İkizköy için istinaf başvurusu: Akbelen’in hava kalitesi raporu neler söylüyor?

Akbelen Ormanı'nda linyit ocağı için süren kesim ve patlatma çalışmalarına karşı açılan istinaf davası için Çevre Mühendisleri Odası'nın hazırladığı ölçüm raporuna göre; bölgedeki hava kalitesi alarm veriyor.

MUĞLAMilas, İkizköy’deki Akbelen ormanında ekokırıma neden olan Limak ve IC-İçtaş ortaklığındaki YK Enerji’nin dinamitleri patlatılmaya devam edilirken bölgedeki çevre tahribatı bu defa hava kalitesi raporuyla birlikte istinafa taşındı.

İstinafa taşınan davada kullanılan ölçüm raporuna göre; bölgedeki hava kalitesi alarm veriyor.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, Akbelen’deki havanın, özellikle kırılgan grupların (akciğer rahatsızlığı olan bireyler, çocuklar, yaşlılar, kronik rahatsızlıkları olan bireyler vb.) sağlıkları üzerinde olumsuz etkileri olduğunu ortaya koydu.

Çevre Mühendisleri Odası’nın rapora ilişkin değerlendirmesine göre; 5-6 Haziran 2024 tarihlerinde ölçülen değerlerin 200 mikrogramın üzerinde tespit edilmesi ile hava kalitesi indeksi AQI, sağlık açısından alarm veriyor. Yani solunan hava, sağlıklı bireyde dahi ciddi sağlık etkileri görülebileceğinden insanlar açısından tedavisi zor olabilecek hastalıklara neden olabilir.

Neden istinafa gidildi?

Yeniköy Kemerköy Elektrik Üretim Ve Tic. A.Ş.’ye Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünce Akbelen için verilen iznin süresi bitmiş ve daha sonrasında bu izin süresi 10 yıl uzatılmıştı.

Muğla Orman Bölge Müdürlüğü‘nün ağaçların kesilmesine ve bölgede çevre tahribatı yapılmasına devam edilmesine neden olan söz konusu uzatmayla ilgili idari işleminin iptali için Muğla 1. Bölge Mahkemesi’ne başvuru yapıldı.

Av. İpek Sarıca: Çok büyük bir hava kirliliği yayılıyor

İkizköy’deki köylülerin gönüllü avukatı İpek Sarıca, düşük hava kalitesinin, çok fazla tozumanın olmasının direkt geçim kaynaklarını –zeytin ağaçlarını- ve canlıları da etkilediğini belirterek davada bu raporun da kullanılmasının önemine işaret etti.

Davada kullanılan hava kalitesi raporuna ilişkin Yeşil Gazete‘ye konuşan Sarıca, hava kalitesi için önemli bir diğer gösterge olan PM2.5 (Çapı 2,5 mikron veya daha küçük olan partiküller) ile ilgili de ölçüm yapılıp yapılmayacağı yönündeki sorumuza şöyle yanıt verdi:

“PM2.5 için de ölçüm talep ettik ancak eldeki imkanlar PM10 ölçümlerine yeterli oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden talep etti. O şekilde bir yol izledik. Tabi PM2.5 ölçüm yapılması orada harika sonuçlar yaratır, bizim için harika bir kanıt. Aynı zamanda orada azot dioksit, kükürt dioksitin de ölçülmesi gerekiyor. Çünkü termik santrallerden de çok büyük bir hava kirliliği yayılmakta. Keşke imkan, bağlantı olsa da bu değeri veren bir ölçüm sağlasak orada düzenli olarak.”

Termik santralin ve maden ocağının günlük hayatı nasıl etkilediğini ortaya koymak adına raporun önemli olduğunu ve raporun sonuçlarının aslında “cana kast” olarak tanımlanabileceğini de belirten Sarıca, şunları dile getirdi:

“Aslında cana kastı şöyle açmak gerekiyor: ‘Sermayenin çıkarı, paranın dönmesi için senin canının bizim için bir önemi yok. Ben hukuka uygun olarak (!) her şeyi yapıyorum. İnsanın canına kast etmemde de bir problem yok. Her şey çünkü hukuka uygun’ diyen ve aynı zamanda da “kamu yararı” almış bir şirketten bahsediyoruz karşımızda.”

Ölçüm sonuçları Dünya Sağlık Örgütü’nün limitinin çok üstünde

Akbelen’de ölçümlerin sağlandığı tarih aralığında ortaya koyulan verilere göre; madenin olduğu bölgede çoğu günde havadaki PM10 değeri Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği ortalama limitin çok üstünde.

Ölçümleri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı, Çevre Koruma Şube Müdürlüğü Avrupa Yakası Çevre Laboratuvarı gerçekleştirdi.

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı‘na göre; Partiküler Madde (PM10) ve çapı 10 mikrometreden küçük diğer tanecikler akciğerlere ulaşarak iltihaplanmaya ya da insanları çok olumsuz etkileyecek kalp ve akciğer hastalıklarına neden olabilir.

DSÖ’nin ortalama yıllık limit değeri bir metreküpte 15 mikrogram (µg m-3) iken günlük ortalama limit değeri bir metreküpte 45 mikrogram (µg m-3). AB ve Türkiye için ise limit değerleri DSÖ’nün üzerinde. AB ve Türkiye’de ortalama yıllık limit değeri bir metreküpte 40 mikrogram (µg m-3) iken günlük ortalama limit değeri bir metreküpte 50 mikrogram (µg m-3).

Ölçümler Akbelen Ormanı ve maden faaliyetinin yapıldığı alanın en yakın yerleşim yerinde gerçekleştirildi. Davaya konu Akbelen’deki hava kalitesi 16 Mayıs ve 14 Haziran 2024 tarihleri arasında ölçülen verilerle ortaya koyuldu. Bu bir aylık ölçüm nedeniyle de Akbelen’in hava kalitesine ilişkin veriler ancak günlük ortalama limit aşımı üzerinden değerlendirilebiliyor.

Buna göre; Akbelen’deki hava kalitesi, PM10’nun düşük olduğu günler 45 mikrogramın üzerinde seyrederken birçok gün ortalama değerin (50 mikrogram) ve 200 mikrogramın üzerinde kalıyor:

  • Yalnızca üç gün (24,25 ve 28 Mayıs 2024) Türkiye’nin günlük ortalama aşım limitinin altında kalıyor.

Diğer günler ise sırayla şöyle:

  • 101-150 arası, hassas gruplar için sağlıksız olan günler: Mayıs ayında üç gün, haziran ayında yedi gün
  • 151-200 arası, herkes için sağlıksız olan günler: Mayıs ayında üç gün, haziran ayında beş gün

Öte yandan yalnızca 30 güne dair ölçümlerin bulunduğu veriler, bir aylık sürede Türkiye’nin günlük limit değerinin, 27 kez aşıldığını gösteriyor. Bu değerin aşılması için verilen yasal sınır ise en fazla 35 gün.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası’nın ölçümlerdeki olaylara ilişkin değerlendirmesi,  olayın vahametini gözler önüne seriyor:

“Günlük PM10 ortalamaları incelendiğinde, yapılan tüm ölçümler WHO’nun 45 mikrogram olan kılavuz değerinin üzerinde çıkmıştır. AB ve Türkiye Cumhuriyeti için günlük PM10 değeri yıl içinde en fazla 35 kere aşılabilirken, ölçüm noktasında ölçüm periyodunun yüzde 90’ında aşılmıştır.

Maden alanın büyüklüğü göz önüne alındığında benzer ölçümlerin, maden çevresindeki diğer yerleşim yerlerinde de yapılması ve takip edilmesi halk sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. Benzer şekilde sonuçların yüksek çıkması halinde uzun süreli partikül kirleticilere maruz kalan bu bölgelerde düzenli sağlık taramalarının yapılması büyük önem taşımaktadır.”

PM19 ölçüm sonuçlarının 30 günlük değerlerin ortalaması ise 110.8 mikrogram.

Çoğunluğunu yaşlı nüfusun oluşturduğu bölgede solunan hava için Çevre Mühendisleri Odası’nın uyarısı ise oldukça net:

“Ölçüm sonuçlarına göre insanlarda oluşturabileceği olası etkiler özellikle kırılgan grupların (akciğer rahatsızlığı olan bireyler, çocuklar, yaşlılar, kronik rahatsızlıkları olan bireyler vb.) sağlıkları üzerinde olumsuz etkileri görülür.”

Öte yandan 5-6 Haziran 2024 tarihlerinde ölçülen değerlerin 200 mikrogramın üzerinde olması ise Çevre Mühendisleri Odası’na göre, sağlık açısından alarma işaret ediyor; “Yani sağlıklı bireyde dahi ciddi sağlık etkileri görülebileceğinden insanlar açısından tedavisi zor olabilecek hastalıklara neden olabilecektir.”

‘Halk sağlığını tehdit ediyor, bu işletme durdurulmalı’

Küresel ısınma ve iklim değişikliği gerçeğine de işaret edilen uzman görüşünde, “Yerel halk sağlığını da tehdit eden bu işletmenin durdurulması ve maden alanların en kısa sürede rehabilite edilmesi gerekmektedir” deniliyor.

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim krizi: Florida’yı vuran Helene Kasırgası’nda en az 95 kişi öldü

ABD'nin Florida eyaletinde altı kenti vuran Helene Kasırgası'nda yollar, köprüler çöktü yüzlerce ev sular altında kaldı, milyonlarca kişi elektriksiz.

Avusturya seçimleri: Nazilerin kurduğu aşırı sağcı Özgürlük Partisi birinci oldu

Avusturya genel seçimlerini, eski Nazi ve SS subaylarının kurduğu, iklim değişikliği, LGBTİ+, göç karşıtı aşırı sağcı Özgürlük Partisi kazandı.

Beyşehir Gölü’ndeki Çeçen Adası satılığa çıkarıldı: Metrekaresi 310 TL

Konya'daki tek ada olan Çeçen Adası 550 dönüm büyüklüğünde. Hayvancılık ve tarım yapılan adanın bedeli ise 165 milyon lira civarında.

Sanayi devrimini başlatan Birleşik Krallık son kömürlü termik santrali kapatıyor

Birleşik Krallık, on yılın sonuna kadar kara rüzgarını iki katına, güneş enerjisini üç katına ve açık deniz rüzgarını dört katına çıkarmayı hedefliyor.

Katliam yasası’na karşı hak savunucuları bir kez daha meydanda: Biz bitti demeden bitmez!

İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Muğla'da yapılan eş zamanlı mitinglerde, AYM'ye seslenildi: Yasayı iptal et!

EN ÇOK OKUNANLAR