Biz ki apronda deve kesen bir teknik ekibin bakım yaptığı uçaklarla uçuyoruz…
***
Biz ki nükleer santral riskini mutfaktaki tüp gazın riski ile bir tutan bir Başbakan tarafından yönetiliyoruz…
***
Biz ki normal rayların üzerinde “gitmez” denilen hızlı tren kurmuş ve insanlarımızı öldürmüşüz…
***
Biz ki deprem bölgesinde önlem almadan yaşıyoruz…
***
Biz ki, hırsız müteahhitlerin yaptığı, deprem beklemeden çöken binalara insanlarını kurban vermişiz…
***
Biz ki planlama hatasından dolayı, metrobüslerin iniş-biniş kapılarını, duraklarını ve trafik şeritlerini ters inşa etmiş bir belediye tarafından yönetiliyoruz…
***
Biz ki otobüslerin rengini, şehir hatları vapurlarının biçimini halka sorarız ama üçüncü köprü, Çamlıca’ya cami, üçüncü havalimanı kararlarının Başbakan tarafından tek başına verilmesine sessizce boyun eğeriz…
***
Biz ki, Avrupa’nın en ileri endüstri ülkesi olan Almanya’nın bile sakıncalı gördüğü için kapattığı nükleer santralları kurmaya gönüllü olacak kadar gözü pekiz…
***
Biz ki güneydeki birinci nükleer santral ihalesini Çernobil’de kurduğu santralın patlamasıyla dünyayı ve ülkemizi radyasyon yağmurlarına kurban eden Ruslara vermişiz…
***
Biz ki kuzeydeki ikinci nükleer santral ihalemizi Fukuşima’daki santralını patlatan ve hâlâ bunun yarattığı sorunları çözememiş olan Japonlara vermişiz…
***
Biz ki nükleer santral yerine kullanılabilecek, yenilenebilir rüzgâr ve güneş enerji kaynakları bakımından doğanın en zengin coğrafyalarından birinde yaşıyoruz…
***
Biz mi korkacağız nükleer santrallardan…
Nükleer santrallar bizden korksun!
Nükleer santrallar bizden korksun!
Emre Kongar – Cumhuriyet