 Ocak tarihi itibariyle 100 bini aşkın itiraz dilekçesini 15 gün gibi kısa bir süreden nasıl değerlendirdiği ise gizemini koruyor.

Maliyeti de belli değil

Uzunluğu 45 kilometre olacak Kanal İstanbul projesinin maliyeti ile ilgili soru işaretleri de sürüyor. AKP projenin 75 milyar lira mal olacağını belirtirken, uzmanlar şimdilik göründüğü kadarıyla 145 milyar liranın üzerinde bir yatırımdan bahsediyor. İBB Başkanı imamoğlu da projesinin sadece İBB’ye maliyetinin 23 milyar liradan fazla olacağını kaydetmişti.

Proje kapsamında  yedi kara yolu köprüsü, biri köprü diğeri yer altı geçişi olmak üzere toplam iki demir yolu geçişi, iki  metro geçişi yapılması öngörülüyor.

 

 

You may also like

Comments

Comments are closed.