EkolojiManşet

Ergene Nehri’nde atık su ve sanayi tehdidi sürüyor

0
Ergene

Marmara Bölgesi‘nden başlayıp Ege Denizi‘ne kavuşan Ergene Nehri, yolculuğu boyunca sanayi ve evsel atıkların yükünü taşıyor ve nehir üzerinde yıllardır süregelen kirlilik, artık onu bir atık kanalına çevirmiş durumda.

Çorlu Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Komisyonu başkanı Murat Sevgi, derin deşarj projesinin vaat edilen temizliği getirmediğini belirtiyor. Proje, atıkları Marmara Denizi’nin dibine taşısa da, Ergene’nin durumunda iyileşme sağlamadı.

Milliyet’ten Aleyna Sevim’in aktardığına göre, 2011’de hayata geçirilen derin deşarj projesi, Kapaklı‘dan Karıştıran Beldesi‘ne kadar olan atıkları toplayıp, Çorlu‘dan güneye inen bir kapalı hatla Marmara Denizi’ne taşımayı hedefliyordu. Ancak, nehirdeki ağır metal kirliliği ve kirli akış devam ediyor. Çevre örgütleri ve yerel halk, projenin yetersiz kaldığını ve Ergene’nin artık bir atık kanalı haline geldiğini ifade ediyor.

Murat Sevgi, projeyi şöyle anlattı:

“Derin deşarj, Kapaklı’dan Karıştıran Beldesi’ne kadar topladığı atıkları Çorlu’dan güneye inen bir kapalı hatla Marmara Denizi’nin dibine boca etme planıyla projelendi. Çevre örgütleri olarak buna karşı çıktık. Dört yıl önce açılışı yapıldı, bazı arıtma tesisleri tamamlandı ama hiçbir şey değişmedi. Ergene artık bir atık kanalı haline geldi. En ağır hasarı Çorlu kolu görüyor. Nehir boyunca birçok sanayi tesisi var. Ülke ekonomisi bu tesislerden geçiniyor. Bunları durdurmak ekonomik açıdan mümkün değil. Trakya, İstanbul’un su kaynağı. Ergene 180 km’lik bir su yolu ve akış boyunca sudaki kirlilik geçtiği tarımsal kaynakları mahvediyor. Sanayi kuruluşları kullanacakları suyu yer altından çıkarıyor. Bu da Trakya’yı su fakiri hale getirdi. Suyumuzu, havamızı kaybettik. Koku baş ağrısı, bulantı yapıyor.”

Ergene

Ergene’de siyah su meralara zehir saçıyor

Ergene Nehri boyunca yer alan sanayi tesisleri, ülke ekonomisi için hayati önem taşımakla birlikte, çevresel bir tehdit oluşturuyor. Nehrin kirliliği, geçtiği tarımsal kaynakları olumsuz etkiliyor ve Trakya’yı su fakiri bir bölgeye dönüştürüyor.

Çerkezköy Ziraat Odası başkanı Ali Çolakoğlu, artık nehir suyunu tarımda kullanamadıklarını belirterek, suyun siyah akmasından ve sabahları buharla birlikte meralara zehir saçmasından şikayetçi.

‣ Ergene Nehri’nde tarım ve kanalizasyon deşarjları nedeniyle kirlilik en yüksek seviyeye ulaştı
Ergene Nehri’nde su analizi sonucu: Su dördüncü kalite, nehir kanalizasyon gibi
Greenpeace: Ergene’den gelen atık sular göz göre göre Marmara’yı öldürüyor

Su Politikaları Derneği başkanı Dursun Yıldız ise Meriç Nehri’nden alınan suyun Ergene’ye aktarılmasının, nehirdeki kirlilik yükünü azaltmaya yönelik bir çaba olduğunu anlatıyor. Ancak bu, Ergene’nin kirlilik sorununu çözmekten uzak. Havzanın bütüncül olarak ele alınması ve su kalitesinin yönetilmesi gerekiyor. Ergene ve Meriç havzası, noktasal kirlilik yüklerinin kontrol altına alınması ve su kalitesinin iyileştirilmesi için kapsamlı bir yönetim planına ihtiyaç duyuyor.

Ergene Nehri’nin kirlilik sorunu, sadece bir bölgenin değil, tüm bir ekosistemin sağlığını tehdit ediyor. Yerel yönetimler, çevre örgütleri ve halkın ortak çabası, bu doğal mirası kurtarmak için hayati önem taşıyor. Derin deşarj projesinin başarısızlığı ve sanayi tesislerinin oluşturduğu tehdit, acilen ele alınması gereken çevresel bir krize işaret ediyor. Ergene’nin, bir zamanlar bereketli sularıyla bilinen doğal güzelliğine kavuşması, bütüncül çevre yönetimi ve sürdürülebilir sanayi uygulamaları ile mümkün olacak.

Dönemin Çevre ve Orman Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu tarafından, Mayıs 2011’de açıklanan Ergene Havzası Koruma Eylem Planıyla, 3 yıl içinde havzanın kirlilik parametrelerinde gözle görülür iyileşmelerin başlaması, 5 yıl içinde tarımsal arazilerin sulanabildiği 2. sınıf su kalitesine geçilmesi hedeflenmişti. 13 yıldan bu yana hayata geçirilemeyen planda Organize Sanayi Bölgeleri ve Belediyelerin Atıksu Arıtma Tesislerinin kurulacağı belirtilmişti. Aynı zamanda dere yatağının temizleneceği, kirleticiliği yüksek sanayilere izin verilmeyeceği, Katı Atık İşleme Geri Kazanım ve Bertaraf Tesisleri kurulacağı, tarımsal kaynaklı kirliliğin ise sürekli kontrol edileceği belirtilmişti.

More in Ekoloji

You may also like

Comments

Comments are closed.