Nemrut Krater Gölü ve İğneada Longozu’nun, Uluslararası Öneme Sahip Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi kapsamında Ramsar alanı ilan edilmesi kararlaştırıldı.
Türkiye, Ramsar Sözleşmesi ile başta söz konusu alanlar olmak üzere sınırları içerisindeki bütün sulak alanları korumayı, geliştirmeyi ve akılcı kullanmayı uluslararası düzeyde taahhüt etmiş bulunuyor.
Ramsar alanı, Ramsar sözleşmesiyle koruma altına alınmış alanları ifade etmekte. Ramsar adı sözleşmenin imzalandığı İran’ın Ramsar şehrinden geliyor. Ramsar (İran)’da 1971 yılında imzalanan Uluslararası Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi kapsamında özel korumaya alınan uluslararası öneme sahip bir çevre koruma alanı.
Türkiye’nin bundan önceki en son Ramsar alanı, 207 kuş türüne sahip Kars Kuyucuk Gölü. Göl, 21 Haziran 2009’da Resmi Gazete’de yayınlanan ilan ile Ramsar sınırları içine alındı.
Nemrut Krater Gölü ve İğneada Longozu’nun Ramsar Sözleşmesi kapsamına alınması çalışmalarının yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.
Alınan bilgiye göre, Ulusal Sulak Alan Komisyonu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Müsteşarı Lütfi Akca başkanlığında 2012 Yılı 1. Olağan Toplantısı’nı yaptı.
Sulak alanlar ve Ramsar alanlarında yapılan çalışmaların değerlendirildiği toplantıda, halen 13 olan Ramsar alanlarına yenilerinin eklenmesi kararı alındı.
Bu kapsamda, Ramsar alanı olmaya aday 17 sulak alandan öncelikle Nemrut Krater Gölü ve İğneada Longozu’nun yıl sonuna kadar Ramsar alanı ilan edilmesi kararlaştırıldı.
Sulak alanın, Ramsar kapsamındaki 9 kriterden birini taşıması Ramsar alanı ilan edilmesi için yeterli olurken, Nemrut Krater Gölü ve İğneada Longozu’nun beşer kritere uygunluk gösterdiği belirlendi.
Buna göre, her iki sulak alan da hassas, nesli tehlike altında olmaya yakın veya olan türleri veya ekolojik ilişkileri, biyolojik çeşitliliğin sürdürülebilmesi açısından önemli veya hayat döngülerinin kritik safhalarındaki bitki ve hayvan türlerini, bir su kuşu türü veya alt türlerinin popülasyonlarının bireysel olarak yüzde 1’ini desteklemesi kriterlerini sağlıyor.
Öte yandan Nemrut Krater Gölü, bulunduğu biyocoğrafik bölgede temsilci, az bulunan ve benzersiz doğala yakın veya doğal sulak alan örneği olma, İğneada Longozu da balıklar için önemli besin kaynağı, yumurtlama alanı, üreme yeri ve göç yolu üzerinde bulunma kriterlerine de uygunluk gösteriyor.
Çalışmaların tamamlanmasının ardından Nemrut Krater Gölü ve İğneada Longozu, yıl sonuna kadar Ramsar Sözleşmesi kapsamında uluslararası düzeyde koruma altına alınacak.
-Türkiye’nin uluslararası öneme sahip 135 sulak alanı var-
Ramsar Sözleşmesi’ne 1994 yılında taraf olan Türkiye, bugüne kadar Sultan Sazlığı, Seyfe Gölü, Burdur Gölü, Manyas (Kuş) Gölü ve Göksu Deltası, Akyatan Lagünü, Kızılırmak Deltası, Uluabat Gölü ve Gediz Deltası, Yumurtalık Lagünü, Meke Gölü, Kızören Obruğu ve Kuyucuk Gölü olmak üzere 13 sulak alanı sözleşme listesine dahil ettirdi.
Toplam alanı 1 milyon hektarı aşan 300’den fazla sulak alana ev sahipliği yapan Türkiye’nin 135 sulak alanı uluslararası öneme sahip kabul ediliyor.
(T24, Yeşil Gazete, Wikipedia)