Muğla’nın Milas ilçesindeki İkizköy’de bulunan Akbelen Ormanı’nda kırım yapan Limak ve IC Holding ortaklığında YK Enerji’ye karşı ağaçları savunan köylülere açılan dava sonuçlandı.
Ormanı savunurken darp edilen Ahmet Tatar ve İkizköy Mahalle Muhtarı Nejla Işık, “ormanı işgal ve ormandan faydalanma” suçlamasıyla Milas 4. Asliye Hukuk Mahkemesi‘nde yargılandıkları davanın ilk duruşmasında da beraat etti.
Şirketin, Kemerköy ve Yeniköy termik santrallerine linyit sağlamak için var olan madeni Akbelen Ormanı’nda 780 dönümlük alana genişletme girişimine karşı köylüler ve çevre savunucuları büyük direniş göstermiş; aylarca ormanda nöbet tutmuştu.
Basın ve köylüler duruşmaya alınmadı
Duruşma basına ve halka kapalı olarak yapıldı. Duruşma salonuna girilmesinin engellenmesi üzerine halkla güvenlik görevlileri arasında gerginlik yaşandı.
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada sanıklar Işık ve Tatar’ın ifadeleri alındı. Işık ve Tatar, haklarındaki suçlamaları kabul etmedi. Sanık avukatları da müvekkillerinin beraatini istedi. Duruşmada mütalaa veren savcı ise Işık ve Tatar’ın “Ormanı işgal ve ormandan faydalanma” suçundan cezalandırılmasını istedi. Mütalaa sonrası kararını açıklayan mahkeme, Tatar ve Işık’ın beraatine hükmetti.
Duruşmadan önce bir açıklama yapan köylüler ve avukatları davanın hukuksuz olduğunu belirterek, “Hem suçlu hem de güçlüler tarafından açılan bu tür davalarla mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz” dedi. Açıklamaya Milas Belediye Başkanı Fevzi Topuz da katıldı.
Burada konuşan davanın avukatlarından İsmail Hakkı Atal şunları söyledi:
“’Trajikomik bir dava. Şirket hemen yanımızda 760 dönüm ormanı yok ederken bizim ormanı korumak için kurduğumuz dört metrekare çadır ‘ormana tecavüz etti’ denilerek dava açıldı. Orman mı kaldı? Biz ormanı sizden korumaya çalışıyoruz. Bu artık kelimelerle ifade edilemeyecek kadar absürt, komik ve Türkiye’de yargının ne hale geldiğini gösteren bir davadır.”
Korumak isteyene dava, işgal edene koruma
Ormanı işgal ettikleri için değil, korudukları için yargılandıklarını söyleyen İkizköy muhtarı Necla Işık ise, “Köylü yıllardır ormanını, zeytinini korumaya çalışıyor. Yaşasın onurlu mücadelemiz, yaşasın Akbelen” dedi.
Ahmet Tatar da, ağaçları korumaya çalışırken uğradıkları şiddeti hatırlattı:
“12 Eylül sabahı dramatik bir gündü. Komando, jandarma bir de buna ilave olarak Milas Jandarma Güçleri, resmi kıyafetlerle operasyon yaptı. Şirketle iş birliği içerisinde bir operasyon yaptılar. Alandan bizi uzaklaştırarak alanı, kendileri işgal ettiler. Kullandıkları konteynerlerin üzerinde YK Enerji’nin yani Limak ve İştaş’ın metal etiketlerini sökmeyi unutmuşlar. Bu da operasyonun aslında günler önceden planlandığını ve o gün uygulamaya geçirildiğini gösteriyor. Asıl yargılanan bizler değiliz. Yargılanan Akbelen mücadelesi.”
Duruşmanın ardından konuşan savunma avukatlarından Arif Ali Cangı, “Gelecek kuşaklar için mücadele verdiklerine dikkat çekti:
“Bu mücadele sırasında bu ve buna benzer davalarla karşılaşacağız, bizi suçlu göstermek için çalışacaklar ama biz yılmayacağız yaşamı savunmaya devam edeceğiz. Bu dava ekoloji hareketine, yaşamı savunma mücadelesine açılmış bir dava. Bu dava eğer mahkumiyetle sonuçlanmış olsaydı tüm ekoloji hareketlerine gözdağı verilmiş olacaktı. Üstelik kendi suçlarını örtmek için bu davayı açmışlardır.”