Fırat’ın ateşi hepimizi yakar – Cevdet Aşkın



Fırat İzgin, önceki gün Mardin’in Midyat ilçesinin Gülveren Köyü’nde evinin damında üzerine benzin döküp kendini ateşe veriyor. Hastaneye kaldırıyorlar ama kurtaramıyorlar. Gece geç saatlerde, 15 yıllık ömrü son buluyor. Fırat, bıraktığı mektubunda geride kalanlara “Ben şimdi bedenimi ateşe veriyorum ama unutulmasın ki bunu halkım için yapıyorum. Barışın sesi olmak istiyorum” diye sesleniyor. 9. sınıf öğrencisi Fırat, yanılmıyorsam, bu yıl benzer nedenlerle bedenini ateşe veren üçüncü genç. Mustafa Malçok 17, Evrim Demir 18 yaşındaydı. Dün toprağa verilen Fırat ise kızımla yaşıttı.
Bir evlat nasıl yetişir? Nasıl toprağa verilir? O, nasıl bir acıdır? Peki ya bir genç kendini nasıl yakar? Nasıl bir güç, nasıl bir ruh hali onu hayatından vazgeçirtebilir? Hiç düşündünüz mü? Kimileri basitçe ‘PKK’nın ‘zehirlediği beyinler’ diye geçiştirebilir. Kimileri Cumhuriyet kadar eski soruna gönderme yapabilir. Kimileri de gencecik bir fidanın acısını insan olarak yüreğinde hisseder, sessiz kalır. Hangi tarafta olursanız olun soru şu: Siz, kendinizi yakabilir misiniz?
İşte o yüzden hepimiz Fırat’ı düşünmeliyiz. Fırat’tan hepimiz sorumluyuz. Toplum olarak bu çatışmaya çözüm bulacak kadar akıllı ve cesur olamazsak, kendimizi yakmayız ama inanın onun ateşi hepimizi yakar.

 

Cevdet Aşkın – Radikal

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Balık ekmek yemekle olmaz, Marmara’nın suyunu için!-Mehveş Evin

Ne yazık ki müsilaj felaketini balık yemek, denize girmek, denizin yüzeyini temiz görmeye indirgemek, bu büyük ekolojik krizi durdurmanın önündeki en büyük engel.

Marmara Denizi’ndeki kirlilik sorununa bir çözüm: Agroekoloji – Bülent Şık

Agroekolojik yöntemler sulardaki nitrat kirliliğini azaltıcı bir sonuç doğurur ve bu da içme suyu kaynaklarının korunması anlamına gelir.

Örgütlü sessizlik – Arat Dink

Zeki Tekiner, dört ay önce başka bir silahlı saldırıdan şans eseri ölümcül bir yara almadan kurtulmuştu. Vali’yi olayın siyasi boyutu olduğuna ikna edememişlerdi. Dostları Nevşehir’den bir süre uzaklaşmasını istediler. O, “Bana Nevşehirliden zarar gelmez” dedi, kaldı. Su, tanıdık akıyor, değil mi?

Marmara Denizi’ndeki müsilaj kirliliğinde kömürlü termik santrallerin etkisi incelenmeli- Pelin Cengiz

İstediğiniz kadar yüzey temizliği yapın, bir yeri temizlerken diğer taraftan atık devam ediyorsa buna temizlik denir mi?

Marmara’nın ölümü: İstanbul kolera salgınına hazır mı – Bülent Şık

Denizdeki müsilajin kolera salgını getirmesi mümkün. Ama her şeye rağmen devam etmekten ziyade durmayı, onarmayı öne çıkarmalıyız. İnsan, bitki, hayvan ve çevre sağlığını bir bütünün birbiriyle ilişkili parçaları olarak görmeye çalışarak çözümler arayacağız.

EN ÇOK OKUNANLAR