ManşetTarım-GıdaUncategorized

Doğu Afrika: Uyum artıyor ama… ~2

0

allAfrica.com ‘da geçen hafta çıkan haberi, Yeşil Gazete dostu Tuğçe Tuğran‘ın çevirisiyle, iki parça halinde sizlerle buluşturuyoruz.

Yazının ilk bölümnü buradan okuyabilirsiniz:

 

Hükümet çiftçileri yenilikçi teknikler benimseme konusunda teşvik ediyor mu? Bu konudaki rolü nedir?

Hükümetin çok büyük bir rol oynaması gerekiyor. Tüm bölgede tarım araştırmaları ve kalkınma çabalarına çok az önem veriliyor. Hükümetler bütçelerinin yüzde onunu tarıma ayırma sözü verdiler ama bu bölgelerde sözlerini tutmaktan çok uzaktalar. Bu sektöre yatırım yapmalıyız. Eğer gıda güvenliğini artırmak istiyorsak buna ihtiyacımız olacak çünkü yatırımlar şu anda çok çok düşük seviyede.

‘Yağmur döngüleri değiştikçe ve iklim değişikliğine bağlı olarak hava sıcaklıkları arttıkça, çiftçilerin daha hızlı ve kapsamlı bir şekilde değişmeleri gerekebilir’ diyorsunuz. Çiftçilerin bahsettiğiniz bu değişiklerin ne zaman yapması gerekiyor?

Hâlihazırda daha aşırı olaylar ve değişkenlikten bahsediliyor. Önümüzdeki 10, 20 ve 30 yılda bu olayların artacağını kesin olarak biliyoruz. Ama bu hemen yarın olacak bir şey değil ve ben de ‘ya hemen değişin ya da sonunuz gelir’ şeklindeki mesajı vermek istemiyorum. Yine de çiftçilerin bu konuları düşünmesi ve gerekli ayarlamaları yapmaya başlamaları gerekiyor. Bu yüzden bu konuda bir takım değişiklerin olması iyi bir şey. İnsanlar bu konuda düşünmeye başladı ve iklim değişikliği konusunda eskisine göre çok daha bilinçliler. Bununla beraber, çiftçiler davranışlarını iklim değişikliği olduğu için değiştiriyor değiller. Bu zenginlere, iklim değişikliği için iyi bir şey yapmak istediğimizde bir yere uçakla gitmemeye karar veren bizlere, yani refah düzeyi yüksek insanlara özgü bir lüks. Küçük çiftçilerin durumu bu değil. Ama son derece bilinçliler ve eskisine göre daha fazla bilgiye erişimleri var. Bu bilişim sistemleri ile mümkün olan yeni olanaklara işaret ediyor, cep telefonu ve televizyondan bilgiye erişim gibi. Bölgede giderek daha fazla insanın televizyonu var ve televizyon izliyorlar. Herkesin radyosu var, herkesin cep telefonu var veya bir cep telefonuna erişimi var. Yani birçok farklı kanaldan bilgiye erişim mevcut, burada önemli olan da bu. Ama herhangi mucize çözümlerden veya teknolojik bir sihirden bahsetmek mümkün değil.

Küçük çiftçileri yenilikçi tarım tekniklerini benimsemeleri ve bu yenilikleri hızlıca hayata geçirmeleri konusunda nasıl motive ediyorsunuz? Araştırmanızdan ortaya çıkan, diğerlerinden daha başarılı bir program veya teknik var mı?

Kadınları karar sürecine dahil etmek ve onlara bilgiye erişim konusunda daha fazla fırsat vermek. Biliyoruz ki çiftliklerle ilgili kararlar alınırken hane düzeyinde kadınların da en az erkekler kadar sözü geçiyor. Ama kadınlar bilgi akışından dışlanmış durumdalar. Bu yüzden anahtar bir strateji kadınları tüm bu çabalara dahil etmek ve onları özellikle hedef almak. Bu erkekleri dışlamak veya onları tehdit etmek anlamına gelmiyor, ama kadın kesinlikle daha fazla dahil edilmeli ve kadınlara ulaşmanın daha yenilikçi yolları bulunmalı.

Bununla beraber, şu ana kadar Afrika’da daha iyi ve daha fazla bilgiye aç olduğunu söylemeyen bir tek çiftçi ile görüşmedim. Yani daha alacak çok yolumuz var.

Tarımda yapılan yeniliklerin, örneğin GDO’lu tohumların birer batı ürünü olduğu, ve sadece batılı tarım şirketlerinin çıkarlarına hizmet ettiğini söyleyen gruplara cevabınız ne olur?

Bu konuda uzman değilim, ama çiftçilerin mevcut her türlü seçenek ve stratejiye ihtiyaçları var. Ortada büyük bir zorluk var. Bu devirde hala bu kadar çok çiftçinin yılın sonunu getirmek ve ailelerini besleyebilmek için uğraştığını görmek gösteriyor ki daha alınacak çok ama çok yok var.

Küçük çiftçilerin mevcut tarımsal değişikliklerden sadece birini benimsemeleri mümkün olsaydı, sizce hangisi en etkili olurdu?

Korkarım ki mucize bir çözüm yok. Ama su kıtlığı önümüzdeki yıllarda gerçek bir sorun olacak yani hem ev kullanımı hem de tarımda kullanılacak su konusunda düşünmeye başlamak kesinlikle anahtar teşkil ediyor.

Fakat toprağım bereketini sağlamaya yönelik önlemleri de düşünmek gerekir. Sadece gübre satın almaktan bahsetmiyorum. Aynı zamanda kompost ve hayvan dışkısı da gerekli ve bunu yapmaya başlayan insanlar görmeye başladık. Bu tarz önlemler: taraçalama, yüzeyden akıp giden suyun azaltılması, organik maddeleri toprağa geri kazandırmak-bunlar çok önemli. Ve çiftçiler kendileri de toprak verimliliğinin azaldığını görüyorlar, çünkü topraktan gelen organik maddeyi toprağa yeterli derecede geri koymuyorlar. Bunların anahtar konular olduğunu düşünüyorum.

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.